Gazze'nin yeniden imarını amaçlayan Şarm el Şeyh toplantısının, İsrail'in direnişi askeri olarak bitirmekte eksik kaldığı noktaları gerçekleştirmeyi hedeflediğini düşünüyorum. Düşman Gazze holokostunu tutuşturdu, 1400 kişiyi öldürdü, binlerce evi yıktı. Fakat kahraman direniş holokostu başarısız kıldı; Siyonist düşmana direndi, zaferle çıktı, düşmanın ve bazı Arapların hayal ettiği gibi teslim olmadı.
Bu toplantıya katılan ve Gazze'nin imarı için destek olacaklarını açıklayan bazı ülkelerin iyi niyetinden şüphe etmiyoruz. Zira bu ülkeler Gazze halkının acılarını paylaşıyor, bu Siyonist holokosttan kurtulanlara yardım ve destek sunmaya çalışıyor. Fakat bu toplantıya katılan Batılı ülkelerin çoğu, Siyonist holokostun başarısız kalması sonrası direnişe teslimiyet dayatmak için geldi.
Özellikle de ABD yönetimi ve Dışişleri Bakanı Hillary Clinton. Başkan Barack Obama'nın değişim vaadinin ardından Clinton'ın söylemini değiştirmesini umuyorduk. Fakat Clinton, suçlu Bush yönetiminin 'terörist' diye nitelediği Filistin direnişi hakkındaki sözlerini tekrarlıyor. Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy de dün, Hamas'tan saygın kararlar almasını istedi. Saygın kararlardan kasıtsa, Siyonist oluşumun tanınması, direnişin reddedilmesi ve teslimiyetin kabulü. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, AB Dış Politika Temsilcisi Javier Solana ve Ortadoğu Dörtlüsü temsilcisi Tony Blair, Hamas'ın tavrının Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ınkiyle uyumlu olmasını istedi. Abbas da diyalogla kurulacak uzlaşı hükümetinin iki devletli çözümü ve İsrail'in var olma hakkını tanımasını istiyor. Bu yaklaşımlar bir kez daha, Filistin Yönetimi dahil bu güçlerin direnişi öldürmeyi ve Siyonist şartlara teslimiyeti hedeflediğini teyit ediyor.
Şarm el Şeyh toplantısının Gazze'nin yeniden imarını değil, direnişin teslimiyetini hedeflediğinin teyidiyse, suçlunun toplantıda bulunmaması, kendisine hesap sorulmaması, tazminat istenmemesi ve başka holokostlar işlemeyeceğine dair açık söz alınmaması. Zira bu suçlunun süregelen suçlarının sonuçlarından muaf tutulması, terörünü sürdürmesine teşvik etmektedir. Dolayısıyla yeniden imar, başka yeniden imarları gerektirecektir. Düşman böylelikle terör ve suç serilerini sürdürmektedir. (Katar gazetesi Şark, 3 Mart 2009)
Kaynak: Radikal