15 -16 Temmuz tarihlerinde Libya Temas Grubu’ndan meslektaşlarını iki günlük bir konferans çerçevesinde İstanbul’a ağırlamaya hazırlanan Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya’daki durumun daha da kötüye gitmesine izin vermemek için ramazan başlamadan bir çözüm bulunması çağrısı yaptı.
Libya Temas Grubu’nun dördüncü toplantısının düzenleneceği Boğaz’a nazır tarihi Çırağan Sarayı’nda bir grup gazeteciye konuşan Davutoğlu, ramazan sırasında bir ateşkes sağlanamadığı ve hava saldırıları devam ettiği takdirde, bunun olsa olsa Muammer Kaddafi’nin işine yarayacağını söyledi. Yani Libya Temas Grubu’nda yer alan ülkelerin önünde sadece ramazan başlamadan iki hafta kadar süre bulunuyor. Davutoğlu’nun övünerek belirttiği üzere, Libya’da süregiden iç savaşa çözüm bulunması yönünde tartışmaya açılacak tek yol haritası önerisi Türkiye’den gelmiş bulunuyor. Bu yol haritası önerisi şu şekilde özetlenebilir:
İlk önce başkent Trablus’taki Kaddafi güçleri ile Bingazi’de üslenen direniş güçleri arasında bir ateşkes ilan edilmeli. Bu ateşkesi Birleşmiş Milletler denetlemeli. Davutoğlu’na göre, “Türkiye denetim gücünde yer almak istiyor.”
Bunun ardından çatışmaların felce uğrattığı kentlerin su, gıda ve yakıt gibi temel ihtiyaçları yine BM himayesinde tedarik edilmeli.
Davutoğlu’nun ifadeleriyle: “Bu arada Kaddafi’nin ülkeyi olmasa da iktidarı terk etmesi için bir çıkış stratejisi aranmalı ve bu minvalde gerekirse BM’nin 1970 sayılı kararı gözden geçirilmeli.” Bir gazetecinin bunun ‘Hüsnü Mübarek tarzı bir çözüm’ anlamına gelip gelmediği sorusunu Davutoğlu, “Olabilir” diye cevapladı. Bir başka gazeteci bu şartlar altında Kaddafi için ülkede kalmanın güvenli olup olmayacağı sorusunu yöneltti. Davutoğlu gülerek, “Bir anlaşma sağlanırsa bu sorun olmaz” karşılığını verdi.
Kaddafi sonrası Libya için Türkiye’nin önerisi bir yeniden yapılandırma komisyonunun kurulması. Komisyonunun merkezinde 5 kişi olması düşünülüyor. Trablus’tan Bingazi’nin kabul edeceği iki kişi, Bingazi’den Trablus’un kabul edeceği iki kişi ve bu dört kişi tarafından tayin edilecek bir beşinci üye… Bu komisyon Libya için yeni bir anayasanın esaslarını belirleyecek.
Türkiye’nin yol haritasındaki en ilginç önerilerinden biri Kaddafi’ye yönelik intikam eylemlerinden kaçınılması. Ankara Irak’taki yıkıcı Baas’tan arındırma sürecinden ders çıkarılması gerektiğini düşünüyor, zira söz konusu süreç şu an ülkede kurulan yeni rejime direnişin başlıca sebebi olarak gösteriliyor.
Libya konferansı Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkilerinin Kıbrıs meselesinden dolayı gerildiği bir dönemde gerçekleşiyor. Davutoğlu bir gün önce 2012’ye dek Kıbrıs’ın Türk ve Rum kesimlerinin yeniden birleşmesi yönünde bir çözüm bulunmaması halinde, Türkiye’nin AB ile siyasi ilişkilerini dondurabileceğini ve Rum hükümeti yönetimindeki Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 2012’nin ikinci yarısındaki AB dönem başkanlığını tanımayacağını söyledi.
Kendisine AB komisyonunun genişlemeden sorumlu üyesi Stefan Füle’nin ‘Bu tür yorumlar yapmanın zamanı olmadığı’ yönündeki tepkisi hatırlandığında ise Davutoğlu’nun cevabı şu oldu: “Tam tersine, bunların söylemenin zamanı olduğuna inanıyorum. Onları iş işten geçmeden önlemler almaya çağırmaya gayret ediyoruz. Libya’da yapmaya çalıştığımız da bu.”
Kaynak: Radikal
