İslamabad- GlobalPost’un konuştuğu Pakistanlı yetkililer, bin Ladin’in öldürüldüğü Amerikan baskınının Pakistan ordusunun tam bilgisi dahilinde yapıldığını ve Pakistan’ın daha önce kabul edilenden daha fazla rol oynadığını bildirdiler.
Pakistanlı ve Amerikalı yetkililerin Pakistan ordusunun ve istihbarat câmiasının rolünü cüz’i bir bilgi paylaşımıyla sınırlı olduğunu söyleyerek önemsiz gösteren ilk tavırlarına zıt bir beyanattır bu.
Basına konuşma izni olmadığından dolayı isminin açıklanmasını istemeyen üst düzey bir askeri yetkili, bin Ladin’in kaldığı evde ABD’nin operasyona başladığı sırada Pakistan askerlerinin hanenin bulunduğu semtin kapatılması dâhil yedek destek sunduklarını belirtti.
Yetkililer, Pakistan’ın Amerikan operasyonundan habersiz olduğu fikriyle dalga geçtiler.
Pakistanlı bir istihbarat yetkilisi, bin Ladin’in kaldığı evin ve yakınındaki askeri tesisin bulunduğu alanın “uçuşa yasak bölge” olduğunu söyleyerek “Amerikan helikopterlerinin bilgimiz ve iznimiz olmaksızın uçması imkânsızdır” dedi.
İsminin yayınlanmasını istemeyen Pakistan Hava Kuvvetleri’nden bir yetkili, Amerikan özel birliklerinin uçuşa yasak bölgeyi atlatmak için Pakistan’ın radar sisteminin etkisizleştirildiği haberlerini reddetti. Yetkili “büsbütün gerçek dışıdır bu. Ne radarlarımız etkisizleştirilmiş ne de hava kuvvetlerine bağlı uçaklardan her hangi biri [hava sahasının ihlali nedeniyle] acil uçuş yapmıştır” dedi. Bazı gözlemciler helikopterlerin gizli teknolojiyle donanmış olabileceğini söylediler ama bu görüş teyit edilmedi.
Semt sâkinleri Pakistan ordusunun operasyon başlamadan önce bazı şeylerden haberdar göründüklerini teyit ettiler. Semt sâkinlerinden bazıları, ABD saldırısı başlamadan iki saat önce Pakistan askerlerinin evlerin içinde ve dışında bulunan ışıkları söndürmelerini ve ikinci bir bildirime kadar evlerinden çıkmamaları talimatı verdiklerini söylediler. Bin Ladin’in yaşadığı evin bulunduğu Abbottabad’ın Bilal semtinde oturan Zülfikar Ahmet “bölge üzerinde helikopter sesleri gelmeden çok önce askerler tüm bölgeyi kordon altına aldılar” dedi. BBC, diğer yerel ve uluslararası basın yayın kuruluşlarının mülakat yaptığı diğer semt sâkinleri de benzer açıklamalarda bulundular.
Saldırı öncesinde yapılan çeşitli toplantılar da Pakistan’ın önceden operasyondan haberdar olabileceğini gösteriyor.
Bir askeri yetkili “General David Petraeus 25 Nisan’da Pakistan’a olağanüstü bir ziyaret gerçekleştirdi. Petraeus, Pakistan Genelkurmay Başkanı General Pervez Kayani ile baş başa görüştü ve operasyonun detaylarını görüştüler” dedi.
Bir sonraki gün, üç ayda bir yapılan Pakistan Kuvvet Komutanları Komitesi toplantısı düzenlendi.Toplantıya daimi üyeler arasında bulunmayan istihbarat başkanı Tuğgeneral Ahmed Şuja Paşa da katıldı. Paşa, 11 Nisan’da CIA başkanı Leon Panetta ile görüşmek üzere ABD’ye gitmişti.
Pakistanlı analistler, Pakistan hükümetinin ABD’ye ve CIA’nin Pakistan’da artan varlığına karşı gitgide tahammüllerini yitiren kamuoyunun tepkisinden çekindiği için operasyondaki rolünü saklamak istemiş olabileceğini söylüyorlar.
Fakat şimdi de Pakistan ordusunun baskında dahlinin olmayışına ve bin Ladin’in Pakistan Askeri Akademisi yakınlarında saklandığı yeri bilmeyişine bir cevap vermesi için ordu üzerinde uluslararası baskı artıyor. Ordudaki bazıları, Pakistan’da en saygın kurumlardan biri olarak görülen ordunun sicilini düzeltmeye bakıyorlar.
ABD Başkanı Obama, Pakistan’ı önemli bir müttefik diye anarak, ABD’nin bin Ladin’in yerini keşfetmesini sağlayan iki ülke arasındaki istihbarat paylaşımına dikkat çekerek baskının gerçekleştiği zamandan beri gerilimi azaltmaya baktı. Pazar günü bin Ladin’in ölümünü haber verdiği konuşmasında Pakistan’ın işbirliğini kabul etti. “Pakistan’la birlikte yürütülen terörle mücadelede işbirliği bin Ladin’e ulaşmamıza yardım etti” dedi.
GlobalPost son bilgileri öğrenmek için Beyaz Saray basın odasıyla temasa geçtiğinde operasyon hakkındaki tüm detayların zaten yayınlandığını söylediler. Çarşamba günü Beyaz Saray sözcüsü Jay Carney ABD’nin Pakistan’la ilişkilerinin karmaşık olduğunu fakat bunun muhafaza edilecek önemli bir ilişki olduğunu belirterek Beyaz Saray’daki brifingde “kavga yapılmıyor, Pakistan’la gelecekte işbirliği yapmaya bakıyoruz”;“Başkalarının da belirttiği gibi Pakistan topraklarında başka her hangi bir ülkede olduğundan çok daha yüksek sayıda terörist öldürüldü. Pakistan’dan aldığımız işbirliği bu bakımdan çok faydalı olmuştur” dedi.
Perşembe günü Avrupa Birliği de “önemli bir ortak” diyerek Pakistan’ı savundu ve Çarşamba günü NATO yetkililerin yaptıklarına benzer beyanat verdiler.
İslamabad’daki uzmanlar ve analistler ABD ile fazlaca dostane görünme kaygısı taşıyan ve vatandaşlarını öfkelendiren Pakistan hükümetinin, Pakistan’ın bin Ladin’in bulunmasına yaptığı katkıyı ve yürütülen operasyondaki dahlini önemsiz göstermesi için ABD’yi yüreklendiriyor olmasının muhtemel olduğunu söylüyorlar. Analistler Pakistan yönetiminin ABD’ye karşı bir hikâye teması oluşturmak için uzun süredir çabaladıklarını ve bunu halkın Pakistan siyasi liderliğine karşı ayaklanmasını önlemek için yaptıklarını belirtiyorlar. Pakistanlılar, ABD’nin on yıldır Pakistan’ın iç işlerine karışmasından ve aşiret bölgesinde devam eden ve çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği Drone saldırılarından usanmış haldeler.
Örneğin Pakistan Dışişleri Bakanı Selman Beşir gazetecilere, Pakistan ordusunun operasyonu bir Amerikan helikopterinin saldırı sırasında kaza yapması sonucunda öğrendiğini söylemişti. Pakistanlı analist Najam Sethi’ye göre “Pakistanlı siviller ve askeri liderlik nefretin merkezinde olmayı istemiyor, sadece Pakistan’da değil…nüfusun bin Ladin’i halen desteklediğine inandığı Arap dünyasında da.” Fakat bu strateji Pakistan’ı olduğundan daha kabahatli göstererek işin sonunda Pakistan’ı incitebilir, ki Amerikan medyasının ve bazı Kongre üyelerinin Pakistan’ın niçin daha fazla yardımcı olmadığını sormalarıyla çoktan şekil almaya başlamış bir gerçekliktir bu.
Pakistan’a yönelik eleştirilerin yükselmesiyle beraber burada, Pakistan’da, liderlerin ABD ile işbirliği hakkında bilhassa da Pazar günü yapılan baskınla ilgili olarak daha açık sözlü olmaları çağrısı yapılıyor. Sethi’ye göre “Pakistan veya Amerikalı yetkililer, Bin Ladin’e karşı düzenlenen operasyonda iki taraf arasındaki işbirliğini kamuoyuna duyurmadıkları takdirde Pakistan diplomasi cenahında ciddi sıkıntıya düşecektir.”
Peşavar’da yaşayan güvenlik analisti Selim Safi, “iki taraf arasında sıkı bir işbirliğinin yapıldığı görülüyor; Pakistanlı yetkililer kısa vadede kendilerini siyaseten inciteceğini düşünseler bile kamuoyuna açıklanması gereken bir gerçektir bu; Pakistan hükümeti ve askeriyesi gerçekleri halkından saklamamalıdır. Gerçeklerle ortaya çıkmalıdırlar” dedi.
Kaynak: GlobalPost
Dünya Bülteni için çeviren: Ertuğrul Aydın