Britanya Başbakanı David Cameron’ın son günlerde yurtdışı ziyaretlerinde söylediklerinin tedbirsizce olduğunu düşünenler var. Pakistanlı bir diplomat dün, başbakanın bazı Pakistan makamlarını teröristlere gizli destek vermekle suçlamasını ‘dil sürçmesi olabilir’ diye yorumladı. Yorumcular, diplomasinin inceliklerini anlamaya gelince Cameron’ın belki de dünya sahnesinde henüz tam olarak deneyim kazanamadığını söylediler.

Fakat başbakan sözlerini gayet bilinçli bir biçimde seçmişti. Türkiye ve Hindistan’da söylediklerinin tümü, Dışişleri Bakanı William Hague’in ay başında başlattığı dış politika manifestosuna cuk oturuyor. Şu kesin: Hükümet iş ve ekonomi konularına öncelik tanımayı ve Britanya’ya yeni ticaret fırsatları sunacak Çin, Brezilya ve Hindistan gibi ülkelerle ilişkileri ilerletmeyi istiyor. Cameron, Britanyalı ve Hintli uzay sanayi şirketleri arasındaki anlaşmayı ilan etmeye büyük öncelik tanıdı. Vurgulamadaki bu değişiklik mantıklı, fakat başbakan ekonomik çıkarlarla stratejik çıkarlar arasındaki dengeyi korumaya dikkat etmeli.

Cameron’ın Pakistan’ın terör konusundaki kararsızlığı hakkındaki uyarıları, Delhi’de desteğini kazanmaya çalıştığı kişilere müzik gibi gelmiş olabilir. Ankara’daki ev sahiplerine de İslam, Kürtler, Türkiye’nin AB üyeliği davası ve İsrail’in yardım konvoyu saldırısının kabul edilemezliği hakkında ne duymak istiyorlarsa hemen hepsini söyledi. Ve işte o noktada Gazze’ye ‘esir kampı’ diyerek tüm Britanya başbakanlarından daha ileri gitti.

Ev sahipleriniz ne duymak istiyorsa onları söylemenin bazı tehlikeleri var. Pakistan istihbaratının bazı bölümleri hakkındaki sözleri İslamabad’da öfkeyle karşılandı ve yetkililer bunları kendi çıkarına hizmet eden, doğrulanamayacak sözler diye niteleyip, Cameron’ı ‘barış umutlarına zarar vermekle’ suçladı. Başbakanın hesaplarına göre bu, Hindistan’daki ‘iş misyonu’nun yanında önemsiz.

Başbakan Britanya’nın Afganistan’dan çıkmasını istiyor ve bunun için gereken mekanizmayı da harekete geçirdi. Bu iyi, ama o mekanizma yavaş işler ve bu arada askerlerimizin hayatı tehlikede olacak. Pakistan istihbaratının iyi niyetine ve işbirliğine ihtiyacımız var. Cameron, Britanya’nın ekonomik çıkarları kadar stratejik çıkarlarının da olduğunu unutmasın. Yeni arkadaşlar edineceğim derken eski dostları kırmasın. (Başyazı, 30 Temmuz 2010)

 


Kaynak: Radikal