Irak'ın ABD'nin çekilmesinin ardından darmadağın olmasını engellemek için derhal bir seçim yasası çıkarması gerekiyor. ABD her türlü baskıyı yaparak Irak seçiminin bir an evvel düzenlenmesini sağlamalı
Amerika'nın Irak'taki en üst düzey diplomatı Christopher Hill ve en üst düzey komutanı General Ray Odierno ABD'nin Irak siyasetine ne kadar müdahil olması gerektiği konusunda aylardır münakaşa ediyor. Hill'in Iraklılara kendi yollarını bulmaları için daha fazla şans vermek istediği söyleniyor.
Aklı asker azaltma takviminde olan General Odierno'ysa daha 'ilgili' bir yaklaşım gerektiğini savunuyor. Irak'ın seçim yasası üzerine yaşanan çıkmaz bu tartışmada kimin haklı olduğunu açıkça gösteriyor.
Eğer Amerikan askerlerinin zamanında çekileceğine ve arkalarında dağılmayacak bir ülke bırakmayacaklarına dair bir umudumuz olacaksa, Irak'ın siyasi liderlerini güçlü biçimde 'dürtmek' gerek. Irak Anayasası'na göre ulusal seçimler 31 Ocak'tan önce düzenlenmek zorunda. ABD Başkanı Barack Obama'nın bütün savaşçı birliklerin ağustos sonuna dek çekileceği yönündeki vaadinin arkasında, bu sırada Irak'ta yeni bir hükümetin kök salmış olacağı fikri yatıyordu. Bunun gecikmesi çekilmeyi zorlaştırıyor.
Seçim yasası çıkmazsa oylama yapılamaz, yeni hükümet kurulamaz ve Irak'ın bölün-müş toplumunu öfkelendirmeye devam eden meselelerde gerçek ilerleme sağlanamaz. Bu sorunlar arasında, petrol gelirlerinin eşit biçimde dağıtımını sağlayacak olan ve uzun zamandır ertelenen yasanın yanı sıra, Kerkük'ü Arapların mı Kürtlerin mi kontrol edeceği meselesi de bulunuyor.
Saddam Hüseyin'in gaddar diktatörlüğünün ve son yıllarda yaşanan iç savaş benzeri durumun ardından, Irak'ın Şii, Sünni ve Kürt toplumlarını sokaklarda değil de parlamentoda tartışırken görmek rahatlatıcı. Fakat durum hâlâ son derece kırılgan ve cinayetleri yeniden başlatmaya istekli olan güçler pes etmiş değil. Seçimler ve siyasi reform gerçekleştirilmeli.
Seçim yasası üzerine yaşanan tartışma öncelikle, seçmenlerin oylarını partilere mi yoksa bireylere mi vereceği meselesinden çıkıyor. Bireylere oy vermek daha tercih edilir. Zira böyle bir oylama siyasetçilerle seçmen arasında daha doğrudan bir bağ kurulmasının önünü açıyor ve etnik temelli partileri zayıflatıyor. Seçim yasası tartışmasının ikinci ve daha zorlu olan ayağıysa, Kerkük'te kimlerin oy verebileceği konusu.
Saddam Hüseyin Kürtleri bu bölgeden atmıştı; Araplar da şimdi Kürt yerel yönetimini, toprak iddialarını desteklemek için kenti Kürtlerle doldurmakla suçluyor. Kerkük sorununun genel olarak çözülmesi yıllar alabilir. Seçim engelini aşmanın yöntemiyse, kentin geleceği konusunda verilecek karar açısından peşin hüküm anlamına gelmeyeceğine yönelik bir anlayış temelinde, mevcut seçmen listesini kullanmak.
Maliki'nin Washington'da gezecek vakti yok
Seçim yasasının 15 Ekim'e dek çıkarılması gerekiyordu ve planlayıcılara göre seçim hazırlıkları birkaç ay sürecek. Iraklı siyasetçilerin bir anlaşmaya varma konusunu ciddiye alması gerekiyor. Obama da dahil olmak üzere Amerikalı yetkililer de, Iraklı siyasetçileri anlaşmaya ikna etmek için baskı yapmalarını sağlayacak bütün kaynakları seferber etmeli.
Irak Başbakanı Nuri Maliki'nin bu hafta bir yatırım konferansı için Washington'a gelmeyi tercih etmiş olması karşısında şaşkınlık yaşıyoruz. Irak dış yatırıma muhtaç ama seçimlerin ve bir miktar istikrar umudunun yokluğunda kimse yatırım yapmaz.
Obama, Şubatta Irak stratejisinin ana hatlarını belirlerken, ABD'nin çekilmeye hazırlandığı sırada bile "Irak liderleri arasında bölünme yaratan meselelerde adil ve kalıcı anlaşma arayışında dürüst bir arabulucu" olacağını söylemişti. Irak kritik bir dönemde. Dürüst bir arabulucuya ve hatta daha fazlasına ihtiyaç duyduğu açık. (Başyazı, 23 Ekim 2009)
Kaynak: Radikal