Geçen hafta Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA), İran'ın hararetli tartışmalara konu olan nükleer programıyla ilgili yeni bir rapor yayınladı.

Tahran, ABD ve AB tarafından sivil projeyi, nükleer silah geliştirmenin kisvesi olarak kullanmakla suçlanıyor. Daha önceki IAEA değerlendirmeleri bu iddiaya son derece temkinli yaklaşıyor ve büyük ölçüde, İran'ın gerçek niyetleriyle ilgili hâlâ pek çok belirsizlik olduğuna işaret ediyordu. En son rapor BM'ye bağlı nükleer denetim kurumunun İran'ın nükleer programını kuşatan sır perdesini aralamak yönünde on yıldır gösterdiği çabada en kuvvetli hükmü ifade ediyor. Silah denetçileri İran'ın yürüttüğü araştırma ve geliştirme faaliyetine dair "ciddi endişelerini" dile getirirlerken, "İran'ın nükleer bir aygıt geliştirmekle bağlantılı faaliyetler yürüttüğü yönünde muteber bir kanıya" sevk ettiğini söyledikleri yeni kanıtlar bulduklarını ve projenin hâlâ yürüyor olabileceğini iddia ediyorlar.

Rapora verilen tepkiler, İran'ın nükleer programının nasıl değerlendirileceği noktasındaki derin ayrımların altını çiziyor. Uçları bir kenara bırakın. Elbette İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad IAEA'ya verip veriştirdi, onları Amerika'nın uşakları olarak niteledi ve dünyaya Tahran'ın dürüstlüğünden kuşku duymak için hiçbir sebep olmadığını söyledi. Yelpazenin diğer tarafında, beklendiği gibi İsrail hükümeti ve bazı Amerikalı sertlik yanlıları vardı; onlar raporun en vahim korkuları teyit ettiğini ve İran'ı durdurmak için askeri müdahalenin çok geçmeden mecburiyet haline gelebileceğini vurguladı.

Ben, Ulusal İran Amerikan Konseyi'nin başkanı ve İran'ı yöneten teokratların sıkı karşıtı olan Trita Parsi'nin sağduyulu analizine katılma eğilimindeyim. Şunları söylüyor Parsi: "Spekülasyonun tersine, rapor İran'ın nükleer programıyla ilgili hakim kanıyı büyük oranda güçlendirdi: Tahran on yıllardır nükleer gizlilik (yani nükleer silah üretme kapasitesi) peşindeydi, şimdi de öyle, fakat IAEA İran'ın halihazırda nükleer silah geliştirmeyi hedefleyen aktif bir programa sahip olduğu sonucuna varmıyor."

DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ