Hakîkî medeniyetin doğduğu, insanlığıa saadet reçetelerinin sunulduğu, İslamiyet manevî âleminin temellerinin atıldığı Medinedeyim…  

   Hatemül Enbiyâ Aleyhissalatü Vesselam’ın şehri Medine…

   Medeni milletlere imam yetiştiren Medine…

   Efendimize kucak açıp, önce hicretin, sonra cihadın, sonra da hayatın merkezi olan Medine…

   Her asırda, yeryüzünün yarısının, insanlığın beşte birisinin kabul edip itaat ettiği İslamiyet hakikatlerinin tesis edildiği Medîne…

   Ensarın muhacirle kucaklaştığı Medîne…

   ‘Saadet asrı’nın yaşandığı şehir Medine…

   Efendimizin, “Yesrib’e, Medine'ye gideceksiniz. Mekke’den ayrıldıktan sonra hicret edeceğiniz memleket iki kara taşlık arasında olan hurmalık Medine şehridir. Medine'ye hicret ediniz. Allah u Teâlâ, Medineli Müslümanlarla sizi kardeş yaptı. Onlarla birleşiniz. Yesrib, siz kalbi yaralılara emniyet ve huzur beldesi olacaktır.” cümleleriyle ona hicreti müjdelediği Bahtiyar Belde Medine…

   Sevgili Peygamberimizin, “Bu dağ var ya, o bizi çok seviyor, biz de onu seviyoruz” buyurduğu Uhud Dağı’nın Komşusu Medine…

   İki Cihan Serveri’nin, “Medine'nin sıkıntı ve meşakkatlerine ümmetimden sabır gösteren herkese, Kıyamet günü şefaatçi ve (hayır ameline) şahid olacağım.” diyerek ahalisini müjdelediği Kutlu Şehir Medine…

   Sultan-ı Levlâk’ın, “Ben karyeleri yiyen bir karye(ye hicret)le emrolundum. Buna Yesrib diyorlar. Burası Medine'dir. Medine, tıpkı körüğün curufu ayırması gibi insanları(n kötüsünü) defedip ayırır.” diye, tavsif ettiği Mübarek Şehir Medîne…

   Allah Resûlü’nün “Allahım! Mekke'ye verdiğin bereketi iki katıyla Medine'ye de ver!” diye duâ ettiği Müberra ve Muallâ Belde Medine..

      Efendimiz’in, “Evimle minberim arası cennet bahçelerinden bir bahçedir. Minberim havuzumun üzerindedir.” buyurduğu mekâna ve “Takva üzerine kurulmuş mescid’ olan Mescid-i Nebevî’ye  ev sahipliği yapan Talihli Şehir Medîne.. 

   “İslâm şehirlerinden en son harap olacak olan Medine’dir.” nebevî müjdesine nâil olmuş Hakîkî Şehir Medîne…

   Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bir seferden dönünce, Medine'nin duvarlarına bakar, develerini hızlandırırdı. Eğer bir bineğin üzerinde ise, onu tahrik ederdi. Bu davranışı Medine'ye sevgisinden ileri gelirdi. Allah’ın Habîbî’nin muhabbetine mazhar olmuş Sevgili Şehir Medîne…

   “Kim evinden çıkıp Kuba mescidine gelir ve orada iki rek'at namaz kılarsa bu ona bir umreye bedel olur.” diye müjdelenen Kuba Mescidi’ni, Kıbleteyn Mescidi’ni ve daha nice mukaddes mekânları içinde barındıran Zengin Şehir Medîne…

   Başta Hazret-i Ebûbekir ve Hz. Ömer olmak üzere, Şehidlerin Kumandanı Hz. Hamza, Tebliğcilerin Pişdarı, Önderi Musab bin Umeyr gibi binlerce sahabenin ruhaniyatlarıyla feyz ve maneviyat denizi haline getirdikleri Yıldızlar Şehri Medine…

   Milyonlarca mü’minin îmanını tazelediği, Resûlullah sevgisini doya doya yaşadığı, îman kardeşliğinin lezzetini tattığı, Müslüman olmanın izzetini müşahede ettiği Mürşid Şehir Medîne…

   Rivâyet edilmiştir ki: Resûl-ü Ekrem (asm)’ın def­ne­dilmesinden sonra, bir bedevî geldi. Kendisini Allah Resûlü (asm)’ın kabrinin üzerine attı, öyle ki toprağından üstü başı toz toprak oldu. Ve dedi ki: “Yâ Resûlallah! Sen söyledin, biz de işittik! Ve îmân ettik ki: ‘Eğer gerçekten onlar nefislerine zulmettikleri zaman, sana gelip de Allah’dan mağfiret isteselerdi ve peygamber de onlar için bağışlanma dileseydi, şübhesiz Allah’ı, tevbelerini çok kabûl edici, kendilerine çok merhamet edici olarak bulurlardı!’ (Nisâ, 64) diye sana bir âyet indirildi.

   İşte ben nefsime zulmettim! Sana, geldim! Ğarikî bahr-i isyanım! Dahîlek yâ Resûlal­lah! Günâhımdan dolayı Allah’dan mağfiret istiyorum! Sen de benim için Rabbimden bağışlanma di­le!” di­ye yalvardı. Nihâyet Resûl-ü Ekrem (asm)’ın kabrinden ni­­dâ bu­yu­ruldu: “Ey kişi! Sana mağfiret edildi!” (Nesefî, c. 1, 340)

   Biz de bu niyetle, bu müjdeye nâil olmak için geldik Medîne’ye…

   Selam, hürmet ve tazimlerimizi, dostların selamlarını Resûlullah’a arzedip, şefaatini talep ettik…

   Nefsimize, memleketimize, âlem-i İslâm’a nusret, inâyet ve ferecler vermesi için Allah’a bu mübarek şehir ve o şehrin muazzez misafiri Resûlullah (asm) ve ashabı hürmetine Rabbimize duâ niyaz ediyoruz…

 

[email protected]