Meşhur Çinli stratejist Sun Tzu, Savaş Sanatı adlı eserinde şöyle yazar: "Şayet bir düşmanın müttefikleri varsa, problem vahimdir ve düşmanın konumu güçlüdür; şayet hiçbir müttefiği yoksa, problem küçüktür ve düşmanın konumu zayıftır."
İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, nükleer emellerinden dolayı düşmanı olarak gördüğü Amerika'nın Rusya dâhil ittifaklar inşa etmek için nasıl çalıştığını görüyor. Hamaney mutlu değil.
İran geçenlerde iletişim uydusu fırlatmak için Rusya'yla yaptığı bir anlaşmayı iptal etti ve işi İtalya'ya verdi. Rus yapımı S-300 füze savunma sistemlerinin teslimatında yaşanan gecikmeyle ilgili Tahran'ın mevcut şikayetlerine ilave bir gelişme bu. Tahran, şikayetlerini yakın zamanlara kadar kameralardan uzakta, kapalı kapılar ardında yapıyordu. Fakat Hamaney Rusya'yı vefasız olarak gördüğünden dolayı rejimi de eleştirileri açıktan yapma hususunda utangaç davranmıyor.
İran hükümeti inisiyatif alma ve Rusya'nın yerine yeni bir ortak bulma kararı verdi. Kısa bir süre önce Tahran ve Ankara arasında yapılan heyecanlı ziyaretler üzerinden düşününce, Hamaney istekli bir ortak bulmuşa benziyor Türkiye'de.
Rusya'nın aksine Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi'nde veto hakkı yok. Ancak Ortadoğu ve İslam dünyasındaki sermayesi hızla artıyor. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam ve Arap meselelerinin her geçen gün daha muteber savunucusu olarak görülüyor. Gayri demokratik yollarla koltuğa oturan Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek veya S. Arabistan Kralı Abdullah için aynı şey geçerli değil.
Erdoğan'ın ABD ve AB ile ilişkileri de onun lehine yazılmaktadır. Müslüman ve Arap komşularıyla son zamanlarda yakınlaşmasına rağmen, Batıyla ilişkileri koparmadı ve her iki tarafı ustaca idare ediyor. ABD ile ilişkileri bile Türkiye'nin zayıflığı üzerinden kurulu değil. Bir fırsatla, ABD baskısına direndi ve 6 milyar dolar bağış ve 20 milyar dolar kredi garantisi vaadine bile yüz vermedi çünkü anlaşmayı uygun bulmamıştı. Ve Gazze Savaşı'ndan sonra İsrail'e sözlü saldırıları şüphesiz ki bölgedeki imajına destek oldu.
Hamaney, Barack Obama'nın nükleer teklifini geri çevirdiğinden dolayı müeyyide beklentisi daha da arttı. Dolayısıyla ilerideki zorlu zamanların üstesinden geleceği bir strateji değişimine ihtiyacı var. stratejilerden biri, yeni bir Batı-İslam karşılaşması üzerinden Obama'ya karşı mücadele etmek. Katar'da geçenlerde düzenlenen bir televizyon tartışmasında Ortadoğu'dan bir dinleyici kitlesi huzurunda İran nükleer programı ele alındı ki Hamaney'in duruşuna karşı bir sempati mevcuttu. Söz konusu olan bölgedeki insanlar olduğunda, İran nükleer programı İsrail lehine olan güçler dengesini değiştirmenin tek yoludur. Dolayısıyla yaşayabilir bir strateji bu. Ve Erdoğan'ın bölgede artan popülaritesi ve Tahran'ın Erdoğan yönetimiyle mesafe kaydeden ilişkileri, Hamaney'in ilerideki zor zamanlarda kendi duruşuna mesafe kazandırması için elverişli bir yol olacaktır. İsrail-Filistin barış sürecinde ilerlemenin olmayışı yine ona yardım edecektir.
Bununla birlikte, İran dini lideri, Türkiye ile ilişkilerine nasıl yaklaştığı ve gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında bu ilişki için ödemeye razı olduğu bedel hususunda dikkatli olmalıdır. İran merkezli haber sitesi " Khabar online'a" göre Ahmedinejad yönetimi İran meclisini bilgilendirmeksizin geçen Ekim ayında Türkiye ile gizli bir doğalgaz anlaşması yaptı. Konuyla ilgili haberler basına sızdıktan sonra meclis soruşturma başlattı. Şimdi ise meclis üyeleri ülkenin çıkarlarına aykırı buldukları takdirde, tüm bir anlaşmayı iptal etme tartışması yapılıyor. Pek çok kişi bu mahzurlu anlaşmayı sadâkatini satın alma aracı olarak Ankara'ya sunan kişinin, Ali Hamaney olduğundan şüphe ediyor. Sonuçlarına bakınca işe yaramış görünüyor. Ne ki içeriden gelen tepki rejimin meşruiyetine zarar verebilecektir.
Bir de Buşehr nükleer santrali meselesi var. Türkiye bu santralin inşasını tamamlayamaz. Yalnızca Rusya yapabilir bunu. Moskova'ya sırtını dönen Hamaney bu önemli ve pahalı projeye çok daha fazla zarar verebilir. Belki de Hamaney Türklerden ders alıp sürekli olarak müttefik değiştirmek yerine ittifaklarını dengelemeyi öğrenebilir.
Kaynak: Guardian
Dünya Bülteni için çeviren: M. Alpaslan Balcı