İtalya AB üyeliğine bugün başvursaydı, Brüksel Berlusconi'nin sivil toplumu bu kadar rezil biçimde bastırmasına müsamaha göstermezdi

"Ben aziz değilim" diyor İtalyan Başbakanı Silvio Berlusconi, bir fahişeyle seks yaptığını gösteren ses kayıtlarının ortaya çıkmasıyla patlak veren ve hâlâ süregiden skandala cevaben. Bir muhalefet liderinin ifadeleriyle, Berlusconi kendi reality şovunda sıkışmış olsa da, bu vaka yüzünden başbakanlık görevini bırakmak zorunda kalmıyor.

İtalyan liderinin aleni dokunulmaz-lığıyla ilgili çok sayıda gerekçe ortaya atılıyor: Skandal bazı destekçilerinin hoşuna giden maço niteliklerini daha da parlatıyor, deniyor; İtalya yozlaşmışlığa alışık, deniyor; Berlusconi iktidarında istikrarı ve her şeyin ortada olmasını önceki başbakanlar döneminde tecrübe edilen istikrara ve ikiyüzlülüğe tercih eden yeterince seçmen var, deniyor. Dahası, telekızlarla eğlenmekten çok daha vahim iddialar içeren skandallar Berlusconi'ye vız geldi tırıs gitti.

İtalyan siyasetinin kendine has dinamikleri olduğu doğru, fakat kültürel istisnacılık çürümüş bir hükümetin mazereti değildir. Gerçek skandal, hikâyenin örtbas edilme biçimi.

Berlusconi, aleyhindeki haberleri engellemeye yetecek miktarda medya kuruluşunu kontrol ediyor.

Gazetelerin ve televizyon kanallarının doğrudan sahibi olmadığı noktada da, reklam gelirlerini kontrol eden şirketler onun elinde. Seks skandalına dair haberler birkaç internet sitesi ve tek bir büyük gazeteyle (La Repubblica) sınırlandırılmış durumda. Berlusconi La Repubblica'nın haberciliğini 'yıkıcı ve huzuru bozucu' diye niteliyor. Öte yandan ciddi yanlışlara dair bazı kanıtlar ortaya çıksa bile, Berlusconi bizzat çıkardığı yasa uyarınca yargılanmaktan muaf.

İtalyan demokrasisinin bu çarpıklıkla işliyor olup olmaması önemli mi? Buna tanıklık etmek kesinlikle üzücü. Fakat daha önemlisi şu ki, İtalya hâlâ etkili bir güç - G8'in başkanı ve avro bölgesine dahil büyük ekonomisiyle AB'de önemli bir aktör. Diğer AB üyeleri kulüplerine böyle bir kara lekeyi süren bir ortağa karşı daha az affedici olmalı. AB liderleri, bugün üyelik başvurusu yapan bir ülkede, sivil toplumun başbakanın iradesine bu kadar rezil biçimde boyun eğdiği bir duruma müsamaha gösterir miydi? Elbette hayır. Berlusconi İtalya içinde kendisini eleştirilerden korumaya çalışıyor olabilir; ancak ülke dışında bu tür bir dokunulmazlığın keyfini kesinlikle sürmemeli. (Başyazı, 26 Temmuz 2009)

Kaynak: Radikal