Bütün dikkatler Ortadoğu'ya kilitlenmişken Rusya'da önemli bir seçim yapıldı. Kısa vadede Rus siyasetini alt üst edecek olmasa da seçim sonuçları Putin'in istediği gibi çıkmadı. Putinizm için sonun başlangıcı olarak yorumlanan sonuçların en dramatik sonucu, Birleşik Rusya Partisi'nin üçte ikilik çoğunluğu kaybetmiş olması. Bu durumda Putin'in siyasi projelerini istediği gibi gerçekleştiremeyeceği bir yana Komünistlerin de hatırı sayılır oy alması hoşnutsuzluğun arttığını gösteriyor.

Rusya'nın Sovyetler Birliği'nin çökmesinin ardından kapitalist dünyaya kapılarını açması, ülkenin bir anda fakirleşmesine yol açmıştı. Sovyet imparatorluğu çökmüş en büyük ana parça olan Rusya ise yerlerde sürünüyordu.

İki kutuplu dünya sisteminin sona ermesiyle Rusya serbest pazarcılarla anlaşarak Batı sistemine entegre oldu. Kısa sürede toparlandı; borçlarını ödediği gibi tekrar bölgesel güç olarak sahnede yerini almaya hazırlanıyor.

Tam bu süreçte Putin'in siyasi liderliği ve karizması bir yana, nasıl bir Rusya inşa etmek istediği anlaşılmadan Batı standartlarına göre çok geride kalan sosyal ve siyasal yapıdaki kurumsal ve hukuki zaafları anlamlandırmak güçleşir. Putinizmin çöküşü olarak yorumlanan seçim sonuçlarının siyasal yansımaları her zaman beklentiye cevap vermeyebilir. Hele hele Rusya gibi bir gücün dinamikleri doğru okunmazsa... DEVAMI>>>