Dünya 80 yıldır Pakistan’ın yaşadığı kadar kötü bir sel felaketine sahne olmadı. Evsiz kalanların ve gelir kaynaklarını kaybedenlerin sayısı 20 milyonu aşmış durumda.
Pakistanlı yetkililerse kurbanları kurtarma çabalarının yoğunlaştırılması ihtiyacına hızlı cevap vermedi. Dahası, Pakistan devlet başkanı yurtdışında siyasi destek bulmak için Britanya’ya giderek ülkeyi krizin zirvesinde terk etti. Ordu, sınırlı imkânlarına rağmen afet bölgesinde tek başınaydı.
Pakistan’daki felaket sırasında, uluslararası toplum da kurbanlara yardım etmek konusunda yavaş davrandı. Zira ilk etapta gönderilen uluslararası yardım acil ihtiyaçların beşte birini bile karşılayamayacak kadar azdı. BM Genel Sekreteri Ban ki-Moon’un yaptığı çağrı da bu gerçeği yansıtıyordu. Ban, felaket bölgesine varır varmaz altyapının tamamen çöktüğü, suların kirlendiği, gıda eksikliği yaşanan ve hastalık yayılan bölgedeki felaketzedelere acil yardım için 500 milyon dolar sağlanması yönünde çağrı yaptı.
Geçmişte Pakistan’daki sellerden daha az tehlikeli birçok felaket dünyayı sarsmış ve acil yardımlar ulaşmıştı. Dünya, Pakistan’daki felakete uzun bir süre seyirci kaldı. Belki bu tutum Pakistan’ın Müslüman bir ülke olmasından kaynaklanıyordu. Zira Taliban’ın ve bazı İslamcı örgütlerin faaliyetleri sebebiyle endişe söz konusu. Yakın zamanda, Pakistan ordusunun Taliban’la işbirliği yaptığı veya bu harekete sempati duyduğu açıklanmıştı.
Pakistan bir terör devleti olmadığı gibi, felaketzedeler de terörist değil. Terörün kökleri ayırımcılıkta yatıyor. Pakistan sel nedeniyle milyarlarca dolar kayba uğradı. Şu ana dek sınırlı miktarda gıda malzemesi ve ilaçlar dışında hiçbir şey afet bölgesine ulaşmadı. Oysa birçok Arap ve İslam ülkesi Pakistan’a yardım sunabilirdi. İslam dünyasının bu şekilde davranmasının nedeni parasının olmaması değil, yardım etme duygusunun zayıflığı. Oysa Pakistan Arapların dostu olduğu gibi, İslam dünyasının da tek nükleer ülkesi. Birçokları Pakistan’ı zayıflatmak ve iç sorunlara boğmak istiyor.
Araplar ve Müslümanlar olarak görevimiz, bu sıkıntılı günlerinde Pakistan’a gücümüz yettiği kadar destek olmak. Zira felaketler ülkeler arasında ayrım yapmıyor. (Ürdün gazetesi Rey, 19 Ağustos 2010)
Kaynak: Radikal