Eski bir KGB ajanı olan Rusya Başbakanı Vladimir Putin'i eleştirenlerin vurulmuş, bıçaklanmış ya da zehirlenmiş olarak bulunmak gibi garip huyları var. Bu hafta, Londra'da bir suikast kurşununu adeta bekleyen bir adamla tanıştım. Külrengi sakalı ve nemli gözleriyle iriyarı bir adam olan Ahmed Zakayev şunları anlatıyor: "Sevgili dostlarım Aleksander Litvinenko ve Anna Politkovskaya'yla buranın yakınında bir basın toplantısı düzenlediğimizi hatırlıyorum. Onlar öldürüldü ve bir tek ben kaldım. Ama bir delikte saklanıp titremeye hakkım yok. Konuşmak zorundayım."
Zakayev bir Çeçen ve halkı uzun süredir Putin ve seleflerince eziliyor. Doğal kaynaklardan yana zengin olan Kuzey Kafkasya'daki küçük dağlık memleketinde yaşayan insanlar, dünyada en fazla zulüm gören halklardan birine mensup. Josef Stalin 1940'larda onların her birini Sibirya ya da başka bir yere sürdü. Üçte biri gidiş, üçte biri de dönüş yolunda can verdi.
Putin katili göklere çıkardı
Zakayev, "Ninem bunun ardından asla iyileşemedi" diyor. Sovyet İmparatorluğu nihayet 1991'de çöktüğünde, Çeçenler uçsuz bucaksız komşularından bir parça özerklik kazanmayı denedi ve karşılığında yüz binlerce kişinin öldüğü bombardımanlar ve kara harekâtlarıyla boyun eğdirildi. Zakayev, "Her yerde ceset vardı. Gözümün önünden hiç gitmiyorlar" diyor.
Halihazırdaki Rus muhaliflerin öldürülmesi furyası kısmen bu suçlara yönelik tenkitleri susturma girişimi. Zamanımızın en büyük gazetecilerinden Anna Politkovskaya, Rus askerlerinin toplu işkence ve katliamlarını ortaya çıkarmak üzere Çeçenya'ya gitti. Çeçenya'nın, 'Sovyetler Birliği'nin yeniden tesisi'ne doğru giden tiranlık için test sahası olduğuna inanıyordu. Bu düşüncesini kanıtlarcasına önce zehirlendi. Sonra dairesinin bulunduğu bloğun asansör boşluğunda vurularak öldürüldü. Geçen hafta Politkovskaya'nın öldürülmesiyle ilgili dava sona erdi. Davada dikkat çekici biçimde cinayet emrinin kim tarafından ve niye verildiği yönündeki sorulardan kaçınıldı. Dava suikast için seçilen kişi ve şoför olduğu iddia edilen 'maşalara' odaklandı. Beraat ettiler. Şu a yargılanan hiç kimse yok.
Aleksander Litvinenko 1990'larda Çeçenistan'a gönderilen bir Rus ajanıydı. 'Terörle savaştığını' sanıyordu, ama karşısına çıkan manzaraya şaşıp kaldı. Dönüm noktası 16 yaşındaki bir 'direniş savaşçısı'nın tutuklanması olmuştu. Çocuğa okulda olması gerektiğini söylemişti. Çocuk da, "İsterim, ama okulum havaya uçuruldu" demişti. Litvinenko Çeçenya saldırıları aleyhinde sesini yükseltmeye başladı ve hayatta kalabilmek için Britanya vatandaşı olacağı Londra'ya kaçtı. Londra'da bir lokantada yemeğine nükleer materyal katıldı ve radyasyon zehirlenmesinden büyük acı içinde öldü. Materyalin izi British Airways uçaklarıyla gerisin geriye Moskova'ya uzanıyordu.
"Alexander onu öldüren kişiyi tanıyordu" diyen Zakayev, Litvinenko can çekişirken 'son anına dek' yanındaydı diye ekliyor. Ama belgelenmiş iddialara rağmen şüpheli suçlanmadı ve Kremlin Britanya'nın suçlunun iadesi talebini reddetti. Zakayev, "O Rusya Parlamentosu üyesiydi ve Putin onu göklere çıkardı" diyor. Avrupa bir Rus muhalifin hiçbir cezai işlemle sonuçlanmaksızın öldürülmesine izin verdi - ve yine aynı şey oluyor. Umar İsrailov, Çeçenya'yı yönetmek üzere Putin'in atadığı ve buraya 'hayvanat bahçesi' deyip, "Yaşadığım sürece öldüreceğim" diye övünen katil Ramzan Kadirov'un korumasıydı. -Olan biten karşısında dehşete düştü ve Avusturya'ya kaçtı. Viyana polisine korunmak için yalvardı, ama reddettiler. 13 Ocak'ta bir kiralık katil çetesi tarafından Viyana'da kovalandı ve öldürüldü.
Bu durum sadece kötüye gidecek. Rusya'da kabaran petrol fiyatı sayesinde yaşanan büyüme yüzünden muhalefet zayıf. Ama borsa yazdan beri yüzde 75 düştü ki, bu dünyadaki en büyük düşüş. Duma Güvenlik Komitesi'nin eski KGB'li başkanı Gennadi Gudkov da, "Toplu işsizlik ve toplu ayaklanma bekliyoruz" diyor.
Buna hazırlık olarak, Putin muhalefetin Sovyet tarzıyla cezalandırılması sistemini yeniden kurdu. Artık bir insan hakları örgütüne 'tavsiye'de bulunursanız 'ileri derecede vatan hainliği'nden suçlu olursunuz. Daha fazla insan Avrupa'ya kaçacak ve onları korumak ya da sokaklarımızda vurulmalarına göz yummak arasında bir seçim yapmak zorunda kalacağız.
Hükümetlerimiz bu diktatörlüğün dirilmesinden kısmen sorumlu. Sovyet tiranlığının çökmesinden sonra, Rusya'nın başlangıç safhasındaki demokrasisini 'şok terapi'yle bir gecede her şeyi özelleştirmeye Avrupa ve ABD zorladı. Kamu hizmetleri bir gecede iptal edildi ve her şey satıp savıldı. Ülkenin zenginlikleri korsan oligarklarca ele geçirildi ve The Lancet'in yaptığı önemli bir araştırmaya göre, yaklaşık bir milyon Rus soğuktan, açlıktan ya da aşırı yoksulluktan öldü. Bu karmaşa ve ölümler halkın diktatörlüğün eski, soğuk kucağına geri koşmasına yol açtı.
Konuşma hakkını korumalıyız
Daha beteri, Avrupa'da Rus doğalgazına bağımlıyız. Putin'i kızdırırsak, Ukrayna'daki gibi vanaları kapatabilir. Hükümetimiz bir muhalifin Londra'nın göbeğinde öldürülmesinin, ateşin yanmaya devam etmesini sağlamak karşısında pek de ağır basmadığı yönünde soğukkanlı bir çıkar hesabı yaptı. Fosil yakıtlara bağımlılığa son vermemiz için pek çok acil neden var. En zorlayıcılarından biri, biz bunu başarana dek, Rus muhaliflerin burada, kendi topraklarımızda bile gerçeği konuşmaları için demokratik bir alanı koruyamayacağımız. Zakayev "Ölmek istemiyorum. Aleksander ve Anna ölmek istemiyordu. Ama giden yüzlerce arkadaşım için konuşmaya devam etmek zorundayım" diyor. Biz Avrupalılar en azından bu hakkı korumak zorundayız. (25 Şubat 2009)
Kaynak: Radikal