ABD Irak kentlerinden çekilse de savaş sonuçlanmanın çok uzağında. Ekonomik çöküşe katkısı inkâr edilemeyecek savaşın maliyetiyle yeni yeni yüzleşiyoruz; Obama'ysa benzer hataları Afganistan'da tekrarlıyor
ABD Irak'ta 'kürsüden inerek', 140 bin askerinin kent ve kasabalardan çekilmesini tamamladı. Altı yılı aşkın bir süre sonra, Amerikalıların çoğunluğu savaş yorgunu, halbuki ABD tarihindeki diğer büyük
savaşlarla kıyaslandığında çok azımız fiili çatışmada yer aldık. İntihar eylemlerini gazetelerin iç sayfalarına sürdük, dış görünüşe bakıp 'asker takviyesi'nin meseleleri yeterince yatıştırdığını, bütün bu üzücü macerayı nihayet arkamızda bırakabileceğimizi kabul ettik.
Fakat işler o kadar basit değil. 2003'te başlayan savaş bizim için sonuçlanmanın çok uzağında ve bir sonraki aşama (ABD Irak'ta meşgulken dirilen Taliban'a karşı koymak) pahalı ve kanlı olacak. Irak ve Afganistan'da hayatını kaybeden ABD askerlerinin sayısı haziranda 5 bine ulaştı. Irak savaşı başladığından beri 80 bin Amerikalı da yaralandı veya sakat kaldı. 300 binden fazla askerimiz tedaviye muhtaç ve istatistikler dönen askerlerin yüzde 17'sinden fazlasının travma sonrası stres bozukluğundan mustarip olduğunu gösteriyor.
2 milyon Iraklı ülkeden kaçtı
Bu arada Irak'ta, halkın çoğu anketçilere ABD güçlerinin gitmesini sabırsızlıkla beklediğini söylese de, Amerikalı yetkililer 50 bin askerin öngörülebilir gelecekte ülkede kalabileceğini belirtiyor. Bunun nedeni, Irak'taki durumun belirsizliği. Ülke dünyadaki en tehlikeli yerler listesinin tepelerinde, cinayetlerin ardı arkası kesilmiyor. Brookings Enstitüsü'nün Irak Endeksi'ne göre 2 milyon insan savaş sırasında Irak'tan kaçtı ve pek azı döndü. Iraklı doktorların, avukatların ve diğer meslek sahiplerinin çoğu dışarıda yaşıyor, birçoğu da iltica çabasında. Ülke içinde mülteci konumuna düşmüş 2.7 milyon kişi daha var (nüfusun yüzde 10'u); evlerini terk eden bu insanların büyük kısmı dönemeyecek kadar korkuyor. Kürtler, Şiiler ve Sünniler arasındaki iktidar mücadelesi tüm hızıyla sürüyor, ufukta petrol ve toprak kavgaları görünüyor.
Dahası ABD savaşın muazzam mali faturasıyla daha yeni yeni yüzleşiyor. Bizim hesaplarımıza göre ABD operasyonlara 1 trilyon dolar harcadı ve dahası da gelecek. Savaş borçlarının ödenmesi, askeri mühimmatın yerinin doldurulması ve gazilerin bakımıyla tedavisi muhtemelen 2 trilyon dolar daha tutacak. Birçok yaralının ömür boyu bakım görmesi gerekecek. Malul maaşı alan gazi sayısı artıyor ve on yıllar boyu artmaya devam edecek. Irak'ta uzayan görev süreleri, ordudaki bütün bir asker neslinin şu an uzun vadeli zihin sağlığı sorunlarından mustarip olabileceği anlamına geliyor. Ordudaki intihar oranı, kayıt tutulmaya başlanmasından beri en yüksek düzeyinde.
Halihazırdaki ekonomik çöküşümüzde savaş harcamalarının büyük bir katkısı olduğuna kuşku yok. ABD pahalı bir savaşı muazzam bir borçlanma politikasıyla, sanki az veya hiç ekonomik fedakârlık yapması gerekmiyormuş gibi yürüttü. Topraklarınız dışındaki pervasız bir savaşa 3 trilyon harcayıp, acısını evde hissetmemeniz mümkün değildir.
Irak'tan dili yanan siyasi liderlerimiz, Afganistan'daki uzun süreli ve çetin zorluklar konusunda yoğurdu üfleyerek yiyor. Fakat başka bazı açılardan, Irak'taki hataları tekrarlayacakmış gibi bir izlenim veriyoruz. Başkan, Irak'taki süren operasyonları ve Afganistan içindeki ilerlemeyi karşılamak için yeni bir 'acil' ek tahsisat yasasını (80 milyar dolar tutarında) daha yeni imzaladı. Bu da savaş harcamasının 2001'den beri 30. kez bütçe süreci üzerinden, ciddi bir gözden geçirme olmaksızın alelacele çıkarılması anlamına geliyor.
Harcamalar yine kontrolden çıktı
ABD'nin iki savaş alanında çalışan 240 bin müteahhidi var ama Pentagon'un bu bağımsız müteahhitlere yönelik denetimi hâlâ çok gevşek. Ordu Cezai Soruşturma Komutanlığı (ki birkaç hafta önce birliklerimize kurşun geçirmez yelek tedarikinden sorumlu bir müteahhit aleyhinde sahtekârlık suçlamasında bulundu) vahim bir personel yetersizliği yaşıyor; milyarlarca dolarlık savaş vurgunculuğu iddialarını 100'den az personel araştırıyor.
Dönen gazileri kuşatan engeller de varlığını sürdürüyor. Gaziler Dairesi'nin bütçesinde yapılan artışa karşın, yetersizlik iddiaları ayyuka çıktı ve gazilerin sivil hayata yeniden entegre olmasına yardım için ayırdığımız para, operasyonlara tek bir günde harcadığımızdan az.
Başkan Barack Obama yıl başında Afganistan'daki 'takviye' için 20 bin asker göndermeyi önerdi. Irak'taki kalabalık askeri varlık ve neredeyse tüm alanlarda özel şirketlere bağımlı oluşla birleştiğinde, bu karar harcamaların şok edici biçimde kontrolden çıkmasına davetiye çıkarmak anlamına geliyor. Oysa Irak
felaketinden ders çıkarıp, gazilere para ayırabilir, yolsuzluğun üzerine gidebilir, savaş bütçesinin gerçek boyutuyla ilgili bir hesap ortaya koyabiliriz. O hesap çıksın ki, vergi mükellefleri paralarının nereye gittiğini görebilsin. (Harvard Üniversitesi öğretim üyesi / Columbia Üniversitesi öğretim üyesi, Nobel Ekonomi Ödülü sahibi, 2 Temmuz 2009)
Kaynak: Radikal