Uzun bir yaz dönemi geçireceğimiz kesin. Bu ülkede yaşayan herkesimden vatandaşın hayatını, geleceğini etkileyecek hatta gelecek nesillerin hayatını belirleyecek kararların arifesinde gibi görünüyoruz.

 

Önümüzdeki 'uzun yaz'ın, ülkenin sadece siyasi geleceğini değil, sosyal, kültürel, ekonomik ve günlük hayatın akışını da belirleyeceğine kesin gözüyle bakılabilir. Darbelerin bile borsa hesaplarına göre yapıldığı bir ortamda ekonominin belirleyiciliği, pek çok faktörün önüne geçmiş bulunuyor.

 

Bu kritik süreçte Dünya Bülteni, farklı bir konuyu gündeme getiriyor. Bir dönem önemli tartışmaların yapıldığı İslam ve ekonomi ilişkisi… Daha doğrusu, İslam ekonomisi olarak kavramsallaştırılan olgunun, teorik cephesi üzerinde akademik ve entelektüel bir bakışı denemeye çalışıyoruz.

 

Bu anlamda gerçekleştirdiğimiz dizi röportajlarının ilki hayli ilgi gördü. Ahmet Tabakoğlu'nun 'İslam ekonomisi' tartışmalarına getirdiği farklı yorum, aynı zamanda bir özeleştiri olarak da okunabilir. 'Faizsiz ve zekatlı bir İslam kapitalizmi"nin oluştuğu tespiti, alternatif bir sistem arayışındaki Müslüman entelektüeller için bir uyarı olarak değerlendirilmelidir.

 

Bu çerçevede farklı yaklaşımları yansıtan önemli isimlerle yapılmış konuşmaları, önümüzdeki günlerde  Dünya Bülteni'nde bulacaksınız.

 

Bundan bağımsız olarak farklı bir formatta, siyaset-toplum tartışmaları başlığıyla başlatacağımız tartışmalar, Türkiye'deki her kesimden entelektüellerin katılacağı, takip etmek ihtiyacı duyacağı bir platform oluşturmak için hazırlıklarımız da, son aşamaya gelmiş bulunuyor.

 

Bu arada Dünya Bülteni, yeni açılımlarının hazırlıklarına devam ediyor. Geçenlerde yapılan gençlerle istişare toplantısı, bu açılımın ilk adımlarından biriydi. Daha canlı, hayatın ayrıntılarını yansıtan, kültürel boyutu öne çıkan, gençlerin hazırlayacağı bir yayının hazırlık aşamasında olduğunu da buradan duyurabiliriz.

 

Yaz sıcaklarının etkisinde bunalan okuyucularımızla, iç açıcı, umut verici birkaç gelişmeyi paylaşmak istedik.