Türkiye’deki başarısız darbe girişimine Arap dünyasından gösterilen tepkilere baktığınızda, darbeyi memnuniyetle karşılayan, başarıya ulaşmasını temenni eden ve darbeciler lehine aldatıcı bir medya operasyonuna girişenlerin, özgürlük ve demokrasi düşmanları olduğunu görürsünüz. Diğer yandan Türkiye için endişelenen, darbenin başarısız olmasını uman, Allah’a Türkiye’yi düşmanlarından koruması için dua eden ve darbeciler başarısız olduklarında sevinçle dolan ve kutlamalar yapıp tatlılar dağıtanların, mazlumlar ve ezilenler yahut onların destekçi ve gönüldaşları olduğunu görürsünüz.
Adalet ve Kalkınma Partisi yönetime geldikten itibaren Türkiye, Arap komşularına açıldı ve sanki birbirlerini ilk kez keşfediyorlar atmosferi oluştu. Bu açılımla Türkiye ve komşularının tek vücut oldukları dönemlere ait bir nostalji hissi kendini gösterdi. Ki bu tek vücudu sömürgeciler paramparça ve darmadağın hale getirmişti. Sonraki nesillere ise, Batı’da asırlar içinde ortaya çıkmış olan milliyetçi devlet modelinin başarısız ve komik bir taklidi olan oluşumlar miras kalmıştı. Evet, bizlere beşerin cürufu olan kişilerin yönettiği başarısız devletler miras bıraktılar. Bu yöneticilerin çıkarları zorbaların çıkarlarıyla kesişiyordu, halklara düşmanlık yapıyor, kaynaklarına tasallut ediyorlardı. Sonrasında ise ne bir uyanış gerçekleşti, ne de onurlu bir hayat vücut buldu. İşte böylece bize aşağılanma ve pişmanlığı miras bıraktılar.
Recep Tayyip Erdoğan idaresindeki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidarı döneminde Türkiye ve Arap komşuları arasında ticaret canlandı, yardımlaşma ve işbirliği komşuluk boyutunu aştı; Arap Baharı rüzgarları estiği zaman Türkiye, halkların yanında yer alarak onların özgürlük, demokrasi ve insanlık onuruna olan arzularına destek verdi. Aynı şekilde Yeni Türkiye, Filistin’in de yanında yer alarak mümkün olan tüm araçları kullanarak Filistinlilerin üzerindeki ablukayı hafifletmeye katkıda bulundu. Bu ise Filistin’i işgal eden Siyonistlerin ve işgalin ve ablukanın devam etmesi için onlarla işbirliği yapan kötücül Arap rejimlerinin canını sıktı.
Bu başarısız darbe girişiminin yerel, bölgesel ve uluslararası anlamdaki gerçek organizatörlerinin kim olduğunu anlamak için şimdilik elimizde yeterince bilgi yok. Ancak demokratik Türkiye’den nefret eden, darbeye sevinen ve Türkiye’yi seven ve onu destekleyenlerle alay edenlerin, darbe başarılı olsa, Adalet ve Kalkınma Partisi yönetimden uzaklaştırılsa, Türkiye askerin elinde ve postallarının altındaki o eski zulüm dönemlerine dönse sevinçten deliye döneceklerini tahmin ediyoruz.
Bölgede olup bitenlerden haberdar olan birisi için, Türkiye’de demokrasinin zayıflamasının devasa insani krizlere yol açacak olduğu gerçeği bir sır değildir. Zira Türkiye’nin devlet televizyonunu ele geçiren askerlerin yaptığı açıklamadan anlaşıldığı üzere darbeciler, Mısır’daki darbecilerin karakteristiğini taşıyorlardı. Bu sebeple Esed ve Sisi gibi tiranları destekleyecekleri ve tiranlık ve yozlaşmadan kurtulmak isteyen halkların karşısında yer alacakları belliydi. Bundan sonrası için, Arap ülkelerinde kendisine yer bulamayan ve Türklerin onlara evlerinden önce kalplerini açtığı milyonlarca Suriyeli mültecinin, Mısır’daki darbecilerin kendilerine Türkiye’de güvenli bir sığınak bulmaya zorladığı Mısırlıların durumunu tahayyül etmek zor değildir. Yine darbenin başarılı olması ve darbe yönetimindeki Türkiye’nin, Filistinlileri destekleme yönündeki mevcut tavrı değiştirmesi sonucu Filistinlilerin yaşayacağı hayal kırıklığını tasavvur etmek de zor olmasa gerekir.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Türkiye’si araştırmacıların Arap dünyası için daha iyi bir gelecek ararken özlemle baktıkları bir model teşkil etmiştir. Bu model gelişim ve uyanışı, Arap ve İslam dünyasına açılmayı, mustazaflara destek olmayı, Avrupa ve ötesindeki büyük devletlerle ilişkilerinde titiz bir tavır takınmayı başarmış bir modeldir.
Basiret sahibi herkes, Türkiye’de darbe başarılı olsa bunun özgürlük ve demokrasinin düşmanlarına, ümmetin meselelerine ve en önemlisi Filistin meselesine düşmanca tavır takınanlara hizmet edeceğini görebilir. Aynı şekilde basiret sahibi herkes, darbenin başarısız olmasının bu düşman karakterli kişilerde şu ana kadar etkisinden kurtulamadıkları ve asla etkisinden kurtulamayacakları büyük bir hayal kırıklığı oluşturduğunu görebilir.
Bu yazı Dünya Bülteni için tercüme edilmiştir.