Ulusal Konsey, soykırımın durdurulması için güç kullanımına izin verecek uluslar arası bir karar verilmesi yönünde çağrıda bulunuyor.
Suriye Muhalefeti dün, uluslararası toplumun Esad rejimini sıkıştırmak için attığı adımlardan ve Birleşmiş Milletlere bağlı Soruşturma Komisyonunun Hula katliamının sorumlusu olarak Esad yönetimini görmesinden, batılı devletlerin kendi ülkelerinden Suriyeli diplomatları sınırdışı etmelerinden dolayı iyimser olduklarını dile getirdiler.
Suriye Ulusal Konseyi, uluslar arası toplumdan Suriye rejimi ile tüm diplomatik ilişkilerini kesmelerini ve bütün temsilcilerin sınırdışı edilmelerini talep etti. Avustralya ve Fransa'nın başlatmış olduğu elçilerin gönderilmesinin desteklenmesini ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde soykırımın ve ölümlerin durdurulması için güç kullanımına izin veren bir kararın çıkarılmasını da istedi.
Suriye Ulusal Konseyi'nin genel sekreterlik üyesi olan Dr: Necip Gadban bu son gelişmelerin B.M Suriye temsilcisi Kofi Annan'ın Beşşar Esad'i ziyareti ile aynı anda olmasını olumlu olarak değerlendirdi. Eş-Şarkul Evsat'a yaptığı açıklamada rejime karşı iki yönden siyasi ve ahlaki olarak bir baskının hedeflendiğini söyledi. Annan planının başarısızlığa uğramasından ve Hula katliamından sonra benzer adımların atılması gerektiğini vurguladı. Gadban " Esad rejimi düşecektir. Uluslararası toplumun bu rejimle yola devam etmeyeceğini, barışçıl hareketi destekleyeceğini ve kendi vatandaşlarını öldürenleri durduracağına inanıyorum" dedi.
Gadban aynı zamanda uluslar arası toplumun atacağı adımlar ülkede daha fazla kan dökülmemesi için Yemen yolu üzerinden barış yolu açılmasına hazırlık olmalı, bunlar yapılmazsa Esad'in sonunun, Muammer Kaddafi'nin sonuna benzeyeceğini ifade etti.
Yerel koordinasyon komitesinin resmi iki sözcüsünden biri olan Halil el-Hac Salih Suriye dosyasıyla ilgilenen diğer devletlere de diplomatları sınırdışı eden devletlerin izinden gitmeleri için çağrıda bulundu. Uluslar arası toplumun tereddütlerinin Esad yönetimine devrimi bastırmak için fırsat verdiği ortaya çıktıktan sonra artık Güvenlik Konseyinin önemli adımlar atması bekleniyor.
El-Hac Salih, Hula katliamı hakkındaki Birleşmiş Milletlere bağlı Soruşturma Komisyonunun raporu muhalifler için yeni bir şey içermiyor. Çünkü katliamdan sonra ortaya çıkan sonucu biz önceden (bunların Şebiha yani Hayalet Güçler olduğunu) biliyorduk, dedi ve Suriye rejiminin gerçekleri görmezden geldiği kör siyasetine yalanlarla devam etmesini de eleştirdi.
Salih, Suriye Dışişleri Bakanının, Güvenlik Konseyine yaptığı dünkü açıklamaya dikkat çekti. Dışişleri Bakanı Hula katliamının sorumlusu olarak silahlı terörist grupları gösterdi.
Çocuk katili olan suçluların yakalanıp mahkeme önüne çıkarılacağını söyledi. Suriye resmi haber ajansı Sana katliamı dış güçlerin desteklediği silahlı terörist grupların yapmış olduğu bir eylem olarak gösterdi ve detaylarının yanısıra medyanın yanılttığını da açıkladı.
Sanaya göre Suriye Dışişleri bölgeye herhangi bir tankın girdiğini kabul etmedi. Nefsi müdafaada en uygun cevabı verdi. Bunun dışında söylenilen her şeyin yalan olduğunu açıkladı.
Diğer taraftan Ulusal Konsey üyesi olan Muhammet es-Sermini eş-Şarkul Evsat'a yaptığı açıklamada "Suriye rejimi uzun süre devam etmeyecek. Bazı batılı devletlerin rejim ile diplomatik ilişkilerini kesmeleri ve Hula katliamının sorumlusu olarak Esad yönetimini görmeleri geç kalınmış olmasına rağmen uluslar arası toplumdan bugün istenilen Suriye Özgür Ordusunun desteklenmesi, rejim düşene kadar halka yardım edilmesidir.
Dünya Bülteni için Eş-Şarkul Evsat'tan Büşra İnanç tarafından tercüme edilmiştir.