Saygın Sünni âlim Karadavi'nin Şiilere karşı düşmanca açıklamaları şaşırtıcı. Bu açıklamalar İran'a yönelik bir saldırıya ortam hazırlar

Sünni âlim Yusuf el Karadavi, kendisinden öğrendiğimiz 'dengelilik' kriterini kullansaydı geçen haftaki gibi konuşmazdı. Karadavi'nin (Şiilerle ilgili) söylediklerinin doğru olduğunu varsaysak bile Şiilere karşı düşmanlık beslemek, İran'a karşı harekete geçmek, Hizbullah'ın başarılarını ve rolünü hafife almak, birçok Arap ülkesinde ve özellikle de Irak'ta ve Körfez ülkelerinde Şiilerle Sünniler arasındaki ayrılığı körüklemek anlamına gelir. Bu durum İsrail'e karşı çekişmenin önceliğini geri plana iter ve ABD'nin İran'a yönelik askeri saldırılarına ortam hazırlar.
Bütün bunların Karadavi'nin aklına geldiğinden eminim. Sorun da bu zaten. Zira kendisinin geçmişi ümmetin bütünlüğünü savunan yaklaşımlarla dolu; Karadavi direnişin zaferi ve Siyonist saldırılarla mücadele safının güçlendirilmesi çağrısı yapanların başında gelir.
Sünni âlim intihar eylemlerine karşı çıkarken, Filistinlilerin topraklarını ve haklarını savunmak için başka alternatifleri bulunmaması nedeniyle bu eylemleri Filistin'de destekledi. Kendisi, Amerikan hegemonyasını reddedenlerin ve ABD saldırırsa İran'ın yanında yer alınması çağrısı yapanların başında gelir.
Ortadaki sorun, Mısır el Yevm gazetesindeki söyleşinin, Karadavi hakkında bildiklerimizin aksini göstermesi. Karadavi görüşlerini ortaya koyarken, çağrısını yaptığı dengelilik yöntemini de kullanmadı. Şiiliğe dayandırdığı zararla, sözlerinin yol açacağı zarar arasında dengeli olsaydı, biri küçük diğeri büyük iki zarar arasında tercih yaptığımızı anlardı.
Karadavi'nin sözlerinin dinine bağlılığından kaynaklandığında şüphe etmiyorum. Fakat çok iyi biliyoruz ki, iyi niyet ve hedefin saygınlığı sarf edilen sözlerinin yol açacağı olumsuz etkilerin üzerini örtmez. Üstada duyduğumuz saygı ve konumuna dair hassasiyetimiz bizi söylediklerini eleştirmekten alıkoyamaz.
Karadavi mesajının bir kısmında hata yaptı. Çünkü Şiilik mezhebiyle ilgili sözleri safı yarıyor, birlik veya yakınlaşmaya hizmet etmiyor. Sonra mesajını yöneltmek için yanlış bir araç seçti. Zira eleştirilerinin yeri günlük gazeteler değil. Zaten kendisi de sonrasında bazı ifadelerinin titiz olmadığını belirtti. Ayrıca mesajının zamanlamasında da yanlış yaptı. Kamuoyunu İran'a askeri operasyon düzenlemesine ve Hizbullah'ın silahsızlandırılmasına kanalize etmeye çalışanların olduğunu en iyi bilen kişiydi. Dahası, Müslüman Âlimler Birliği başkanı sıfatıyla konuşarak da hata yaptı. Bu durum sözlerinin birliğin görüşünü ifade ettiğine yönelik bir izlenim vermiş olsa da, bu durum doğru değil. Söz konusu ifadeler Karadavi'nin kişisel görüşüdür. Ayrıca sözleri, Karadavi'nin Müslüman Âlimler Birliği'ni temsil etmesinin meşruiyeti açısından baş ağrısı oluşturuyor. Oysa kendisi sadece Sünnileri temsil etmemekte kararlıydı. Ben üstadın sözlerinden sonra ileriye değil de, geriye doğru adım atmış olmaktan endişe ediyorum. Kendisi bizi Müslümanların sorunlarına çözüm bulmaya alıştırmıştı, sorun çıkarmaya değil.

 

Kaynak: Radikal