İsrail'in İran'a saldırmaya hazırlandığına dair dedikodular alıp başını gitse de, Tel Aviv hem İran'daki hem de ABD'deki seçimleri bekliyor

İsrail saldırı kararı aldıysa, bu ne zaman gerçekleşir? İsrailliler, bu ayın ilk haftasında yapılan İran nükleer tesislerini vurmaya yönelik tatbikatın, İran'ın nükleer güce dönüşme ihtimaline zemin hazırlığını hedeflediğini düşünmüyor. Ayrıca, Tahran'ın nükleer silaha sahip olmasına göz yumulmaması gerektiğinde de hemfikirler.
İran'ın nükleer projesiyle ilgili krizle ilişki içindeki kurumlar Mossad, askeri istihbarat, savunma bakanlığı operasyonu idaresi, İsrail atom enerjisi komisyonu ve diğer sivil ve askeri kurumları kapsıyor. Fakat insan, takibin derinliğinden veya endişenin boyutundan da, bir saldırısın kapıda olduğu sonucunu çıkaramıyor. Zira konu araştırma aşamasında. Askeri güce başvurma kararı henüz alınmış değil ve böyle bir karar iç içe geçmiş bir dizi etkenin dikkate alınması sonrası verilecektir.
Bunların en önemlisiyse, ABD'yle eşgüdümlü çalışmak. Bu eşgüdüm, ABD'nin İsrail'e yaktığı yeşil ışık veya gizliden anlayış gösterme biçiminde gerçekleşebilir.

Ahmedinecad gidici olabilir
İsrail gazetesi Haaretz'in dediği gibi, uluslararası yaptırımlar da başka bir etken. İsrail, Çin ve Rusya'nın İran'a karşı acı verici yaptırımları işlemez kılmasından dolayı rahatsız, ancak iki ülkenin tavırlarını değiştirip daha güçlü yaptırım dayatma noktasında ABD ve Avrupa'ya katılmalarını da hâlâ umuyor.
Bu etkenler arasında gelecek şubatta meclis ve mayısta da cumhurbaşkanlığı seçimlerine sahne olacak İran'daki iç şartlar da var. Dini lider Hamaney, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad'ın cumhurbaşkanlığına bir kez daha aday olmasını veya seçimleri kazanmasını
istemezse, bu durum Tahran'ın uranyum zenginleştirmesini askıya alıp Batı'yla derin bir diyaloğa girme imkânına işaret edebilir.
İran'ı vurma yönündeki bir İsrail kararı da, nükleer mevzilere ve İran füzelerine karşı başarılı operasyonlar gerçekleştirmek için hava silahının ne derece hazırlıklı olduğuna dayanacaktır. Hesaba alınması gereken bir diğer noktaysa, İsrail'in ödemesi gerekecek açık bedel. Zira İran'ın bu operasyon karşısında sessiz kalmayacağı şüphesiz.
Hatta Savunma Bakanı Mustafa Naccar, ülkesinin herhangi saldırıya yanıtının yıkıcı ve bitirici olacağını resmen açıkladı.
İbrani devleti her halükârda, bir saldırıy ancak ABD'nin böyle bir saldırı gerçekleştirmeyeceğini, İran rejiminin tutumunu değiştirmeyeceğini ve yaptırımların zayıf ve etkisiz kalacağını teyit ettiği zaman başvurur. İsrailli bir yetkilinin açıkladığı üzere hükümeti, 'son tatbikatları İran'a uyarı mesajı olarak görmekte, diplomatik çabalar yolun sonunda fayda vermezse askeri çözümleri düşünmek gerekmekte'dir.
Fakat şubattaki seçimler öncesinde İran teknolojisinde beklenmedik bir ilerleme de kaydedilebilir: Uranyum zenginleştirmenin bütün evreleri tamamlanabilir ve İran nükleer silah üretme gücüne sahip olabilir. Böyle bir durumdaysa, İsrail kendisini tarihinin en zor kararıyla karşı karşıya bulacaktır.
O halde durup epey hassas ve tehlikeli. Herşey gelecek aylarda olayların nasıl seyredeceğine ve kasımdaki Amerikan başkanlık seçimi sonuçlarına bağlı...

Kaynak: Radikal