Kosova'yı örnek almasından korkulan Kıbrıs'ta, aksine uzlaşma yönünde hareketlilik var. Ada halkı, Kosova'nın acılarını yaşamak istemiyor
Kosova'nın bağımsızlığı dünya çapında ayrılıkçı bölgelerin bağımsızlık ilan etmesine yol açacak bir ilham ve salgın haline gelecek mi? Birçok AB ülkesi, Avrupa'nın en yeni ulus-devletini tanımayı reddediyor, zira kendi sınırları dahilindeki ayrılıkçılığı tetikleyeceğinden korkuyorlar -İspanyollar Bask ülkesinin, Gürcüler Abhazya'nın ve Moldovalılar Trans-Dinyester'in Kosova örneğini izlemesinden korkuyor. Fakat en azından mazisi eskiye uzanan bölgesel ihtilaflardan birinde, Kıbrıs adasında, Kosova'nın bağımsızlığıyla adanın Rumlar ve Türkler arasındaki 30 yıllık bölünmesine çözüm getirmek yönünde yeni umutların doğuşu aynı zamana denk gelmiş durumda.
İki taraf da aklını başına aldı
Komünist lider Dmitris Hristofyas'ın geçen şubatta adanın Rum kesiminde devlet başkanı olmasından beri çözüm yönündeki ivme büyüyor. Martta geniş çaplı barış görüşmelerinin başlaması için bir anlaşma imzalandı; hedef, KKTC'yi (ki başka Türkiye olmak üzere, bir avuç ülkece tanınıyor sadece) yeni, iki etnik gruba dayalı bir Kıbrıs Cumhuriyeti'ne tekrar katmak. 2004'te BM himayesinde referanduma sunulan yeniden birleşme planı Türk tarafında kabul görürken, Kıbrıs Rumlar ve eski kuşak milliyetçi liderlerden olur alamamıştı. 52 yaşındaki Hristofyas ise (aynı 48 yaşındaki muadili, KKTC lideri Mehmet Ali Talat gibi) ateşli bir birleşme yanlısı tavır sergileyerek seçildi. Seçimden hemen sonra Hristofyas şu sözü veriyordu: "Kollarımızı sıvayıp adamızı tekrar birleştirmek için ter dökeceğiz."
Kıbrıslı Rum yorumcu Makaryos Drusiotsis'e göre Kosova örneği her iki tarafın da aklını başına almasını sağladı, zira Kosova, yeniden birleşme görüşmelerinin başarısız olması halinde Kuzey Kıbrıs'ın bağımsız bir devlet olarak tanınması için bir çerçeve sağlıyor. "Eğer bu sorunu biz çözemezsek hayat çözecek. Bir yıl içinde ortak bir zemin bulunmazsa, fiili bölünme kalıcılaşacak" diyor Rum yorumcu.
Kosova'nın işi zor
Ancak, Türk ordusunun 1974'te adayı işgal etmesinin ardından kuzeyden kaçan Rumların bıraktığı mülklerle ilgili haklar başta olmak üzere, kilit anlaşmazlık noktaları varlığını sürdürüyor. Ankara hükümetinin Kıbrıs'a göçmeye teşvik ettiği Türkiyeli yerleşimcilerin hakları da tartışma konusu. Fakat bir uzlaşmanın arkasında giderek bir hareket oluşuyor. BM Genel Sekreteri'nin Siyasi İşlerden Sorumlu Yardımcısı Lynn Pascoe geçen hafta şunu söylüyordu: "İnsanlar meseleyi çözebileceğimiz bir ortam oluştuğunu düşünüyor. Bu kez başarabiliriz."
Kosova'yı bağımsızlığa götüren yol (yarım yamalak uluslararası tanınma, Sırpların
yaşadığı bölgelerde ayrı bir Sırp meclisinin ilan edilmesi ve artan etnik gerilimlere bakıldığında) hiç de kolay bir yol değil. Görünen o ki Kosova'nın yaşadığı zorluklar Kıbrıslılara, Yugoslavya'nın üzücü örneğini takip etmek yerine farklılıklarını uzlaştırmak yönünde ilham veriyor.
Kaynak: Radikal