Diyanet İşleri eski Başkanı Prof. Ali Bardakoğlu görevinden ayrıldı. Sonra ne oldu? Hiçbir şey olmadı. Devlette devamlılık esastır, hiçbir makam boş kalmaz. Ve adam gibi adamlar, makam koltuğu altında olmadığında yere düşmüyor. İnsanların sevgisi gönüllerde bir makam kurmuş oluyor, orada duruyorlar.

Milletin sevgisindeki güçten yayılan enerjiyi en iyi siyasetçiler bilir ve hisseder. Algıladı nitekim ve bir olta attı Bardakoğlu’na Eski başkan o dev mıknatısın çekim gücüne dayandı. Siyasete girmeyi düşünmediğini açıklamasıyla insanların muhabbeti katmerlendi.

Türkiye’de elektrik fazlasını ne yapacağız, toprağa mı vereceğiz misali kamusal alanda başarılı olan insanları özel sektörde değerlendirmeyi pek beceremiyoruz. Bardakoğlu böyle bir lüksümüz olmadığını anlamak ve ezber bozmak için önemli bir fırsat, değerlendirebilmek gerek.

Başka dünyalar, ortamlar, iklimler var. Oralarda, adamın pili görev bitince bitmiyor. Adama pili bitene kadar görev veriyorlar.

Prof. Bardakoğlu örneğinden devam edelim...

1. Çok isabetli, çok aranan, çok izlenen televizyon programı için biçilmiş kaftan olduğu tecrübeyle sabit. En büyük kanallar kolları sıvamalı. Böyle bir ihtiyaç olduğunu herkes biliyor. Üstelik kalite ve reyting çakışmıyor. Daha ne istersiniz? Ama işte mutlaka biri çıkar ve der: ‘Paralel Diyanet’ mi kuruyorsunuz! Çamur atmalar ve atışmalar güzel işleri batırmamalı, en azından istisnaları olmalı.

2. “Çocuklar için ahlak dersi” nedir kimse anlamadı, anlatamadı, güzelim proje dondu kaldı. Bu kitabı Bardakoğlu kaleme alsa, çocuklar için yazacağı ahlak kitabı büyükler için de duru bir referans olacaktır.

3. Türkiye’ye yakışan, “İslam” üzerine bir belgeseli dünyaya hediye etmemiz şart. Hep yabancı yapımlardan -gerçi genelde harikulade- belgeseller izledim, o çıtayı yükseltmek zor... Lakin biz yapmazsak kim yapacak?

Listenin ucu açık, ekleyip çıkartması sizlere kalmış.


Kaynak: Star