Bahreyn’de neler oluyor? Halkının yüzlerce yıllık tarihi deneyimi nerede? Bahreyn, milli hafızasını mı kaybetti? Bu sorular, ülkenin tarihini okuyanların zihninde yer etmeli. Bugün Bahreyn’de yaşananlar korku verici. Önceleri meşru reformun ve değişim isteyen bir hareketin olması öngörülüyordu, ancak her taraftan mezhepçi tutumlar yoğunlaştı. Bu yoğunlaşmadan sonra, mezhepçi fitnenin iğrenç yüzünü göstermesi, ihtimal dışı değildi.
Bugün ülkedeki herkes endişeli. Aslında bu durum, ülke tarihinde birçok kez yaşandı. Fakat her defasında fitne ortamı süratle aşıldı, fitneyi tutuşturma girişimleri söndürüldü. Peki geçmişte bu nasıl yapıldı? Özellikle 1920’li yıllardan itibaren ve sonraki yıllarda modern Bahreyn tarihini okuyanlar yanıtı biliyor.
Tarihte fitneler, kişisel ve tuhaf olaylar sebebiyle çıkmıştı. Bazen kasıtlı olarak yapılırdı. Sözgelimi Britanya emperyalizmi, birçok kez mezhepçi ayrılıkları kullanmaya ve fitneyi körüklemeye çalışmıştı. Fakat her defasında ulusal birlik bloğu derhal harekete geçiyor ve olayları önlüyordu. Ulusal birlik bloku, Sünni ve Şii isimleri içeriyordu ve birlikte fitneye karşı durarak, ortadan kaldırılmasına çalışıyorlardı. Bahreyn tarihinde bu durum defalarca yaşandı.
Ulusal birlik nerede?
Peki ulusal birlik bloku bugün nerede? Bugün Şii blok ve ona karşı duran Sünni bir blok görüyoruz. Maalesef Bahreynliler bölünüyor. Peki Şii ve Sünni bağımsız aydınlar, din adamları, işadamları ve gençler nerede? Niçin seslerini birlikte yükseltmiyorlar? Seslerini şimdi çıkarmayacaklarsa ne zaman çıkaracaklar? Neden Bahreyn tarihi tekerrür etmiyor? Bugün mezhepçi fitneye karşı duracak, mevcut krize çıkış yolu sunacak, ortak bir Sünni-Şii bloğu görmüyoruz. Yoksa Bahreyn mezhepçiliğe teslim mi oldu?
Bahreyn bu duruma nasıl geldiğini, sorumluların kimler olduğunu, toplumu mezhepçilikten korumakta niçin başarısız olunduğunu sorgulamalı. Bahreyn, Şii ve Sünni bloklara muhtaç değil; sesini yükseltecek, mezhepçiliğe ve siyasi aşırılığa karşı duracak bir ulusal birlik blokuna, ortak bir Şii-Sünni blokuna muhtaç. (Bahreyn gazetesi Ahbar El Haliç, 6 Mart 2011)
Kaynak: Radikal