Cemşid Ensari*
İçinde bulunduğumuz günlerde İran çok hassas ve zor bir dönemden geçiyor. Ülkenin önde gelenleri bu hassas ve zor şartları atlatmak için kanunlara uymayı ve karşı tarafların kanuni mercilere müraacat etmelerini tavsiye ediyorlar. Bu çok yerinde ve doğru bir bakıştır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir incelik var.
Halihazırda İran'daki sorunun kökleri, kanuna uymayan ve kanunsuz hareket eden kişilerden kaynaklanıyor. Bu kişiler kanuna riayet etselerdi, bugünkü duruma düşmeyecektik. Kanun dışı hareketler konusunda gösterilecek dikkat ve bugün yaşanan sorunlardan kurtulma kararı, (aşağıda örnekleri verilen) kanun dışı hareketler konusunda gösterilecek dikkate bağlıdır.
1-Meclis daha önceki seçimlerde Ahmedinejat'ın seçim bürosunun en yetkili isimlerinden Sadık Mahsuli'yi içişleri bakanı olarak atarken, birçok kişinin ve özellikle meclisteki yüreği vatan sevgisiyle yanan milletvekillerinin böyle bir atamanın bir seçimde sandığa atılan oyları etkileyebileceğine ilişkin ikazını dikkate almamıştır.
2. Bakanlar Kurulu üyeleri ve hükümet yetkililerinin devlet imkânlarını geniş ve açık bir şekilde seçim sırasında kullanmaları ve tarafsızlık ilkesini ihlâlleri... Bu süreçte bütçeden büyük bir meblağın dolaylı yollarla halka dağıtılmasına da hep itiraz edildi, ama bu itiraz da dikkate alınmadı.
3-Seçim sırasında İçişleri Bakanlığı ve kaymakamlıklar çeşitli yöntemlerle adayların temsilcilerinin sandık başlarında bulunuşlarına izin vermediler. Ve adayların temsilcilerinin icrai kuruldaki oy sayımına girmesine de izin verilmedi. Bu (kanunsuzluklar) da adaylar itiraz ettiği halde dikkate alınmadı.
4-İletişim bağlantıları seçim başlar başlamaz kesildi. Haberleşme yollarının kapanması, sandıklarla ilgili bilgi almayı zorlaştırdı. Kimse de bu sorunun çözümü için çaba göstermedi.
5-İçişleri Bakanlığı'nın seçim gününde bazı sandıklara yeterince oy pusulası vermemesi, seçim süresinin halkın sırada saatlerce beklemesine karşılık uzatılmaması, oy sayımı ve sonuçların bildirilmesinde kanuni şartlara riayet edilmemesi gibi hususlar, (kanuni ihlâller olarak) seçimlere nezaret eden İçişleri Bakanlığı ve Anayasayı Koruyucular Konseyi tarafından dikkate alınmadı.
6-En önemlisi Anayasayı Koruyucular Konseyi'nden kimi üyelerin Ahmedinejat'a açıkça taraftar olduğu, içlerinden kimilerinin (bu siyasetçinin) seçim gezilerine katılmasının da seçimde tarafsızlık ilkesini yok ettiği görüldüğü halde, bu şahıslara kanun çerçevesinde hareket etmelerinin gerekliliği hatırlatılmadı. Ancak bu yanlışlar yapılmasına karşılık seçim sonuçları bildirildikten sonra her şeyin kanun çerçevesinde gerçekleşmesi gerektiğini öne sürmek –ki doğru bir taleptir-, bu seçimlerde kanunsuzlukların esas sorunu teşkil etmesi ve aynı zamanda bu kanunsuzlukları yapan kişilerin şu anda halkın itirazını kanuni açıdan sorguluyor olması nedeniyle, halkı ikna etmiyor. Halkın susturulmasıyla halkın ikna edilmesi arasında çok büyük bir mesafe var. Sorumlular halkı ikna için ilk olarak kanun dışı hareketlerde bulunanları ifşa etmeliler. Ve rejim bu itimatı (halkın itimatını) cezbetmek için bu maliyeti ödemeye mecburdur.
İtimat-ı Milli Gazetesi, 23 Haziran 2009
*İmam'ın Çizgisinde Siyasi Komite Başkanı ve Zencan milletvekili Cemşid Ensari
Tercüme eden: Ahmet Buğra Aydın