Yerleşimler genişledikçe yaşanabilir bir devlet kuramayacaklarına inanan Filistinliler, inşaatlar durmadan masaya oturmayacak. Obama İsrail'i, yerleşimleri dondurmanın kendi çıkarına olduğuna ikna etmeli

İsrail'e yerleşimler konusunda açıkça meydan okuyan son ABD Başkanı George H. W. Bush olmuştu ve Başkan Barack Obama'ya İsrail'den bütün yeni inşaatları durdurmasını talep ettiği için övgülerimizi sunuyoruz. Yaşanan anlaşmazlık Obama'nın gerçek amacının, yani İsrail'i ve Filistinlileri ciddi barış müzakerelerine başlatmanın önüne geçmemeli. Obama ve müzakerecisi George Mitchell, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'dan iki devletli çözüme yönelik gevşek bir söz koparınca yerleşimlere odaklan-dı.

Filistinliler tüm yerleşim inşaatları durdurulmadan görüş- melere dönmeyeceklerinde ısrarcı. Amerikalılar da, Filistinli-lerle diğer Araplara İsrail'in muhafazakâr hükümetinin barış konusunda ciddi olduğunu göstermek için yerleşimlerin dondurulmasına ihtiyaç olduğuna karar verdi. Yönetim daha az görünür, fakat umarız aynı kesinlikte, Filistinlilere ve diğer Araplara da bir barış anlaşmasına bağlılıklarını ortaya koymak için somut adımlar atmaları konusunda baskı yapıyor. Onlar da İsrail'in güvenlik hissiyatına açıkça katkıda bulunmalı.

Eğer bütün taraflar adım atmazsa, Obama'nın ve barış sürecinin inanılırlığı zarar görecek. Hangi toprağı kimin kontrol edeceğine dair nihai sorunun, barış masasında sınır müzakereleri ve toprak değiş-tokuşuyla çözülmesi gerekecek. Şu an Batı Şeria'da yaklaşık 300 bin, Doğu Kudüs'te de 200 bin İsrailli yerleşimci yaşıyor. Ve yerleşimlerin süregelen genişlemesi, Filistinlileri yaşayabilir bir devlet kurmalarına izin verilip verilmeyeceği konusunda şüpheye düşürdü. Bu mesele, Arap devletlerine hiçbir şey yapmamak için en iyi bahaneyi sağladı.

İsrail hükümetlerinin yerleşim faaliyetlerini durdurmaya tekrar tekrar söz vermesine ve neredeyse 20 yıldır hiçbir yeni yerleşimin onaylanmamasına rağmen, mevcut yerleşimler hükümet girişimleriyle genişlemeye devam etti. 'Barış Şimdi için Amerikalılar' adlı örgüte göre, Ehud Olmert başbakanlığında 4 bin 560 yeni ev inşa edildi. Netanyahu yerleşimlerin dondurulması taleplerini reddetti ve 'doğal büyüme'ye izin verilmesiinde ısrarcı oldu.

Netanyahu, ABD baskısı altında muhtemel bir ödün de önerdi: şu an inşaat halindeki 2 bin 500 evin bitirilmesi ve Arap Doğu Kudüs'ün muaf tutulması karşılığında yeni inşaat-ların geçici olarak dondurulması. Bu zayıf bir teklif. Obama ve Mitchell İsraillilere baskı yaparken, Filistinliler ve Arap dev-letlerinden de daha fazlasını yapmalarını istiyor. Filistinlilerin, okullarda ve medyada İsrail'e karşı kışkırtmaların engellen-mesi için daha fazla çalışması gerektiğinde ısrar ediyorlar.

Özellikle de Suudi Arabistan, Mısır ve Suriye olmak üzere Arap devletlerinden, ticari İsrail uçaklarının Arap hava sahasından geçmesini veya İsrail'in başkentlerinde ticari ofisler açmasını onaylayarak, bir kabulün başlangıcının işaretini vermelerini talep ettiler. Mitchell ve Obama Arap devletlerine Filistin Başkanı Mahmud Abbas'ın kırılgan hükümetine de daha fazla yardım etmeleri için baskı yapıyor. Obama ve Mitchell ilerleme kaydettiklerini savunuyor, fakat şu ana dek buna dair pek az işaret söz konusu. Washington'ı müzakereleri canlandırmaya teşvik eden Suudi Arabistan özellikle dirençli çıkmış durumda. Mitchell Suudilere, uzatılmış bir çıkmazın bölge çapında aşırılıkçılığı beslemekten bir işe yaramayacağını hatırlatsa iyi eder.

İsrailli liderler bir ABD başkanıyla aralarının bozulması riskini genelde almaz, fakat anketler Netanyahu'nun muhalefetine geniş destek verildiğine işaret ediyor. Becerikli bir iletişimci olan Obama İslam dünyasıyla yapıcı bir diyalog başlattı. Şimdi de İsraillilere, yerleşimleri dondurmanın ve barış görüşmelerini canlandırmanın neden kendi çıkarlarına olduğunu anlatması gerekiyor. (Başyazı, 31 Temmuz 2009)

Kaynak: Radikal