Euro krizi bitmiyor
Eğer hâlâ iştahları varsa, ki bu muhtemelen var, spekülatörler Yunan borcuyla kendilerine yeni bir "kanal" buldular. Spekülatörlerin sevdiği belirsizliktir, hep bir marj alanı bırakan muğlak zamanlardır; sevmedikleri de, şüpheye yer bırakmayan açık, öngörülebilir durumlardır.
Zaten, en hafif tabirle, Avrupalıların bu hafta Yunan sorunu karşısındaki tavrının inanılmaz bir kakafoni olduğu söylenebilir. Bu sonuca nasıl ulaştık: Avrupalıların Yunanistan'a yardıma koşup koşmayacağını söylemek hâlâ imkânsız, Euro alanı içindeki bir ülke borçlarını ödeyemez hale gelmeye yaklaştı.
Bu olayın son aşamalarını şöyle özetleyebiliriz: 15 Mart Pazartesi günü, Euro alanındaki 16 ülkenin maliye bakanlarının toplantısı, ertesi gün tüm AB üyesi ülkelerin maliye bakanlarının toplantısıyla sürdü. Önemli uzlaşma noktaları bulunduğu sanılıyordu: Bakanlar Atina hükümetine ödemelerinde yardımcı olmak için ikili borç verme kuralları hususunda anlaşmış olmalıydılar. Mekanizma Euro alanı kurallarına uygun olmalıydı. Bunlar, ortak bir para biriminin yönetimiyle uyumlu bütçe kuralları benimsetmek için ....
Bu çok kolay olurdu. Avrupa bu değil! Çünkü pazartesiden beri Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schauble uyardı: Bu hafta anlaşma imzalamak diye bir şey söz konusu değil, bu konunun muhatabı, ay sonunda toplanmaları gereken devlet ve hükümet başkanlarıdır. Yine Almanya maliye bakanı böyle bir yardım karşılığında talebini de masaya koydu: Bütçesel açıdan sorumsuzluk gösteren devletleri Euro alanından ihraç etmeye kadar gidebilecek müeyyidelerin uygulanabilmesi. Yani yeni kurallar getirdi.
Çarşamba günü, Şansölye Merkel, Bundestag'a çıktı: Merkel, para birliğinden kötü öğrencileri atabilmeyi sağlayacak şekilde antlaşmalarda değişiklik istiyor. Bu konuşmadan Yunanistan'a ancak bu bedel karşılığında yardım edileceğini mi anlamalıyız? Angela Merkel'in kendi nedenleri var. Merkel, çekimser bir görüşte ve parçalanmış bir koalisyonu idare ediyor. Nihayet Merkel, bu güzel "Avrupa haftası"nı Alman modelini eleştirerek açan Christine Lagade tarafından da öfkelendirilmişti: İç talepten çok ihracatın yükünü çektiği bir ekonomi ve bu nedenle tüm Euro alanında dengesizlik. Fransa iktisat bakanı haksız değil, haksız bir konumdan çok uzakta. Ama bu tartışmayı yapmanın zamanı şimdi midir?
Kesin olan tek bir şey var: Euro krizi, sonlanmaktan çok uzakta.
Le Monde, Başyazı, 19 Mart 2010
Kaynak: Zaman