Irak seçimlerinde Iyad Allavi’nin ‘Iraklılar’ listesi az bir farkla öne geçince işler daha da karıştı. Allavi’nin beklenenden daha yüksek oy alması, hem koalisyon denklemlerini alt üst etti, hem de seçimlere hile karıştı iddialarını iyiden iyiye tırmandırdı.

İşin hile kısmına söyleyecek söz yok. Çünkü Irak seçimlerinde ülkenin şartlarını düşünürsek herşeyin sağlıklı gittiğini idida etmek saçmalıktan öteye geçmez. Ancak Allavi’ye yönelik itiraz bunun hayli ötesinde. Rakipleri ‘organize’ bir hile faaliyetini kastediyor.

Bu rakiplerin en önemlisi Başbakan Nuri El Maliki, oyların yeniden sayılmasını isteyince ABD’den sert bir tepki geldi.

Suudi gazetesi el-İlaf’ın “iyi haber alan kaynaklara” dayanarak bildirdiğine göre Amerikan hükümeti, Irak Başbakanı Nuri el-Maliki’ye “Eğer seçim yenilgisini kabul edip iktidarı barışçı bir şekilde devretmezsen Amerikan askerleri hükümetini üç dakika içerisinde devirir” şeklinde bir mesaj gönderdi. (Bu haberin ayrıntıları için yakindoguhaber.com adlı siteye bakabilirsiniz.)

Suudi gazetesinin iddiası böyle. Bu haber şu ana kadar ne doğrulandı, ne de yalanlandı. Ancak Irak’ta gelinen noktayı göstermesi açısından son derece ilginç bir gelişme. Suud yönetiminin Maliki’ye olan tepkisini de bir kenarda hatırlamak gerekiyor.

***

Maliki’nin böyle bir öfkeye muhatap olmasının nedeni özetle şöyle. Sandıkların % 95’nin açılmasının ardından oyların yeniden sayılması gerektiğini ifade etti. Üstelik bununla da kalmadı ve ‘Oyların yeniden sayılmaması durumunda başbakanlık yetkilerini kullanarak orduyu kullanabileceğini’ söyledi. Zaten kıyamet koparan da bu açıklama oldu.

Bu arada bir diğer Şii listesinde, Irak Ulusal İttifakı’nda yeralan Irak İslam Yüksek Konseyi Lideri Ammar el-Hekim’den önemli bir açıklama geldi. El Hekim, ‘Seçimlerin şeffaf bir şekilde yapıldığını belirterek herkesin seçim sonuçlarına saygılı olması gerektiğini’ söyledi.

Bu açıklama şu nedenle önemli. İki Şii listesinin ittifak yapabileceği yönündeki beklentinin aksine, El Hekim, farklı koalisyonlara açık oldukları mesajını veriyor. Özeti şu; Irak’ta dengeler, ittifaklar hızla yer değiştirebilir.

***

Öte yandan Allavi listesinin başarısını da iyi okumak gerekiyor. Bu listenin uluslararası dengelerin kesişme noktası olması önemli bir unsur. İkinci olarak Türkiye’nin Allavi’nin listesine (tek başına Allavi’ye değil) sıcak bakması da başarının ardında yatan etkenlerden.

Bu liste oluşturulurken Sünni Arapların vereceği destek nasıl hesap edildi, bilmiyoruz. Ancak Sünnilerin hayli yüksek oranlarda Iraklılar listesine oy verdiği çok açık.

Elbette bizi çok yakından ilgilendiren konuların başında Kürtlerin durumu geliyor. Celal Talabani dün Maliki ile önemli bir görüşme yaptı. Görüşme sonrası söyledikleri ise dikkat çekici:

‘Biz iki eski müttefik olarak demokratik, bağımsız, birleşik ve federal bir Irak’ın kurulması için diktatörlüğe karşı birlikte mücadele ettik. Terörizme ve Irak’a karşı kurulan komplolara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.’

Talabani’nin açıklamaları, Irak Kürtlerinin Maliki cephesinde yeralacaklarına işaret sayılabilir mi? Bu sözleri daha çok cumhurbaşkanlığı pazarlığı olarak okumak gerekiyor. İki Şii listesi ve Kürtlerden oluşan bir koalisyon Irak’ı yönetebilir mi? Kağıt üzerinde güçlü bir denklem.

Peki Allavi’nin temsil etiği güçler dengesi bunu sessizce izler mi?

İşte onu hep birlikte göreceğiz.


Kaynak: Star