Irak yargısı çatlaklarla dolu ve bağımsızlığa muhtaç. Oysa işgalci ABD Irak'a demokrasiyi, insan haklarına saygı kültürünü, özgürlükleri ve özellikle de düşünce özgürlüğünü yaymak için gelmişti. Irak ceza mahkemesi önceki gün Saddam'ın kardeşi hakkında idam, eski başbakan yardımcısı ve dışişleri bakanı Tarık Aziz hakkında da 15 yıl hapis kararı vermişti. Dün de bir başka mahkeme eski ABD başkanı George W. Bush'a pabuç fırlattığı için tarihe geçen ve on milyonlarca Arap'ın kalbinde taht kuran gazeteci Muntezar El Zeydi hakkında üç yıl hapis kararı verdi.

Bu haksız kararlar 'yeni Irak'taki yargının ne kadar siyasallaştığını ve iktidarın intikam duygularını hayata geçirişini gözler önüne seriyor. Zira ambargo sırasında fiyat yükselterek yasalara aykırı davranan tüccarları idam etme davasında işbirliğiyle suçlanan Aziz'in, iç meselelerle veya güvenlikle uzaktan yakından ilişkisi yoktu. Görevi enformasyon ve dış politikayla sınırlıydı.

Zeydi davasıysa, Aziz meselesiyle hükümetin yargıya müdahalesi gibi ortak bir zeminde buluşsa da, başka davalardan farklı. Zira Zeydi cinayet işlemedi, eski rejimle ilişkisi ispatlanamadı ve silah taşımıyordu. Tek yaptığı ülkesini ayaklar altına alan, 1,5 milyon masum insanı öldüren, toprak bütünlüğünü parçalayan, iç savaşlara ve mezhep çekişmelerine boğan bir başkana pabuçlarını fırlatmaktı.

Zeydi'nin işlediği suç, resmi ziyaret sırasında bir devlet başkanına hakaret etmek. Bu ceza haksız. Söz konusu devlet başkanı ülkesinde de sert eleştirilere maruz kalıyor, konvoyu bozuk yumurta yağmuruna tutuluyor, müttefiki Britanya da dahil olmak üzere, Almanya ve Avustralya gibi ülkelerde alçaltıcı pankartlarla karşılanıyor. Bush'un kendisi konuya farklı yaklaşıp olayı ifade özgürlüğü olarak görmüştü. Zira Batı'da pabuca Arap ülkelerindeki gibi bakılmaz. Britanya'nın başbakan yardımcısı bozuk yumurtalara maruz kaldığında saldırgan ceza almamıştı; hatta demir parmaklıklar arkasında bir bile dahi geçirmedi, cezası başbakan yardımcısının elbiselerinin temizlik ücretini ödemekle sınırlı kalmıştı.

Zeydi ister cezayı parmaklılar ardında çeksin, ister temyiz sonrası serbest kalsın, o milyonlarca insanın ve İslam dünyasının gözünde bir kahraman olarak kalacaktır. (Londra'da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, başyazı 13 Mart 2009)

Kaynak: Radikal