Global mali kriz, ülke ve şirketlerin dış satın alımlarını da ciddi boyutlarda etkilemiş bulunuyor. Bu yüzden normal zamanlarda dış yatırımlar, dış satın alımlar peşinde koşan pek çok ülke ya da şirket bu işi unutmuş bulunuyor.
Bu halin bir istisnası var: Rusya. Bu ülke, zayıflayan mali durumuna rağmen nakitte iyi durumda bulunan büyük şirketleri vasıtasıyla yabancı satın alımlarla ilgileniyor, uygun bulduklarını da alıyor. İlgiye örnek, Rusya'nın dev petrol şirketlerinden Lukoil'in İspanyol Repsol YFP adlı enerji şirketini devralma yönündeki temasları. Satın almaya örnek ise Sırbistan'ın devlet enerji şirketi Naftna Industrija Srbije.

Bu satın alım da Sırbistan Devlet Başkanı Boris Tadiç'in, geçen hafta çarşamba günü Moskova'ya yaptığı önemli resmi ziyaret sırasında gerçekleşmiş bulunuyor. Tarafların imza koydukları paket anlaşmayla NIS'in yüzde 51 hissesi 400 milyon Euro karşılığında Rus doğalgaz devi Gazprom'un petrol kolu Gazpromneft'in eline geçmiş oluyor.

Gazpromneft'in 400 milyon Euro karşılığında kontrolünü eline geçirdiği NIS, Balkanlar'ın en büyük enerji şirketlerinden birisi sayılır. Üç rafineri, Sırbistan ve Angola'da petrol sahaları, 2000 civarında petrol istasyonu ve Sırbistan içinde geniş bir dağıtım şebekesi bulunan bu devlet şirketi, coğrafi konum ve varlıkları itibarıyla komşu ülkelere yayılacak potansiyele de sahip ayrıca. Nitekim Gazpromneft'in bu düşünceyle NIS'ı gerçekten ucuz bir fiyata kapattığı da söylenebilir. 'Ucuz fiyata' diyoruz; çünkü normal şartlarda NIS muhtemelen 1 milyar ile 800 milyon Euro değere satılabilirdi. Ancak, başta da söylediğimiz gibi NIS ile daha önce ilgilenen Macar MOL ve Avusturyalı OMV şirketleri global mali krizden etkilendikleri için saha tek başına mali bakımdan güçlü olan Gazpromneft'e kaldı ve bu şirket, gerçekten iyi bir fırsatı da kaçırmadı doğrusu.

Gazpromneft, sadece NIS'ın yüzde 51 hissesini almakla da kalmıyor aynı anlaşmayla. Satın alıma ilaveten NIS'e yaklaşık 1,5 milyar Euro'luk yeni yatırımda da bulunmayı taahhüt ediyor. Bu yatırımlarla şüphesiz yılda bir milyon ton ham petrol işleme ve 7 milyon ton rafinaj kapasitesine sahip NIS'i Orta Avrupa'nın en büyük petrol işleme ve rafinaj merkezi yapmayı ve ayrıca bunlarla Avrupa Birliği ülkeleri olan Bulgaristan, Romanya ve Macaristan'ın enerji sektörlerine yayılmayı da planlıyor. İşte bu bakımdan da NIS satın alımı çok önemli bir başarı.

Diğer yandan, Rusya'nın Sırbistan ile imzaladığı paket anlaşmanın bizi de ilgilendiren bir başka yönü de var. Bu da aynı paket içinde Rusya ve Sırbistan'ın içinde bizim de yer aldığımız Nabucco projesine rakip olacak Güney Akım Doğalgaz Hattı'nın inşası ile ilgili son derece önemli bir anlaşma.

Bu anlaşmaya göre, Sırbistan ve Rusya, Rusya'nın Karadeniz kıyısında başlayıp denizaltı hatları ile Bulgaristan'ın Burgaz Limanı'na bağlanacak olan bu hattın buradan Sırbistan'a geçecek 400 kilometrelik bölümünü inşa etmeye karar vermiş bulunuyorlar. 2015 yılında tamamlanması planlanan ve yılda 10 milyar metreküp kapasiteye sahip bu bölüm, buradan da İtalya'ya bağlanacak. Başka bir kol ise Avusturya'ya uzanacak.

Hattın Sırbistan bölümüne ilaveten Rusya NIS'e ait Macaristan-Romanya sınırlarına yakın Banatski Davor'da bulunan yer altı doğalgaz deposunun kapasitesini 300 milyon metreküp civarına yükseltecek. Böylece bu depo Avrupa'nın en büyük doğalgaz depolarından birisi haline gelecek.

Anlattığımız anlaşmayla şüphesiz Balkanlar'daki Rusya-Sırbistan işbirliği ekseni güçlenirken bu da şüphesiz en çok Rusya'nın işine yarayacak, Rusya böylece Balkanlar'daki nüfuz ve ağırlığını artırmış olacak. Ayrıca NIS ve diğer yatırımlarla Avrupa Birliği'ne nüfuz etme imkânını elde edecek.

Rusya-Sırbistan anlaşması işte bu kadar önemli...

Zaman