Yahudi olmayanlar bir hayat gâyesi bulamadıklarında, Sefaradi Haham Ovadia Yosef yardıma koşmaya hazırdır. Haham Yosef, Cumartesi vaazında, Yahudi olmayanların tek hayat gâyesini gün yüzüne çıkararak bunun Yahudilere hizmet olduğunu bildirdi. "Goyim/Yahudi olmayanlar sadece bize hizmet için doğdular. Hizmetleri olmaksızın, yeryüzünde onlara yer yok" dedi. Haham, Yahudi olmayanlara bazı kesin ödevler verecek kadar nazik. "Gayri Yahudilere niçin ihtiyaç var? Çalışacaklar, saban sürecekler, hasat biçecekler. Biz bir efendi gibi oturup yiyeceğiz. Yahudi olmayanlar işte bu yüzden yaratıldı."
Batı Siyasetindeki İsrail dostlarının Yahudileşmiş evrendeki yerlerini idrak etmeye başlama vakti geldi sanırım – gerçekten de AIPAC ve İsrail'in Muhafazakâr Dostlarının hayati bir işlevleri var: Politikacılarımızın niçin yaratıldıklarını anlamalarına yardım etmek için varlar.
Başhaham'ın belâgatle tanımladığı üzere onların rolü, Yahudilere hizmettir.
Ancak Haham Yosef'in vaazında çok daha meşum başka bir anlam var: Haham'a göre, Yahudi olmayanlar çok çalışacak, saban sürecek ve hasat biçecek ve Yahudi tam bu esnada efendi gibi oturacak ve yiyecek." Haham Yosef, Yahudi'nin emeği nasıl da horladığını, bu horlamanın derinliğini sadece birkaç kelimeyle ifade edebilmiştir.
Başhaham, Yahudi'nin, beşeri hal ve tecrübenin bu cihetlerine yabancılaşmış olduğunu kahredici şekilde göstermektedir. Haham'ın yaptığı, açık bir ikilik tasviridir: Yahudiler efendi ırktır; Yahudi olmayanlar ise işgücünden başka hiçbir şeydir. Yahudi olmayanlar ter dökmek ve mücadele etmek için vardır; Yahudiler ise oturup yemek için. Haham Yosef, Yahudilik ve Kapitalizm arasındaki fıtri ilişkinin tasvirini sadece birkaç kelimeyle başarmıştır.
Fakat Haham Yosef yeni bir şey icat etmiş de değil hani – zira onun Cumartesi vaazına yeterince âşinayım. Karl Marks "Yahudi Sorunu" başlıklı çalışmasında Kapitalizm'in merkezindeki Yahudi ideolojisinin tezahürlerini teşhis etmiştir: Kendisini Yahudilikten özgürleştirme ihtiyacında olan insanlıktır (hem Hıristiyanlar hem de Yahudiler).
Marks, Yahudi kültürünün merkezindeki sömürme temayülünü teşhis etmeyi başarmıştır.
Bununla birlikte, bir Hümanist olan Marks, insanlığın (Yahudilerin ve diğerlerinin) bu temayülün üstesinden gelebileceğine inanmak istemiştir. İlk Siyonistlerin pek çoğu da Yahudilerin Siyon'da kendilerini özgürleştireceklerine ve nihayetinde emek-üretkenlik üzerinden diğer uluslar gibi bir ulus olacağına kani olmuşlardı.
Yeterince ilginçtir, Haham Ovadia Yosef ise ne Marks'tan etkilenmiş ne de ilk Siyonist rüyadaki bazı ideallerden: Haham Yosef, Yahudi kültürü ile kapital arasındaki fıtri bağı kısa ve öz bir şekilde ortaya koyacak kadar cesur (yahut ahmak).
Halen cevaplanmayı bekleyen tek soru, insanlığın geri kalanının bu nevi haham küstahlığına daha nereye kadar tahammül edeceğidir.
Dünya Bülteni için çeviren: Ertuğrul Aydın