Bunun gibi şeyler İtalya'da da oluyor" diyebilirdik. Bu çerçevede Sicilya'nın "vahşi kırsalına" veya mafya çetelerinin elindeki Napoli'ye işaret edebilirdik. Hatta İtalya'nın ötesine de gidebilirdik.
İrlanda'nın başkenti Dublin'de daha birkaç gün önce yolda yürüyen iki Polonyalının, tanımadıkları kişilerin saldırısına uğrayıp tornavidalarla nasıl vahşice öldürüldüklerini de anımsatabilirdik.
Fakat bunu yapmak, zavallı "Pippa" Bacci'nin hunharca öldürülmesinden duyduğumuz derin üzüntü ile kızgınlığımızı gidermiyor. Biz maalesef "Bunlar her yerde oluyor" diye ülkemizden hüzünle ayrılan Pippa'nın kız kardeşi kadar bilge değiliz.
Kaldı ki, Türkiye'de en kızdığımız şeylerin başında "Onlarda da oluyor" argümanı geliyor. Amerikalılar Ebu Gıreyb'de, Guantanamo'da işkence yapıyorlarsa bu bizim insanlıktan nasip alamamış işkencecilerimize "vize" çıkarmaz. Aksini düşünmek de sapıklıktır.
Utandıran sapıklıklar
Ancak ne yazık ki güzel ülkemizi uygar dünya gözünde rezil eden ve bizi utandıran sapıklıkların sonu bir türlü gelmiyor. İtalyanlar açısından bakınca da, "Mama li Turchia" (Anne Türkler geliyor!) sözlerinin niçin hâlâ hafızalarda olduğunu daha iyi anlıyoruz.
Unutmayalım, Roma'da Papa'yı öldürmeye çalışıp ismini 20'nci yüzyıl tarihine kazıyan kişi "milliyetçi" bir Türktü. Trabzon'da Rahip Santoro'yu öldürerek yeni neslimizi nasıl yetiştirdiğimizi gösteren genç de "ümmetçi" bir Türktü.
Bunları gören İtalyanların Malatya'da misyonerlerin, yine "ümmetçi Türkler" tarafından vahşice katledilmelerine veya Hrant Dink dostumuzun acımasızca öldürülmesine ve bunun da bazı milliyetçi çevrelerde memnuniyet yaratmasına -kayıtsız kalmaları beklenemez.
Hep 'münferit' deniyor ama
Kendi açımızdan baktığımızda, alnındaki kılıç dövmeli "ümmetçi-milliyetçi" yaratığı da bu çerçeveye sokmamız gerekiyor. Bizde bu olayların hep "münferit olduğu" söylenir. Oysa, ciddi bir "sosyal patolojiye" işaret eden bir "münferit olaylar zinciri" ile karşı karşıyayız.
Peki şimdi Pippa'nın tecavüz edilip öldürüldüğü yere akın ederek orayı çiçeklerle mi donatacağız? Uygar insanlar olarak infialimizi duyurmak için sokaklara mı döküleceğiz?
Kimse bunları beklemesin, çünkü "töremizde" yok bunlar.
Zavallı Pippa, "barış" uğruna simgesel gelinliğiyle yollara düşmüştü. Bizde ise "namus" uğruna ne gelinler katlediliyor. Bırakın aile fertleri veya yakınları tarafından öldürüldükleri yerleri çiçeklerle donatmayı, cenazeleri bile ortada kalıyor.
Anıt yerine dönerci yaptık
"Çağdaş uygarlık" yolunda daha kat etmemiz gereken o kadar çok yol var ki, bunu nasıl yapacağımızı kara kara düşündükçe insan gerçekten de karamsarlığa boğuluyor. Nasıl olmasın ki?
Aydın 37 kişinin diri diri yakıldığı bir yere anıt dikerek, her yıl bunun ulusal utancını ve üzüntüsünü idrak edip bu acı olaydan ders çıkaracağımıza, oraya "dönerci dükkânı" açma "inceliğine" sahip bir ülkeyiz!
Zavallı Pippa; keşke ülkemizden geçmeden bir araştırma yapsaydın. Karşına barış ve uzlaşmadan eser olmayan, herkesin kavgalı olduğu ve uygar değerler açısından sürekli gerileyen bir ülke çıkardı.
Sen de burayı es geçer ve bugün hâlâ sağ olurdun.
Kaynak: Milliyet