Siyasetin neredeyse tamamı, karşıtlık teorisi üzerine hareket ediyor artık. Karşıtlık teorisi şu demek: Karşında kavga edeceğin bir rakip yaratmak, ona göre hiza almak, siyasi diskur üretmek ve taraftarlarını bununla konsolide etmek.

2019 seçimi, bu karşıtlık siyasetinin en çetin geçeceği seçimlerden biri olacak. Maalesef şimdiden başladı.

Eğer siyasi paradigmanızı karşıtlık üzerine kuruyorsanız, otomatikman kutuplaştıran ve ötekileştiren bir dil kullanmanız gerekir.

Bu konuda en büyük eleştiriyi alan kişi Cumhurbaşkanı Erdoğan oldu. Son 15 yıllık iktidarında toplumu ‘kutuplaştırdığı’, “karpuz gibi ortadan ikiye ayırdığı” eleştirileri hemen hemen her kesim tarafından dillendirildi.

Acaba karşıtlık siyasetinin mucidi, tek kullananı Erdoğan mıdır? Ben böyle düşünmüyorum.

Siyasi hafızanın artık aylık arşiv bile tutamaz hale geldiği günümüzde, insanlar önceki seçimleri ve söylemleri çok çabuk unutuyor.

Yazının tamamını okumak için TIKLAYINIZ