Yunan seçimini muğlak vaatlerle kazanan Papandreu ülkeyi yönetirken çok daha net olmak zorunda. PASOK Kıbrıs'ta birleşme için Rumlara baskı yapabilir

Yunanlar ülkelerinin başkalarına benzemediği söylemekten pek hoşlanır. Tam dünyanın geri kalanı resesyondan çıkmaya başlarken Yunan ekonomisi resesyona giriyor. Avrupa'daki son seçimlerin genel eğilimi merkez sağ olurken, Yunan seçmen merkez sol PASOK'a ve lideri Yorgos Papandreu'ya ezici bir zafer armağan etti. İktidardaki beş yılın ardından Kostas Karamanlis gitti.

Son derece 'Yunan' bir seçime tanık olduk. Bu sadece Karamanlis ve Papandreu'nun ülkenin iki önde gelen siyasi hanedanlığının (cumhuriyetin kısa tarihinin büyük kısmında ülkeyi bu iki aile yönetti) son temsilcileri olmasından kaynaklanmıyordu. Bu kendi içine kapalı yarışmada Avrupa pek zikredilmedi. Heyecansız seçimde seçmenler Papandreu markasının muğlak vaatlerini, muhafazakâr Karamanlis'in sade vaatlerine tercih etti ve Yeni Demokrasi'nin yolsuzluğun üzerine gidememesini cezalandırdı. PASOK, değişken bir seçmen kitlesinden son derece güçlü bir yetki aldı.

Ne var ki Yunanistan'ın ihtiyaç duyduğu şey reform.
Yunanistan resesyona girerken (ve Papandreu'nun 2.5 milyar dolar teşvik dağıtma sözünü yerine getirmesinden önce), bütçe açığı çok fazla. Vergi kaçakçılığıyla mücadele yerinde bir hedef. Fakat yeni hükümetin ilk bütçesi bunun ötesine geçmeli. Papandreu kamu sektörüne yeni istih-damların büyük kısmını dondurmalı,  yolsuzluğun üzerine gitmeli, devlet birim-lerinin bütçeleri üzerindeki kontrolü sıkılaştırmalı, vergi beyannamelerinin çapraz denetimini artırmalı ve maliyeyi siyasetten arındırmalı. Fakat Yunanistan'ı zorla avroya geçirmesiyle övülen önceki sosyalist başbakan Kostas Simitis'in güvenilir bir ekonomi ekibi vardı, Papandreu'nunsa maliye bakanının kim olacağı belli değil.

Dış politikada iyimser olmak için daha fazla gerekçe var. 1999'da dışişleri bakanıyken Papandreu İstanbul ve Atina'daki deprem trajedilerini Türkiye'yle ilişkileri geliştirmek için kullandı. Belki şimdi, Kıbrıs'ın Türk toplumu açısından daha kabul edilebilir koşullarda birleşmesine onay vermesi için Rum toplumuna (adanın AB'ye üye olmasından beri nüfuzu azalmış olsa da) baskı uygulayabilir.

Yunanistan'ın Makedonya'nın resmi adı konusundaki inadı azalabilir, ABD ve AB'yle ilişkileri soğutan bu ihtilafa son verme ihtimali söz konusu olabilir. Papandreu kazanmak için muğlak vaatlerde bulundu. Ülkeyi yönetmek için daha net ve kararlı olmak zorunda. (Başyazı, 5 Ekim 2009)

Kaynak: Radikal