Son günlerde Türkiye'nin etrafında esen barışçıl rüzgarların aksine bölgenin dış halkasında adeta savaş gerilimi hakim. Ortadoğu'nun dış halkasını oluşturan stratejik noktalarla, burayla ilişkili kıtasal alanlarda fırtına öncesi ürkütücü bir sessizlik hakim.

Obama'nın gelişiyle birlikte Amerikan hayranlarından radikal Amerikan karşıtlarına kadar çok farklı kesimlerde inanılmaz bir beklenti oluşmuştu. Tarihi siyahların özgürlük mücadelesiyle özdeşleşen bir küresel gücün başına zenci (ya da yarı beyaz) birinin başkan seçilmesiyle Amerika'ya dair tüm imajlar, algılar, önyargılar, çözümlemeler alt üst olmuştu.

En muhalif açıdan bakanların bile "Obama'nın iyi niyetli girişimine yardımcı olmak" ya da "Amerikan nufuzunun artmasının illaki kötü bir durum" anlamına gelmeyeceği türünden iyimser beklentiye girmeleri şaşırtıcı olmuştu benim için. Bu konuda kalem oynatanlarda, sandık başına giden bir Amerikan vatandaşının seçim atmosferine uygun bir psikoloji hakimdi sanki.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLATINIZ