İsrailliler, kendilerine bir parça İzak Rabin'i anımsatan eski asker John McCain ile ikinci önadı Hüseyin olan Barack Obama arasında bir tercih yapma hakları olsa, ilk adayı seçerlerdi.
Çarşamba günü İsrailliler, yeniliğiyle tüm dünyada hayranlık uyandıran "Obama olayı"na yakınlaşabildiler. Obama, çekiciliği ve kampanyasını sürdüren aday olarak yeteneklerine karşın ev sahiplerinin kendisi hakkındaki kuşkusunu tümüyle giderip gideremediğinden emin değil.
İsrail'in varlığını oluşturan "mucizeyi" kutlamak, Obama'nın kendi gözünde, iyi bir duygudan çıkıyordu. Bu, Obama'nın etkileyicilik gücünün ayırıcı çizgilerinden olan belagat, tumturaklılık ve duygulanıma uygundu. Ancak Yakındoğu'nun çatışmalarının kalbinde bulunulduğunda, [siyasette] devamlılık sözü ve savaşçı geçmişi olan bir McCain'in basit tarzıyla formüle edilen angajmanlar daha güven verici olmaktadır.
Obama, dört ay önce Cumhuriyetçi rakibinin de yaptığı gibi Filistin roketlerine maruz kalan Gazze yakınlarındaki Sderot kentini ziyaret etti. Bu iki ziyaret arasında bir ateşkes yürürlüğe geçmişse de Obama'nın bu ziyaretteki niyeti İsrail ile dayanışmasını göstermekti.
Kudüs'te ise, Barack Obama, her şeyden önce, nükleer güç elde etme yolunda olan bir İran'ın neden olduğu varoluşsal tehdide kendi yanıtını getirmeliydi. Obama'nın, birkaç ay önceki, İsrail'i haritadan silmek isteyen İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad ile önkoşulsuz görüşmeye hazır olduğunu ifade eden açıklamalarının son derece olumsuz olan etkisini silmesi gerekiyordu. Demokrat Parti adayı Obama bu kez İran'ın nükleer silaha sahip olmasını engelleme konusundaki kararlılığını ifade ederek daha büyük bir Ortodoks tavır içinde yerini aldı. Obama bir sözcüsünün, Cumhuriyetçiler cephesinde memnuniyet yaratan, adaylığına yandaş olduklarını açıkladığı Hamas karşısında bunu yapmaya mecburdu. Obama aşırıcı Filistinliler ile doğrudan görüşmeyi reddeden İsrail'i destekleyerek bunlarla arasına mesafe koydu.
Kudüs'ün statüsüne gelince, Demokrat Parti adayı Obama yeni beyanlarını açıklamak zorunda kaldı: Kutsal Kent İsrail'in başkenti olması, bölünmemesi gerektiğini ama son statüsünün Filistinliler ile görüşmelere bağlı olduğunu belirtti.
Obama, "tur"unun İsrail safhasında İsraillilerden çok ABD'deki seçmenleri birleştirmeyi hedefliyordu. Barack Obama, sembol yüklü bir dinsel saygıyla, Yahudi Soykırımı töreninde başına kippa geçirerek, ABD'de siyahlar ile Yahudi cemaati arasında bazen gergin olan ilişkileri yumuşatmaya muktedir bir aday imajı verdi.
Bu tavır Obama'nın ABD'deki Yahudi seçmeni Demokratlar cephesine çekebilmesine ve kendisini ülkenin güvenliğini bozmaya hazırlanan bir Müslüman olarak sunmakta ısrar edenleri susturabilmesine yetecek mi?
Obama, dünyanın en yetenekli diplomatların bile başarısızlığa uğradığı bu köşesinde yanlış adım atmaktan kaçınabildi. Esas önemli olan buydu; deneyimsizliğini unutturmak ve gezisinin Avrupa safhasına başlamadan önce başkanlığı taşımaya hazır görünmek...
Kaynak: Zaman
