Türkiye-İsrail ilişkileri, AKP’nin 2002’de iktidara gelmesinden bu yana zikzaklı bir çizgide ilerliyor. Bu ilişkiler bazen belirli bazen belirsiz, ancak değişmeyen bir şey var ki o da Türkiye’nin daima bu ilişkilerde istekli olması ve İsrail’in de Türkiye’nin kendisiyle ilişkilerinin kendi politikaları ve uygulamaları çıtasına mahkûm olmasındaki kararlılığı.
Rakamlar, iki taraf arasında ticaret alışverişinde artan büyümeye işaret ediyor. Bu da gösteriyor ki siyasi ilişkiler, ticari ve ekonomik ilişkileri etkilememiş. Ankara, Filistin halkına yönelik saldırgan uygulamalarına karşın İsrail’le siyasi krizin zirvesindeyken, Gazze şeridindeki ablukayı kırmak için yola çıkan Özgürlük filosuna karşı uluslararası sularda deniz korsanlığı ve gemideki çok sayıda Türk’ü şehit etmesi sonrası dahi ilişkileri koparma düzeyine getirmedi.
Lieberman’ın ırkçılığı
İsrail’in Filistin halkına ve ablukayı denizden kırmakta kararlı olan uluslararası eylemcilere yönelik uygulamalarını reddetme ve kınama noktasında, resmi ve halk bazındaki Türk tutumları açıktı. Vatandaşlarının şehit olması karşısında Türk öfkesi sertti. Ankara’nın uluslararası soruşturma komisyonu, İsrail’in özür dilemesini ve kurbanlara tazminat ödenmesini istedi. Türk halkına asgari düzeyde garanti sunacak bir çözüme ulaşana kadar açık görüşmeler ve temaslar zaman aldı. Bu süre zarfında taraflar arasındaki ilişkiler doğal görünüyordu.
Türk yetkililer, gerginliği arttırıcı tutumlardan kaçındı. Bu kaçınma, Türk eylemcilerin Özgürlük filosu 2’ye katılımını veya bu filo gemilerinin Türk sahillerinden hareket etmesini engelleme derecesine vardı. Fakat Siyonist oluşum, ikili müzakereleri başarısız kıldı ve Ankara’ya özür sunmayı dahi reddederek, böyle bir özür İsrail’in ırkçı Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın ifadesiyle ‘milli saygınlığa dokunma’ olarak görüldü. İsrail, bu tutumuyla Türkiye’yi seçeneklerini ve siyasetini belirleme noktasında yeni bir sınavın önüne koyuyor. Zira İsrail, ahlaki ve uluslararası ilkeler ve değerlere bağlı eşit ve denk ilişkilerden ziyade, boyun eğmeye dayalı ilişkiler istiyor. (Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Haliç, Başyazı, 8 Temmuz 2011)
Kaynak: Radikal