Uluslararası sularda gemileri kaçırıp yolcuları öldürmek, tabii ki ciddi bir suç. Guardian gazetesinin editörleri “Eğer dün açık denizde altı gemiye çıkan, en az 10 yolcuyu öldürüp daha da fazlasını yaralayanlar bir grup silahlı Somalili korsan olsaydı, hemen bugün bir Nato kuvveti Somali kıyılarına doğru yola çıkardı” demekte epey haklı. Üstelik bu suçun yeni bir şey olmadığını da aklımızdan çıkarmayalım.
İsrail onlarca yıldır Kıbrıs’la Lübnan arasındaki sularda gemileri kaçırıyor, yolcuları öldürüyor veya kaçırıyor, bazen bunları gizli hapis/işkence odaları da dahil olmak üzere İsrail’deki cezaevlerine götürüyor, kimi zaman bu insanları yıllarca rehin tutuyor.
İddialar saçma
ABD göz yumduğu ve Avrupa da genelde ABD’nin izinden gittiği için bu tür suçları dokunulmazlıkla yapabileceğini varsayıyor. Son işlediği suç için gösterdiği mazerette de bunların çoğu geçerli yine: Özgürlük Filosu füzeler için sığınaklarda kullanılabilecek malzemeler taşıyormuş. Saçmalığı bir yana bırakın, İsrail Hamas füzelerini durdurmayı gerçekten isteseydi ne yapması gerektiğini çok iyi biliyor: Hamas’ın ateşkes teklifini kabul edecekti. Haziran 2008’de İsrail ve Hamas ateşkes anlaşması yapmıştı. İsrail, 4 Kasım’da Gazze’ye saldırıp yarım düzine Hamas eylemcisini öldürerek ateşkesi ihlal etmeden önce Hamas’ın tek bir füze atmamış olduğunu resmi olarak kabul ediyor.
Hamas ateşkesi yenilemeyi teklif etti. İsrail kabinesi bu teklifi düşündü ve reddetti, yerine 27 Aralık’ta cani ve yıkıcı Dökme Kurşun Operasyonu’nu başlatmayı tercih etti.
Tabii ki, tüm barışçıl yollar tükenmedikçe ‘nefsi müdafaa’ için kuvvet kullanmanın mazereti olamaz. Barışçıl yollar denenmedi bile, oysa (veya ‘çünkü’) başarılı olmamaları için hiçbir neden yoktu. Dökme Kurşun Operasyonu bu nedenle düpedüz suç teşkil eden bir saldırı, hiçbir inandırıcı mazereti yok ve aynı şey İsrail’in bu son olayda kuvvete başvurması için de geçerli.
Zaten en başta Gazze ablukasının en ufak bir elle tutulur mazereti yok. Bu abluka 2006’da ABD ve İsrail tarafından özgür seçimlerde ‘yanlış taraf’a oy verdikleri için Filistinlileri cezalandır-mak amacıyla dayatıldı ve Temmuz 2007’de ABD-İsrail’in seçilmiş hükümeti askeri darbeyle devirme ve yerine Fetih’in adamı Muhammed Dahlan’ı geçirme denemesini Hamas’ın önleme-siyle bir anda yoğunlaştı.
Bu vahşi ve zalim abluka, kafesteki hayvanları uluslararası protestolardan kaçmak için zar zor hayatta tutabilecek şekilde tasarlanmış, daha fazlası için değil. İsrail’in, uzun süredir planladığı ve ABD’nin desteklediği Gazze’yi Batı Şeria’dan ayırma planlarının son aşaması. Bunlar çok çirkin politikaların ana hatları sadece.
Mısır da suç ortağı. (Dünyaca ünlü dilbilimcinin Mısır gazetesi el Ehram’a yazdığı mektup; İsrail yaklaşık üç hafta önce, bir konuşma yapmak üzere Batı Şeria’ya gitmeyi planlayan Chomsky’ye vize vermemişti, 2 Haziran 2010)
Kaynak: Radikal