Afganistan'dan gelen haberlerde 'aksiliklerden' konuşulmayan gün yok neredeyse. Oradaki savaşın ABD ve müttefikleri için 1967 savaşındaki Arap 'aksiliği' boyutunda bir 'aksilikle' son bulacağını düşünüyorum.
Belki de General Stanley McChrystal'ın istifası/ görevden alınması dikkatleri kısa süreliğine savaşın seyrine çekti, ancak gerçeğin uzun süre gizlenmesi mümkün değil. Bu gerçek ABD'nin savaşı hem Bush hem Obama yönetimlerinde iki kez kaybettiğidir. Halihazırdaki yönetimin kaybı kabullenip gitmesi dışında yapacağı bir şey kalmadı.
Başkan Obama esasında bu savaşı istemiyordu, ancak Amerikan güçlerini Irak'tan çekme ve sözde terörle savaşı bitirme kararıyla birlikte yenildiğine dair suçlamaları def etmeye çalıştı ve Afganistan'daki Amerikan güçlerinin sayısının 30 bin askerle artırılmasına bir şartla onay verdi. O da generallerin vaat ettiği üzere görevin tamamlanması ve 2011 Temmuz'unda çekilmenin başlaması.
Generaller savaşı kaybettiler ve General McChrystal'ın Rolling Stone dergisindeki söyleşisinin bu gerçekten ayrı tutulması mümkün değil. Zira general, yenilginin sorumluluğunu sivillere yüklemeye çalıştı ve Başkan'dan başlayarak yönetimin üyelerini eleştirdi. Fakat Başkan Yardımcısı Joe Biden, Afganistan ve Pakistan temsilcisi Richard Holbrooke, Kabil'deki Amerikan büyükelçisi Karl W. Eikenberry ve hatta ulusal güvenlik danışmanı emekli General James Jones'a dahi yüklendi.
Yalnız derginin yayınladığı söyleşideki en sert eleştiri derginin yazarı Michael Hastings'in McChrystal ve yardımcılarıyla ilgili kaydettikleri oldu. Yazar 'Afganistan'daki müttefik güçler komutanı daimi olarak savaşa yeni yöntemler bulmaya hazır' diyor ve 'generalin yardımcıları katillerden, casuslardan, dahilerden, vatanseverlerden ve siyaset uzmanlarından seçilmiş bir grup' diye ekliyor.
Sivil kanat iyi değil. Başkan yardımcısı, çok konuşması ve açıklamalarındaki gaflarının fazlalığıyla tanınıyor. Holbrooke önceki iki yönetimden kalma bir isim ve politikaları halihazırdaki yönetimin tarzı değil. Büyükelçi Eikenberry ise McChrystal'ın yolsuzlukla suçlanan başkan Hamid Karzai ile ilişkisini şikâyet ettiği bir rapor göndermişti. Başkan Obama'nın kendisi Karzai'yi yolsuzluğa bulaşmış ve yönetime ehil olmayan biri olarak görüyor. Karzai'nin görüşü Amerikalıların ve müttefiklerinin savaşı kazanamayacakları yönünde. Bu yüzden kendi şehri Kandahar'da Taliban'la bir hat açtı.
Afganistan yolsuzluk endeksinin içinde ve oradaki tek başarılı ticaret uyuşturucu ticareti. ABD'nin askerî kaybı 1.000'i geçerken Britanya güçlerinin kaybı ise birkaç gün önce 300'ü aştı. Merce'ye saldırı daha önce Helmend'deki yaşananların tekrarıydı. Başlarda bazı sonuçlar elde etti, ancak Taliban bölgeyi ele geçirmek için tekrar döndü. Gündüz vakti düşmanlarını idam ediyor. Kandahar'a yönelik saldırı ise bir kez daha ertelendi ve son olarak ortaya çıktı ki Amerikan ordusu asker kafilelerini koruması için yerel savaş lordlarına on milyonlarca dolar ödüyormuş.
McChrystal söyleşisinde hata etmediyse ortada bir başka açıklama daha var. O da önceki satırlarda özet başlıklarını sunduğum saha şartları, Afganistan'daki Amerikan askerî varlığının süreceği ve müttefiklerin askerî zaferde ısrar etmesi durumunda sayının artacağı yönündedir. Yani Afganistan'daki güçlerin komutanı savaşın yeni turunu müzakere ederken yönetimi kendisini savunma konumuna koymak istemiştir.
Bu açıklama doğruysa şayet general iki defa hata etti. İlki, konuşmasında aşırıya kaçtı ve Amerikan siyasi oluşumunda sivillerin askerin üstünde olduğunu unuttu. Zira başkanın son unvanı silahlı kuvvetlerin başkomutanı olmasıydı. İkincisi, bu yönetim generallere göre savaşı sonsuza kadar sürdüremese bile pratik olarak iflas etmiştir. Amerikan ve ardından dünya mali krizinin patlak vermesindeki en önemli sebep Bush yönetiminin savaş harcamalarıydı. Amerikan askerî harcama rakamları rekor düzeyde. Bu harcamalar sürerse ülkeye bir başka felaket olarak dönecektir. Londra'da Arapça yayımlanan El Hayat gazetesi, 25 Haziran 2010
Kaynak: Zaman