Yeni Türkiye, eski Osmanlı coğrafyasında faal bir diplomasi yürütürken, AB ve ABD'yle de ilişkileri canlı tutmaya çalışıyor. Peki bu gelişmeler İran açısından nasıl değerlendiriliyor? Bu soruyu üç soru çerçevesinde
cevaplamak mümkün:
Öncelikle, Türkiye İran ve Batı arasında güvenilir bir arabulucu mu?

Türkiye'nin güvenilir olup olmadığını ve bu görevi yerine getirip getiremeyeceğini tartışmalıyız. Çoğu yorumcu Türkiye'nin NATO üyeliği, ABD'deki etkin siyasi konumu ve bölgedeki etkinliği sayesinde bu rolü üstlenebileceğinde hemfikir.

Aslında Türkiye'nin arabuluculuğu ABD'yle İran arasındaki gerginliği yumuşatmaya yönelik. Ayrıca Türkiye İran'a karşı Araplar gibi bir hassasiyete sahip olmadığı, nükleer enerji meselesine daha olumlu yaklaştığı ve Tahran'la tarihi bir sorunu bulunmadığı için bu yumuşatma arabuluculuğuna en iyi aday.

İkinci soruysa iki ülkenin İslami anlayışlarının çelişip çelişmediğiyle ilgili. AKP'nin iktidara gelmesiyle iki ülke arasında birçok işbirliği noktası ortaya çıktı, fakat farklı İslami anlayışlara sahip olmaları önemli yol ayrımlarından birini oluşturuyor. Ancak bu farklı İslami yorumlar karşıt olarak görülmemeli. Yorum farkları aslında birbirlerini tamamlıyor.

Örneğin AKP'nin başörtüsüne bakış açısı, moderniteyle dinin uzlaştırılabileceğine inanması, demokrasi arayışı ve ulusal çıkarlara ideolojik değil de ekonomik temelde yaklaşması Türkiye'ye özgü, yeni bir İslamcılık. Türkiye'deki İslamiyet, kısmen Avrupa'daki Hırıstiyan Demokrat anlayışa benziyor. Türklerin oturtmaya çalıştığı bu uygulama İran'daki uygulamayla görünüşte farklı olsa da, en azından içerik açısından çakışmıyor.

Son olarak şu soruyu sormak lazım: İran'ın Türkiye'ye olumlu bakmasının sebebi, Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan'ın İsrail'e sert tavırlar sergilemesi mi? Ankara'nın siyasi bakışı geçmişte Batı'ya yakındı. Fakat şimdilerde 'komşularla sıfır sorun' politikasıyla Doğu'ya döndü ve AKP bu doğrultuda çok başarılı bir politika uyguluyor.

Türkiye siyasi rakip olarak bölgesel etkinlikte İran'dan daha başarılı ama İranlı politikacıların bunu kıskanmasına gerek yok. Sonuçta Tahran bu başarılı komşunun dosluğunu kazanarak Batı ambargolarının etkisini en aza indirebilir. (İran gazetesi İtimad, İran Dışişleri'nin Türkiye masası başkanı, 7 Kasım 2009)

Kaynak: Radikal