Tarihi referanslarını kaybedenler toplumsal meşruiyetlerini de kaybediyor. Bugün siyasal ve toplumsal açmazlardan kurtulmak için ortaya atılan tekliflerin baştan arızalı olması biraz da referans-meşruiyet ilişkisinin sağlıklı kurulmamasından kaynaklanıyor.

Hafızasızlık, sadece geçmişin unutulması değil ahlaki, kültürel, tarihi çerçevenin, referans noktalarının buharlaşması demektir. Bir gecede medeniyet değiştirme projelerinin bugüne yansıması her anlamda toplumunu krize krize yuvarlaması, çözüm arayışlarının kör düğüşü halinde tezahür etmektedir.

Tarihe takılıp kalmakla tarihsel referansları doğru okumak arasında fark var. Anakronizme düşmeden tarihe dönmek aslında geleceği okumak demektir. Bu anlamda 'tarih, geçmiş bilgisi olmaktan çok gelecek bilgisidir'

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYI