Özel mahkeme kurulması fikri İsviçreli Senatör Dick Marty’nin raporunun Avrupa İnsan Hakları Parlamenterler Meclisinde 16 Aralık 2010 tarihinde onaylanmasıyla başladı. Bu raporla birlikte uluslararası tarafsız bir mahkemenin Dick Marty raporunda belirtilen suçlamaları araştırması gerektiği konusunda sesler yükselmeye başladı. Rapor onaylandıktan sonra Kosova hükümeti bu raporun Sırbistan ve Rusya tarafından ısmarlama bir rapor olduğu yönünde görüşler bildirdi. Zamanın Başbakanı Haşim Thaçi, Dick Marty hakkında suç duyurusunda bulunmasına rağmen kısa sürede bu rapor Kosova hükümetinin kurumsal olarak resmi şekilde incelenmesine alındı. Aynı şekilde 25 Ocak 2011 tarihinde Avrupa Komisyonu Parlamentosu Asamblesi de raporu büyük bir çoğunlukla kabul etti, rapora sadece 8 kişi karşı çıktı. Asamble organ kaçakçılığı hakkında Kosova’da ve Kuzey Arnavutluk’ta incelemelerin başlaması çağrısında bulunda. Taçi, Avrupa Komisyonuna mektup yazarak Kosova’nın inceleme süreci için hazır olduğunu belirtti. Bu gelişmeler sonucunda AB 2011 yılında bir ‘Task Force’ kurulmasına karar verdi. Task Force’nin başına Amerikalı savcı Clint Williamson geçti. Üç yıllık incelemeler sonucunda Savcı Williamson 29 Temmuz 2014 tarihinde ulaştığı sonuçlar hakkında bazı UÇK komutanlarının yargılanmaları için özel bir mahkeme kurulması gerektiğini ancak bu özel mahkemenin iddianame hakkında karar verebileceğini açıklamıştır. Savcı yaptığı açıklamalarda “Az sayıda da olsa bu suçun işlendiğine dair elimizde kanıtlar bulunmaktadır, az sayıda kişinin organlarının alınarak satıldığı kanısına vardık. Aynı şekilde uluslararası yardım hukukunun çiğnendiği, insanlığa karşı suçların işlendiği ve savaş suçlarının yapıldığına dair ciddi bir düşüncemiz bulunmaktadır. Bu suçların mağdurları başta Sırplar olmak üzere, diğer azınlıklarla beraber düşmanla işbirliği yaptığı öne sürülen Arnavutlarda bulunmaktadır” demişti. Özel mahkeme Hag Mahkemesinin görev alanının savaşla sınırlı olduğu ve savaştan sonra işlenmiş suçları yargılayamayacağı gerekçesiyle bu boşluğu dolduracak bir Özel Mahkeme ihtiyacı sonucu kuruldu. Bu gelişmelerden kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanı Atifete Jahjaga Avrupa Diplomasi Şefi Catherine Ashton’a mektup yazarak “Adalet için gerekli uygun idari ortamı sağlamaya hazır olduklarını ve bununla uyumlu olarak incelemelerden çıkacak olan sonuçları yargılayacak olan Kosova adalet sistemi içerisinde özel bir odanın kurulmasının hazır olduğunu” belirtmiştir.
Bu gelişmeler sonucunda Kosova Meclisi Özel Mahkemenin kurulması görevini üzerine aldı. Kosova’daki tüm özel temsilciler ve büyükelçiler hükümeti bu konuda uyarmaya ve özel mahkemenin mutlaka kurulması gerektiği konusunda uyarmaya başladılar.
16 Nisan’da ABD Büyükelçisi yaptığı açıklamada “Çözüm Kosova’nın AB ile adalet konusunda işbirliğine açık olup olmadığındadır. Eğer bu konuda adım atılmazsa konu Birleşmiş Milletlere taşınır ve bu Kosova için ciddi zarar verici bir gelişmedir. Açık olmam gerekirse ABD şimdiye kadar Birleşmiş Milletler çatısı altında böyle bir mahkemenin kurulması için Rusya’yı engellemiştir. Ancak eğer bu çabalar düşerse ve Kosova Meclisi Özel Mahkemenin kurulmasını onaylamazsa, ülkem Rusya’yı engellemeyecektir” diyerek Kosova parlamentosunun mutlaka Özel Mahkeme’nin kurulması için oy kullanması gerektiğini belirtmiştir.
AB özel temsilcisi Samuel Zbogar da ‘Özel mahkemenin UÇK savaşıyla alakalı olmadığını bunun tamamen bireysel suçlarla alakalı olduğunu belirtmiştir’.
2 Mart 2015 tarihinde Almanya’nın Priştine Büyükelçisi Viets yaptığı açıklamada: ‘Özel mahkeme konusunda Kosova’da yapılan tartışmaları tehlikeli bulduğunu ve Özel mahkeme konusunda AB ile Kosova’nın ortak karar aldığını karşılıklı mektuplaştıklarını belirterek mahkemenin kurulmasının Kosova’nın yararına olacağını belirtmiştir. Mahkeme tartışmalarının yeniden yapılmasının Kosova’nın ciddi bir partner olduğu konusunda şüpheler uyandıracağının ve kurulamaması halinde mahkemenin BM tarafından kurulacağını ve bununda Kosova’nın egemenliğine zarar vereceğini ifade etmiştir.
İngiltere büyükelçisi O’conell yaptığı açıklamada “Şimdi bu durumda Kosova için sadece bir soru bulunmaktadır. Eğer Kosova buna karşı çıkarsa nasıl değerlendirilecektir. Kosova savaş suçları hakkında sorumluluğu alan bir ülke olarak mı? Suçlulara iltica hakkı veren bir ülke olarak mı? Yoksa bir şey gizleyen bir devlet olarak mı? Kosova geleceği için karar verici olan bir sorumluluğu almak zorundadır. Eğer Kosova zor ve doğru bir karar alırsa tamam, aksi halde devlet imajı zedelenir” diyerek Özel Mahkemenin kurulması gerektiğini ifade etmiştir.
Özel mahkemenin kurulması için gereken anayasadaki iki madde değişikliği haricinde aynı zamanda Özel mahkemede yargılanacak kişiler için maddi destek ve hukuki koruma için gereken harcamaları Kosova’nın karşılaması konusundaki yasa taslağı 7 Mart tarihinde onaylanmıştır. Bu yasanın meclisten geçmesi halinde devlet özel mahkemede yargılananların tüm masraflarını karşılayacaktır.
Özel Mahkeme insan hak ve hürriyetlerinde kısıtlama getirir mi? Sorusu için meclis başkanı 9 Mart 2015 tarihinde özel mahkeme önergesini ve Kosova Anayasasına uygunluğunu Anayasa Mahkemesine sormuştur. Anayasa Mahkemesi 14 Nisan 2015 tarihinde Meclis Başkanına verdiği cevapta 24 numaralı yasa değişikliğinin Anayasanın II ve III başlıklarında bulunan İnsan hak ve hürriyetlerini kısıtlamadığını kararını açıklamıştır.
Her ne kadar hükümet özel mahkemenin kurulması için çalışmalara başlasa da Anayasa’nın 24. Maddesinde gereken yasa değişikliği için gereken 3/2 oy çoğunluğuna ulaşmada zorlanmaya başlamıştır. Muhalefetin yanında iktidar milletvekillerinden bazıları da özel mahkemenin kurulmasının yolunu açacak olan anayasa değişikliği konusunda olumsuz oy kullanacaklarını beyan etmişlerdir. Aynı şekilde savaş gazileri de protestolarla bu mahkemenin kurulmaması için baskı yapmaya başlamıştır. Hükümet uluslararası toplum ile muhalefet, toplum ve kendi milletvekillerinin arasında kalmıştır. Hükümet 22 Mayıs’ta Meclisi oylamaya çağırmıştır ancak hükümet yeterli çoğunluğa ulaşamadığından dolayı meclis oturumunu 29 Mayıs’a ertelemiştir. 29 Mayıs’ta da Brüksel’den gelen bazı dosyaların tercüme edilmediği bahane edilerek bu oturum da ertelenmiştir. Muhalefet 3 Haziran’da Cumhurbaşkanı Atifete Jahjaga’ya, Meclis Başkanı Kadri Veseli’ye, Başbakan İsa Mustafa’ya ve Başbakan yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Haşim Thaçi’ye açık mektup göndererek özel mahkemeyle ilgili tüm çalışmaları durdurmalarını istemiştir. Her ne kadar özel mahkeme için kurulma çalışmaları devam etse de uluslararası savcılar Kosova’da incelemelerine başlamışlardır. Başlıca inceleme alanları Kleçka, Radoniç Gölü, Bellaqevac, Obiliç, Zoqishte köyü olmaktadır. Şimdiye kadar 20’ye yakın şahitle konuştuklarını ve bunların genellikle Sırp olduğunu ve bazılarının da ‘işbirlikçi’ denilerek suçlanan Arnavutlar olduğu belirtilmiştir. Özel mahkemenin önünü açacak olan anayasanın 24. Maddesi değişikliği için meclis oturumunun sürekli ertelenmesi uluslararası toplumun sabrını taşırmaya başladı ve uluslararası toplum sürekli olarak ertelenen meclis oturumunun bir an önce yapılması ve özel mahkemenin kurulması çağrısını yaptı. Bu baskılar sonucu 26 Haziran 2015 tarihinde meclis oturumu yapılarak gündem maddesine özel mahkemenin yolunu açacak olan anayasa değişikliklerinin yapılması konuldu. Bunun sonucunda yapılan oylamada 75 oy lehe, 7 oy aleyhe ve 2 oy ise çekimser kullanıldı. Bu tabloya göre gereken değişiklik yapılamadı. Gerekli olan 3’te 2’lik oy oranına hükümet ulaşamadı. Bu tablo sonucunda 27 Haziran 2015 tarihli The New York Times gazetesi Kosova ABD ve AB ile ilişkilerinde ciddi bir darbe vurdu yorumunda bulunmuştur.
İlk oylamada oylamanın başarısız olunması sonucunda uluslararası toplum konunun bir daha meclise getirilmesi için hükümete baskı yapmaya başladı. Mutlaka mahkemenin Kosova kanunları çerçevesinde kurulması gerektiğini belirtmişlerdir. ABD Kongre üyesi Eliot Engel ‘Kosova’nın mutlaka özel mahkemeyi kurması gerektiğini bunun bağımsız ve egemen bir devlet olan Kosova’nın görevi olduğunu belirtmiştir’ aynı şekilde ABD Güney ve Orta Avrupa Konuları Ofisi Şefi Thomas Yazdgerdi de ‘Hükümetin bunu oylaması ve konuyu yeniden meclise taşıması gerektiğinin belirtmiştir. Kosova’nın dostu olarak ABD’nin mecliste mahkemenin onaylanmamasından dolayı hayal kırıklığına uğradığını belirten Yezdgard hükümetin bunu yeniden oylamaya koyup oylaması gerektiğini belirtmiştir. Bunun kolay olmadığını acı verici bir şey olduğunu anladıklarını ancak Kosova’nın geçmiş mirasıyla yüzleşmesi gerektiğini belirtmiştir’. ABD Priştine büyükelçisi de bu işin bir an önce bitmesi gerektiği konusunda hükümeti uyardı. Hollanda’nın Priştine Büyükelçisi Robert Bosch ‘Özel mahkeme olacak çünkü bunun alternatifi daha kötü’ diyerek özel mahkemenin kurulması gerektiğini ifade etmiştir.
Bütün bu iç ve dış baskılara karşın hükümet milletvekilleri ile sürekli müzakere ederek özel mahkemenin yolunu açacak olan anayasa değişikliği için yeterli oya ulaştığını anladığı zaman 3 Ağustos’ta Meclisi topladı. Uzun meclis çalışmaları sonucu, gün boyu süren tartışmalar sonunda meclis 82 aleyhte, 5 lehte ve 1 çekimser oyla değişikliğin yapılması için karar alındı. Özel mahkemenin kurulmasının yolunu açan anayasa maddesi değişikliği başta AB ülkeleri ve ABD olmak üzere uluslararası toplum tarafından olumlu karşılandı.
Özel mahkemenin içinde olan ‘özel odalar’ Kosova adalet sisteminden bağımsız ancak Kosova adalet sisteminin bir parçası olacaktır. Yasaya göre ‘ özel odalar’ Kosova’nın tüm mahkemelerine eklenebilir: Asli mahkeme, Yargıtay, Yüksek mahkeme ve Anayasa mahkemesi. Odaların diğer tüm mahkemeler karşısında üstünlüğü vardır. Mahkeme Kosova’da olacaktır ama aynı zamanda ‘dost ülke’de de olacaktır ki bu ülke Hollanda olacaktır. Kosova ile Hollanda hükümeti yapacakları özel bir anlaşmayla bu mahkemenin belli bir bölümü ve yargılamalar orda yapılacaktır. Olağanüstü ihtiyaç olması halinde üçüncü bir ülkede de kurulabilecektir. Özel mahkemenin içinde olacak olan özel odalar 1 Ocak 1998 ile 31 Aralık 2000 yılına kadar işlenmiş suçları yargılayacaktır. Bu suçlar Kosova’da başlamış veya Kosova’da bitmiş olabilir yani başka bir ülkede de suç bitmiş olsa bile Kosova sınırları dışında mahkeme olayları inceleme yetkisine sahiptir. Mahkeme insanlığa karşı işlenmiş savaş suçlarını inceleyecektir.
Özel mahkeme içinde olan özel odalar iki kurumdan oluşacaktır: Odalar ve kayıt bölümü. Odalar, 1. Derece mahkeme, yargıtay, yüksek mahkeme ve anayasa mahkemesinden oluşacaktır. Her mahkemede üç uluslararası hakim görev alacaktır. Kayıt bölümünde ise mağdurları koruma ofisi olacaktır (mağdurların çıkarlarını koruyacaktır) şahitleri koruma ve destek ofisi, birimi yönetme birimi ve halk avukatı olacaktır. Mahkemenin resmi dilleri Arnavutça, Sırpça ve İngilizce olacaktır. Savcılık ofisi bağımsız olacaktır ve AB Araştırma Task Force Başsavcısı David Schwendiman’ın mahkeme kurulduktan sonra hemen çalışmalara başlaması bekleniyor. Başsavcının görevi dört yıl sürmekle beraber uzama durumu da söz konusu olabilir. Mahkeme masraflarının Kosova tarafından değil AB tarafından karşılanması bekleniyor. Mahkeme arşiv ve belgeleri Kosova dışında özel bir yerde tutulacaktır.
RTV Dukagjin kanalının kaynaklarına göre Özel Mahkemede şahitlik yapacak olan kişilerin artık Kosova’da olmadıkları şahit koruma programıyla birlikte Avrupa ülkelerinde koruma altında oldukları bildirilmektedir. Şahitlerin bir kısmının 2015 yılı başında Ocak ve Mart ayları arasında yaşanan büyük göç dalgasıyla birlikte aileleriyle birlikte ülkeden çıktıkları bazılarının ise sağlık sorunları bahanesiyle Avrupa’ya gelerek burada koruma altına alındıkları yönünde bilgi verilmektedir.
Özel mahkeme konusu bu süreçten sonar Kosova’nın gündemine kalmaya devam edecektir. Kosova kamuoyu bu süreç içerisinde Kosova savaşı sırasında gerçekte neler olduğunu öğrenebilecek (izin verildiği ölçüde) hatta bu süreç Kosova siyasi arenasının değişmesine de neden olacaktır.
Bayram Pomak, İDEA Siyaset Kordinatörü, Kosova