İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu bir Likud toplantısında şöyle demişti: “İsrail başka ülkelere benzemez.” Yeterince tuhaf, bu kez doğruyu söylüyordu ve söylediği şey en çok da “Siyonist” etiketi de takılan Yahudi ulusçuluğunda belirgindir.
Ulusçuluk çoğu ülke ve kültürde hem olumlu hem de olumsuz anlamlara sahip olabilir, bazen bir halkı birleştirebilir bazen de onları komşularına karşı yönlendirir. Neredeyse tüm ulusçu/bağımsızlık yanlısı hareketlerde aşırılık –hiç değilse kısmen - uç verebilir. (Mesela Fransız ulusçu hareketinde Terör, Kenya’nınkinde ise Mau Mau’lar vardı.)
Fakat diğer ulusçu hareketlerdeki aşırılık bir dalâlet iken Yahudi ulusçuluğunda bir kaide’dir, laik veya dindar Siyonist Yahudileri, muhtemel yırtıcı yahut da yem durumundaki Yahudi olmayanlara karşı kışkırtır. Tüm Yahudiler veya tüm İsrailliler her ne pahasına olursa olsun ille de böyle hisseder ve bu şekilde hareket eder demek değil bu. Fakat bugün İsrail olmaktan kaçınamadığı ve seçimle iş başı yapmış her hangi bir iktidar altında olacağı şey ne ise o’dur. (Başka bir makalede işleyeceğim bir konu bu.)
 

Yahudi ulusçuluğu (Siyonizm) ve diğer ülke ve kültürlerin ulusçuluğu arasında dört fark olduğunu düşünüyorum:

1-Siyonizm, yabancı düşmanlığı, ırkçılık, ultra-ulusçuluk ve militarizmin ürkütücü bir karışımıdır ve bu yüzden de “saf” ulusçu bağlamın bağlamın dışındadır ve Nazilerin ötekilere yaptığı eziyetin çok çok ötesine geçmektedir. Mesela ben İrlanda’dayken IRA’nın veya birleşik bir İrlanda için bastıran diğerlerinin Protestanları kamplara bölme veya ülkeden çekip çıkarma planlarının olduğuna dair hiçbir göstergeye şahit olmadım meğer ki içlerinde bu şekilde düşünen bir avuç insan olsun.
 

2-Siyonizm diğer ülkelerdeki yandaşlarının yurttaşlık sadâkatini diğer ulusçu hareketlerin (ve hatta Nazizm gibi ultra-ulusçu hareketlerin) yapmadığı şekilde baltalamaktadır. Örneğin Amerikan Yahudilerinin büyük bir çoğunluğu – açıkça çifte vatandaş olmayanlar dâhil – (ABD’ye ve İsrail’e karşı) “çifte sadâkat” dedikleri, hiç de dürüst olmayan bir tür siyasi iki evlilik (bigami) şeklini kabulleniyorlar, ki ABD karşısında İsrail’e öncelik veriyor oldukları gerçeğini ustalıkla idâre etme teşebbüsüdür (işte Rahm Emanuels. ABD ordusunda değil İsrail ordusunda hizmet vermiştir) ve Amerika’daki tanımlanabilir herhangi bir etnik veya ırki azınlığın  kabullendiği ulusal veya kültürel aidiyet bakımından eşi benzeri de yoktur. Hatta ABD ve Almanya savaşa tutuştuklarında Amerika’daki Nazi Birliği gözden kaybolmuş ve neredeyse tüm üyeleri gönüllü olarak Amerikan silahlı kuvvetlerine katılmıştı.
 

3-Normal ulusçu hareketlerin “düşmanı” işgalci güçtür, işgalci gücün müttefikleridir ve bağımsızlık bir kez kazanıldığında işgalci güçle normal ilişkiler kurulması bir kaidedir fakat Siyonizm’e göre kendilerinden başka herkes gerçek ya da potansiyel düşmandır ve değişen sadece düşman listesinde sıralamadaki yerleri ve uzaklıklarıdır (artık Amerika’nın hedef listesi haline geldi).

4-Neredeyse tüm ulusçu hareketler (toprak talebinde bulunan ve ayrılıkçı olanlar dâhil) ilgili mekandaki nüfusla bağımsız bir devlet kurmanın veya ayrılmış bir halkı (mesela 1930’larda Çeklerin ve Slovakların yaptığı gibi) yeniden birleştirmenin derdindedir. Yerli bir halkın topyekûn çıkarılması çok nâdirdir ve ABD’de olduğu üzere daha ziyâde başarılı kolonizasyon hareketlerinin müştereğidir. İsraillilerin Filistinlilere ne yaptığını bilselerdi bile çoğu Amerikalı bunu öyle pek umursamayacaktı çünkü Avrupalıların uzun zaman önce çok daha düşük teknolojiyle Kuzey Amerika’da yerlilere yaptıklarından farksızdır.

Ortadoğu barış sürecinin geleceği ve Yahudi lobisinin esiri olan ve olmayan diğer ülkeler için ürpertici neticeleri var. Tesniye’nin nükleer cephaneliği olan bir devlette canlanması, itaat etmek üzere satın alınmamış veya rüşvet verilmemiş herkesi düşündürmeye yeter.

Siyonist olsun olmasın, benim askeri kahramanlarım arasında arasında yer alan General Moşe Dayan iddiaya göre İsrail'in güvenliğinin İsrail'in başkaları tarafından kudurmuş köpek olarak görülmesine bağlı olduğu görüşünü bildirmiş. Haklı olabilir. Fakat kaydetmeyi ihmal etmiş: Başkaları nezdinde tercih şâyan olanı, köpeğin kudurup ısırmasından evvel onu öldürmektir. Üzerinde düşünmeye değer bir seçenektir.

Dünya Bülteni için çeviren: M. Alpaslan Balcı