Tataristan Özerk Cumhuriyeti ile Rusya federal hükümeti arasındaki yetki paylaşımını düzenleyen anlaşmaya ilişkin tartışmalar son günlerde yeniden hız kazandı.

Bilindiği gibi, RF Devlet Duması 9 Şubat 2007 tarihli oturumunda Federal Merkez ile Tataristan arasındaki Yetki Paylaşım Anlaşması na federal yasa statüsü kazandıran kanun teklifini kabul etmişti. Duma tarafından kabul edilen ve geçerlilik süresi 10 yıl olan Anlaşma ya ilişkin yasa teklifinin RF Federasyon Konseyi tarafından da kabul edilmesi gerekiyordu. Ancak, başta Konsey Başkanı Sergey Mironov olmak üzere Konsey, 21 Şubat 2007’de yaptığı oturumda Tataristan ın özerkliğiyle ilgili Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından sunulan tasarıyı, “diğer Özerk Cumhuriyetler açısından, Rusya’yı bölünmeye götürecek kötü örnek yaratması ve Anayasa’nın, Federasyon üyesi cumhuriyetlerin eşit haklara sahip olduğu hükmünü ihlal etmesi” gerekçesiyle kabul etmemişti. Federasyon Konseyi, anlaşma metninde yer alan ve özellikle Tatarca nın resmi dil olduğuna, kimliklerde Tatarca yazılı sayfanın bulunmasına ve cumhurbaşkanı adayının Tatarca bilmesi zorunluluğu gibi hususlara da itiraz etmişti. Konseyin, Tataristan ın özerklik haklarına sınırlama getirme yönünde karar alması, ülkede tartışmalara yol açmıştı.

Daha sonra, Başkan Putin, anlaşmanın yenilenmiş bir metnini 27 Haziran’da Duma’ya sundu ve Şubat 2007’de anlaşmayı onaylamak istemeyen Federasyon Konseyi’nin itirazları da gözönüne alınmadı. Senato nun reddettiği anlaşma, Putin in isteği ile Duma tarafından 05 Temmuz 2007’de yeniden, ancak, önemli bir değişiklikle kabul edildi. Yeni anlaşmada “Tataristan Cumhuriyeti’nin statüsünü Rusya Federasyonu Anayasası ile Tataristan Anayasası’nın belirlemesi” hükmü kaldırılarak, yerine “Sadece  iki anayasaya değil, Rusya Federasyonu’nun yasalarına uygunluk” şartı getirildi.

Kazan ile Moskova arasında yetki paylaşımını düzenleyen anlaşma, Tataristan’ın Rus pasaportu düzenlerken Tatar  Türkçesini ve Cumhuriyet sembolünü kullanmasına izin veriyor. Tataristan vatandaşlarına verilen Rusça yazılı kimliklerde Tatarca yazılı ek bir sayfa yerleştirme hakkı saklı kalıyor. Anlaşmada, Cumhuriyetin Başkanı, Rusya Federasyonu Başkanı’nın önereceği adaylar arasından seçilmesi hükmü de bulunuyor. Ayrıca, Cumhuriyette Tatar dili, Rusça ile birlikte resmi dil olarak ilan edildiği için Tataristan Cumhurbaşkanı adaylarının Tatarca bilmesi şartı aranmasına karşın, adayların dil bilme seviyelerinin kontrol edilmesi öngörülmüyor.

Ayrıca federal hükümet ile Kazan’ın ekonomik, çevresel, kültürel ve diğer bölgesel konularda ortak kararlar almaları ve Tataristan Cumhuriyeti nin bu tür konuların ortak çözümü ve anlaşma kapsamındaki yasaların onayı için Duma ya sunulması öngörülüyor.

Anlaşma, yeni sınırlamalar getirmekle birlikte, Tataristan ın ülke genelinde benzeri olmayan otonomisini sürdürmesini ve Tatarca nın Cumhuriyette üstünlüğünü korumasını da sağlayacak.

Federasyon Konseyi’nin anlaşmayı onaylayıp, onaylamayacağı ise merak konusu. Siyasi gözlemciler tarafından yapılan yorumlarda, Tataristan ın Rusya Federasyonu na bağlı Cumhuriyetler arasında daima en geniş özerkliğe sahip olduğu ve Kremlin in Sovyetler Birliği nin çöküşünden bu yana Tataristan ın da Çeçenistan örneğini izleyerek Rusya dan ayrılmaya çalışabileceğinden çekindiği ifade ediliyor. Ayrıca, RF Federal Meclisi nin her iki kanadının da Kremlin in hakimiyetinde oluşuna işaret edilerek, Federasyon Konseyi nin daha önce anlaşmaya ilişkin kanun teklifini reddetmesinin Tataristan ın ihtiraslarının yönetim tarafından kontrol altında tutulmasına yönelik olabileceği kaydediliyor. Federasyon Konseyi senatörleri bu anlaşmanın diğer özerk cumhuriyetlere de emsal teşkil ederek, Rusya nın toprak bütünlüğünü bozabileceğinden endişe duyuyorlar.

Öte yandan; Tataristan Devlet Başkanı Mintimer Şaymiyev’in iktidardaki Birleşik Rusya Partisi kurucu üyesi olması nedeniyle Putin tarafından da desteklendiği ve Tataristan’ın uzun süredir Kremlin in güçlü bir müttefiki olması nedeniyle, benzeri görülmeyen bağımsızlık düzeyini sürdürdüğü biliniyor. Bağımsızlığından taviz vermek istemeyen Tataristan, etnik gruplar arasındaki uyum ve farklı milletler arasındaki işbirliği açısından Rusya Federasyonu içerisindeki Türk ve Müslüman Cumhuriyetlere örnek teşkil ediyor ve etkinliği gün geçtikçe artıyor. Ülkedeki Tatarlar, Ruslar ve Yahudiler gibi çeşitli dine ve milliyete sahip topluluklar, dini ve kültürel özelliklerinden hiçbir taviz vermeden demokratik şartlar altında rahatlıkla yaşıyor. Hatta, Kremlin’de bile çok sayıda Tatar’ın görev yaptığı biliniyor. Eski Komünist Parti üyesi M. Şaymiyev in Başkanlığında geniş yetkilerle donatılmış otonomi elde etmeyi başararak, Federasyon içerisindeki diğer Cumhuriyetlerden farkını ve önemini kanıtlayan Tataristan, her alanda hızla gelişmeye ve ilerlemeye devam ediyor.

Ancak, Tataristan sahip olduğu bu büyük siyasi ve ekonomik gücü nedeniyle, RF tarafından baskı altına alınmak isteniyor. Anlaşma konusundaki tartışmalar da buna örnek teşkil ediyor. Ancak, tüm bu gelişme ve tartışmalara rağmen, son kararı yine Putin verecek. Putin’in, anlaşmayı tüm muhalif görüşlere rağmen, Tataristan ve Şaymiyev’in özel konumu nedeniyle, onaylaması mümkün görünüyor. Tataristan’ın geleceği Putin’in ellerinde.

Kaynak: www.globalyorum.com