ABD Başkanı Barack Obama Beyaz Saray'da üçüncü ayına girdi. Aradan geçen iki aylık zaman diliminde dünyaya 'sıcak' mesajlar verdi yeni başkan. Özellikle de Ortadoğu ülkelerine.
Şüphesiz bu mesajların en önemli muhataplarından biri, 30 yıldır ilişkilerin kopuk olduğu İran.
Obama, Bush yönetiminin aksine Tahran'la 'diyalog' kurmak istiyor. Bu niyetini de çeşitli vesileleri kullanarak sık sık dile getiriyor.
Bunun son örneği 21 Mart'ta yayınlanan 'Nevruz' mesajıydı mesela.
'Doğrudan İran halkına ve liderlerine' hitap eden Obama'nın, 'karşılıklı saygı ve dürüstlüğe' dayalı yeni bir başlangıçtan söz etmesi oldukça önemli.
-ABD, İran İslam Cumhuriyeti'nin milletler topluluğu içindeki haklı yerini almasını istiyor.
-Milletlerimiz arasındaki ilişkiler son 30 yıldır gergin. Fakat bu bayram, insanlığın ortak değerlerinde buluştuğumuzu bize hatırlatıyor.
Peki, İran nasıl bir tepki veriyor bu üslup değişikliğine?
Genelde olumlu...
Ancak yapılan açıklamalardan İran'ın oldukça 'temkinli' olduğu anlaşılıyor.
ABD'den 'soyut' açılımlar yerine 'somut' adımlar bekliyor Tahran yönetimi.
***
Obama'nın 'diyalog' merkezli bu üslubu genelde beğeniliyor. İran bile bu tavır değişikliğini karşısına almak istemiyor.
Ancak...
Obama'nın 'düşmanlara' elini uzatması tartışma konusu şimdi.
Sebebi de eski ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'nin geçen hafta yaptığı bir açıklama.
İktidardan ayrıldıktan sonraki ilk televizyon demecinde yeni yönetimi eleştirdi Cheney.
Neyle?
Tabii ki Amerika'yı zayıflatmakla...
Kendisine yöneltilen, "Obama yönetimi altında ABD'nin daha az güvenli bir yer olduğunu mu söylüyorsunuz?" sorusuna Cheney'nin verdiği cevap manidardı:
-Öyle olduğunu düşünüyorum.
Ona göre 11 Eylül saldırılarından sonra Bush yönetimi tarafından yürürlüğe konulan politikalar sayesinde terörle mücadelede büyük başarılar kazanıldı. ABD'ye yönelik saldırı tehditleri bertaraf edildi.
Oysa Obama, bu politikayı takip etmek yerine farklı bir strateji izliyor. ABD'nin düşmanlarına elini uzatıyor.
Eski Başkan Yardımcısı, Obama'nın 'yanlış' yolda olduğu kanaatinde.
Sadece yanlış yolda mı?
Değil elbette.
Aynı zamanda 'Amerikan halkını hedef alacak yeni bir saldırı riskini artıracak tercihlerde bulunuyor' ABD Başkanı.
Ne kadar ilginç değil mi?
Yeni başkanın politikalarını 'güvenlik' ekseninde değerlendirerek hem eleştiriyor hem de aba altından sopa gösteriyor.
***
Cheney'nin bu açıklamalarını kayda geçirmekte fayda var. Kendisi, güvenlik meselesinin 'güç' kullanılarak halledileceğini savunan bir ekolün temsilcisi çünkü...
Peki Obama?
Cheney'ye verdiği cevapla karşı kampta olduğunu göstermiş oldu.
Başkana göre, Cheney'nin yaklaşımı güvenlik getirmek yerine ABD karşıtlığını pekiştirdi.
Ayrıca...
Başkan Bush döneminde, terör zanlıları ile ilgili uygulanan politikaların 'savunulacak' bir tarafı da yok.
Yani...
Son sekiz yılda hasar gören imajını düzeltebilmek için yeni bir üsluba ve anlayışa ihtiyacı var ABD'nin.
Obama da hâlihazırda bunu yapıyor zaten.
***
Bir hususu vurgulamakta fayda var sanırım.
Cheney, neo-conların önemli bir ismi. Söylediklerinin ne anlama geldiğini kendisi de Obama da gayet iyi biliyor olmalı.
O halde...
Bu atışmayı siyasetçiler arasındaki sıradan bir 'polemik' konusu gibi görmemek lazım.
Belki şu soruyu sormak daha zihin açıcı olabilir:
-Acaba Cheney 11 Eylül saldırılarından sonra ABD'nin zayıf karnı hükmündeki güvenlik meselesini gündeme getirerek ne yapmaya çalışıyor?
Bu soru üzerinde durulmalı derim vesselam.
Kaynak: Zaman