Tepkiyi görüyor musunuz?
Daha yönetmelik değişikliği yapılır yapılmaz, Resmi Gazete'de yayınlanır yayınlanmaz, yasağın muhtemel hedefi olan kişiler, ne kadar cesur açıklamalar yaptılar, gördünüz mü?
Konu; orduevlerine, diğer askeri sosyal tesislere, bazı generallerin alınmaması ile ilgili yönetmelik değişikliği.
Gizli kalması gereken bilgileri açıklayan emekli subaylar hakkında sosyal tesislere alınmama kararı verilebilineceğine ilişkin yönetmelik değişikliği, hemen çıktığı gün, Osman Özbek'ten tutun, Hurşit Tolon'a kadar birçok emekli paşadan itiraz aldı.
 
 
 En net itiraz da, Başbakan Necmeddin Erbakan'a, görevi sırasında iken küstahça laflar eden Osman Özbek'ten geldi.

İster misiniz, Özbek'in "Başbakan değil, istersen bilmem ne bakanı ol.." diye başlayan saygısızca sözlerinden esinlenen bir general de, şimdi onun itirazlarına karşı, "Emekli general değil, istersen ... ol. Almıyorum işte, git istediğin yere şikayet et" desin..

Dünya; etme bulma dünyası..

Olur mu; olur!

İşin bu yönü bir yana, bakın emekli general Özbek, neler hatırlattı bize: "Orduevine bir generali nasıl almayacaklarmış, hangi yetkiyle yapılmış? Mahkeme kararı olmadan böyle bir şey olmaz. Üstelik yazdığınız kitapla sosyal tesisin ne alakası var? Sosyal tesisler halka açık mekanlardır. Bu yönetmelik uygulanamaz, böyle bir yönetmelik suçtur!"

Görüyor musunuz tepkiyi..

Zekeriya Beyaz'ın kanal kanal dolaştığı günlerde olsaydık, hemen mikrofonu kendisine uzatır ve sorardık: "Devletin koyduğu kurala aykırı davranılır mı, itiraz edilir mi?"

O da çok bilmiş havalarında cevap verirdi: "Devlete itaat, Allah'a itaattir. Devletin koyduğu kurala itiraz, Allah'a itirazdır!"

Yok canım, Zekeriya Beyaz gerçekten böyle bir cevap verir mi diye meraklanmayın.. O, bu tür fetvaları, sadece başörtü yasaklanınca verir. Bazı emekli generallere sosyal tesisler yasaklanırsa, oraya karışmaz Zekeriya bey. Hatta bazı dedikodulara göre yasağın koyucusu hükümet olduğuna göre, "Bu kurala itiraz etmek farzdır" diye bir fetva bile vermeye kalkışabilir Zekeriya bey..

Zekeriya bu..

Üstelik Beyaz'ı da var..

Zekeriya beyi bir kenara bırakalım, emekli general Osman Özbek'in ifadelerine dönelim.

Ne diyor general: "Mahkeme kararı olmadan böyle bir şey olmaz."

Gördünüz mü cesareti! Gördünüz mü posta koymayı! Gördünüz mü hak arayışını!..

Emekli subayların başörtülü eşlerine yasak konulduğunda, aynı cesur ve seri çıkışları biz yapabilmiş miydik? Bir iki istisna dışında kaç kişi bu kadar net bir itiraz yükseltmişti?

Bakın Özbek efendi ne kadar net konuşuyor, "Mahkeme kararı olmadan yasak koyamazlar" diyor.

Sosyal tesislere girişte başörtü yasağı konulurken, mahkeme kararı var mıydı peki?

Yasakların ucu kendilerine dokununca, bakın nasıl da hukuk devleti ilkelerinden bahsediyorlar.

Hem bize ibretlik, hem kendilerinin keyfiliklerine ibretlik!

Özbek'in açıklamasında bir ilginçlik daha var: "Sosyal tesisler halka açık mekanlardır." diyor emekli generalimiz.

Demek ki, bizler de gidip, orada bir tas çorba içebilirmişiz, öyle mi?

Hiç sanmıyorum..

Önce sakalımızı gerekçe gösterirler..

Sakalsız sıradan bir vatandaş gitse, "Niye geldin, kime geldin.. Burası sadece subaylar için" gerekçeleriyle onun da geri çevrileceğinden eminim.

Ama Özbek paşaya göre; askerlerin sosyal tesisleri, halka açıkmış!

Dinle de inanma!

Özbek'in dışındaki diğer komutanların itiraz gerekçeleri de hayli ilginç: "Anayasada ifade özgürlüğü var. Yönetmelik değişikliği, ifade özgürlüğünün kısıtlanmasına yöneliktir."

Vay canına..

Başörtü yasağında, anayasanın ifade özgürlüğü ile ilgili maddesini hiç hatırlarına getirmeyenler, kendilerinin sosyal tesislere alınmamasına yönelik bir karar çıkma ihtimalinde, hemen anayasayı, temel haklarla ilgili maddeleri hatırlayıverdiler!

Hayli ilginç bir gelişme bu.

Umarız görevdekiler de, bugün koydukları yasakların benzerlerinin, yarın kendilerinin önüne bir başka şekilde çıkabileceğinin muhasebesini yaparlar..

Yaparlar ve; hem kendilerini, hem de bulundukları makamları tartışılır hale düşüren şu yasaklarda ısrar etmezler..

Yoksa, vazifede iken, yasaklara karşı yapılan itirazlara cevaben "Ne temel hakkı imiş?.." diyenlerin, emekliliklerinde anayasa maddeleri ile hak talebinde bulunmaları biraz komik düşüyor!
 
 
Kaynak: Vakit