Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun eski başkanı Muhammed Baradey, önümüzdeki birkaç gün içinde hayatı boyunca kurmadığı bağlantılardan yararlanacak ve özellikle de cumhurbaşkanı adayı olmasını isteyenlerin kendisini Kahire havalimanında karşılamasının ardından, geçen haftalarda duyduklarını Mısır’da yaşayacağı şeylerle kıyasladığında, bunların aslında kayda değer şeyler olmadığını anlayacak.

Birkaç bin kişinin katıldığı karşılama töreni epey sembolikti. Bu katılım, Mısırlıların siyasi, ekonomik ve sosyal rahatsızlıklarını ifade ediyor. Aslında iktidarın servetle ve yaygın yolsuzlukla yaşadığı evliliğin ardından, Mısırlıların sıkıntısı son yıllarda arttı. Ayrıca Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’in yerini oğluna bırakma ihtimalinin ortaya çıkması da, Mısır’ı bölgede ve dünyada rol oynama açısından ümitsiz bir duruma soktu.

Anayasa değişikliği zor
Mısırlılar değişim arzuluyor. Yoksul ezici çoğunluk ve orta sınıf kaybedecek bir şeyleri olmadığını düşünüyor, daha kötüsü olmaz diyor. Mısır siyasetinin Müslüman Kardeşler hareketiyle iktidardaki Ulusal Parti’den oluşması, Mübarek kalsa da kalmasa da iktidardaki siyasi seçkinlerin yönetim ve servet üzerindeki egemenliğininyakın vadede süreceği anlamına geliyor. Zira Baradey dışarıdan gelen bir çözüm olarak ortaya çıktı.

Baradey istisnai bir güce sahip olmasa da, değişim isteyenler iktidarın cumhurbaşkanlığı seçimi planını hayata geçirmesi durumunda şartların daha kötü olacağını düşünmüyor. Baradey de kalabalıkların umutlarını boşa çıkarmadı ve aday olmayı ilkesel açıdan kabul etti. Ancak öne sürdüğü şartların hayata geçirilmesi, yani anayasanın değiştirilmesi zor. Mevcut anayasanın cumhurbaşkanı adayı olmak için öngördüğü şartlar Baredey’in durumuyla uyuşmuyor. Zira kendisi bir parti yönetimine üye değil. Hepsine iktidar partisinin hâkim olduğu Şura Meclisi, Halk Meclisi veya yerel meclislerden 250 üyenin desteğinden beslenmiyor.

Dostumuz Baradey gelecek yıl düzenlenecek cumhurbaşkanlığı seçimleri için engelleri aşma ve aday olma umudunu kaybetmedi. Bu nedenle yönetime dair demokrasi, sosyalizm veya sosyal adalet bağlamındaki tutumlarını dile getirirek halka kur yapmaya başlarken, Gazze ablukası gibi hassas konularda da sevenleriyle flört etti. Baradey, Mısır’ın egemenliğiyle Gazze ablukasının kaldırılması arasındaki denklemde dengeli bir tutum izlerken, Avrupa’daki Hıristiyan demokrat partilere benzeyen siyasi bir parti kurma haklarından bahsederek Müslüman Kardeşler’e de göz kırptı.

Peki cumhurbaşkanlığı yarışında şansı var mı? Hayır. Zira iktidardaki Ulusal Parti halk ve şura meclislerinin yanı sıra yerel meclislerdeki bütün oy ve koltukları kazanıyor. Bu durumu hiçbir akıl kabul edemiyor. Son 20 yıl farklı düzlemlerde bu düzeyde bir çöküşe sahne oldu. Baradey’in gelişinin kutlanması ve adaylığının desteklenmesi yönündeki propaganda kampanyaları sadece Mısır halkının bir çığlığı. Başta Müslüman Kardeşler olmak üzere siyasi güçler ‘kapsamlı değişim’ amaçlı ortak ve barışçıl direniş kampanyasında birleşmezse böyle değişimin sağlanması yakın görünmüyor. (Ürdün gazetesi Düstur 22 Şubat 2010)

Kaynak: Radikal