Bush yönetimi Irak'a komşu ülkeler toplantısıyla ne istiyor? Dışarıdan bakıldığında, Irak hakkında bir uluslararası konferans girişimi samimi görünüyor ve ABD de diğer ülkeler ve kuruluşlar gibi daveti kabul etti. Fakat bu konferansa kim onay verdi? Nuri el Maliki hükümeti tarafından, aralarında İran ve Suriye'nin de bulunduğu komşu ülkelere konferansa katılmaları yönünde resmi davet çıkarıldı. Ayrıca, BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesinin yanı sıra Arap Birliği ve İslam Konferansı Örgütü'ne de davetiye gönderildi. Amerika'nın Irak'ta işgalin varlığıyla desteklenmiş siyasi nüfuzunun boyutunu dikkate aldığımızda, konferans düşüncesinin Bush yönetiminin işi olduğu kesin. Bu varsayımı yapmak zor değil. Zira James Baker ve Lee Hamilton'ın başkanlık ettiği Irak Çalışma Grubu'nun ABD'nin Irak konusunda İran ve Suriye'yle diyalog başlatması yönündeki tavsiyesini reddeden Bush yönetimi, belki de şu an dünyaya kibrinden ödün veriyormuş gibi görünmek istemiyor; dolayısıyla da uluslararası konferans düşüncesini Maliki hükümetine telkin etti. Washington siyasi çözüm istemiyor u varsayımı güçlendirmek için soruyoruz: ABD, 10 Mart'ta yapılması kararlaştırılan bu konferanstan ne istiyor? Bu soruya yanıt vermek şu an için mümkün değil, bu durum başka birçok soru işareti oluşturuyor. Amerikalı yetkililerin açıklamalarından katılımcıların müzakerelerde bulunacağı sonucu çıkıyor. Yani uluslararası konferans tavsiyeler veya önerilerle son bulabilir. Fakat Washington konferanstan Irak krizi için siyasi çözüm mü istiyor yoksa sadece güvenlik çözümleri mi? Bu tür uluslararası toplantılardaki sicili ABD'nin, katılımcılarla 'bizimle olmayan bize karşıdır' ilkesi temelinde ilişki kurduğunu gösteriyor. Yani Amerikalılar konferansa itiraz kabul etmeyen bir düşünceyle gelecek. Bu minval üzerine baskın kanaat, ABD'nin konferansın görüşmelerini kendi yaklaşımı doğrultusunda güvenlik sorunuyla sınırlı tutmaya çalışacağı yönünde. Direnişin de çağrılması gerekiyordu Bir başka ifadeyle, ABD silahlı Irak direniş örgütlerini, Kaide gibi 'yabancı unsurların' katıldığı ve yabancı yardımlarla beslenen 'terörist' örgütler olarak tasvir edecek. Dolayısıyla özellikle İran ve Suriye'den, direnişin kökünün kurutulması için işbirliği yapmaları istenecek. Bu çıkarımdan hareketle, uluslararası konferansa katılım davetinin silahlı direniş gruplarının temsilcilerini kapsamadığı söylenebilir. Oysa direniş Irak krizindeki en önemli taraftır. Son soru da şu: Acaba ABD, uluslararası konferansın başka bir şeyin kılıfı olmasını mı istiyor? Yani Bush yönetimi Irak'tan çekilme yönünde nihai bir kanaate vardı ve uluslararası eğilimlere Washington'ın onurunu koruyacak biçimde olumlu yaklaşıyormuş gibi görünerek, dünyaya ve kendi kamuoyuna çekilme kararını sunma ihtiyacı mı hissediyor? Gelecek günlerin ne getireceğine bakalım. (Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Beyan, 4 Mart 2007)