Abdüllatif Şener'in, MKYK toplantısında, AKP hakkında kapatma davası için "Sizi çok önceden bilgilendirmiştim" dediği, basına yansıdı.
Şener'in, 9 ay önceki bir görüşmede, Abdullah Gül'ün odadan çıkmasından sonra baş başa kaldığı Başbakan Erdoğan'a, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın AKP'nin faaliyetleri hakkında bilgi isteyen bir yazısını göstererek dava hazırlığından söz ettiği, ancak Başbakan'ın bu bilgiyi önemsemediği de haberlerde yer aldı.
Bu bilgi şu soruyu da gündeme getirdi:
- Acaba Şener, AKP hakkında kapatma davası açılacağını bildiği için mi milletvekili adayı olmadı?
'İlgisi yok'
Kulislerde dillendirilen bu soruyu, dün Şener'e yönelttim. Yanıtı şu oldu:
- Hiç ilgisi yok. Dava açılmayabilirdi. Açılacağını nereden bilebilirdim? Hazırlık yapılır ama açılmayabilirdi. Ayrıca dava açısından milletvekili olmak bir dezavantaj değil, aksine avantajdır.
'Mutsuzdum'
- Peki neden milletvekili adayı olmadınız?
- Siyaset bir psikoloji işidir. Psikolojinizin sizi siyasete çekmesi gerekir. Ben o psikolojide değildim. Aksine, siyasetten mutsuzdum. Mutsuz olduğum için de aday olmadım. Üniversiteyi özlemiştim. Yarım kalmış akademik çalışmalarım vardı. Bu nedenle aday olmadım. Hatta ben AKP'yi kurmamızdan sonra bile ara vermeyi düşünmüştüm. Yorgun ve siyasetten mutsuzdum.
- Yine de aday olmamanız başka beklentileriniz olduğu yorumlarına yol açtı. Kapatma davası açılması da bu yöndeki soru işaretlerini artırdı. Bu beklenti içinde aday olmadığınız öne sürülüyor?
- Yanlış değerlendirmeler. Milletvekili olmak başka görevler için bir engel değil. Ben RP kapatılırken de FP kapatılırken de milletvekiliydim. Öyle düşünsem bu kez de TBMM'de olmayı tercih etmem gerekirdi. Dediğim gibi, hiç ilgisi yok.
- Milletvekili adayı olmadınız ama AKP'nin en üst organında, MKYK'da göreviniz sürüyor. Mutsuzdum dediniz ama siyasetten çekilmediniz?
- Önce şunu söyleyeyim; AKP kapatılır da zarar görürüm diye milletvekili adayı olmamış olsam MKYK'da da görev almazdım. Sorumluluk açısından baktığınızda MKYK üyesi olmak en üst sorumluluktur. Milletvekili olmanın bu manada avantajı olur ama MKYK üyesinin olmaz.
İkincisi, ben TBMM içinde mi dışında mı kalmalıyım diye karar verirken, dışarıda kalırsam kendimi daha iyi ifade eder, daha iyi hisseder, ülke sorunlarına daha iyi katkıda bulunurum diye düşündüm.
'Zevk almıyorum'
- CHP lideri Baykal, AKP'nin özeleştiri yapması gerektiğini söylüyor. Kapatma davasına varan süreçte AKP'nin hangi konularda hata yaptığını düşünüyorsunuz? Siz bir özeleştiri yapar mısınız?
- Türkiye gerçekten çok zor bir dönemden geçiyor. Çok önemli sorunları var. Birliğe beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz bir dönemden geçiyoruz. Böyle bir dönemde kamplaşma, zıtlaşma yerine kucaklaşma, birlik, beraberlik ön planda olmalıydı.
Hem kişiler arasında hem kurumlar arasında bu ihtiyaç var. Cumhurbaşkanlığı seçimi, diğer konular kamplaşma nedeni olmamalıydı. Ben bu gerginlik ve kamplaşmanın tek taraflı olarak iktidarın sorumluluğu olduğunu düşünmüyorum. Nedenleri çok yönlüdür. Toplum kucaklaşabilirdi. Türkiye'nin bugünkü verdiği fotoğraftan, özellikle dışarıdan bakıldığında görünen tablodan mutlu değilim, zevk alıyor değilim.
Kaynak: Milliyet