Kurumsal Amerika’nın her zamankinden daha tekelci hale geldiğine dair daha fazla kanıt var ve bu durum küçük işletmeler veya tüketiciler için iyi değil. Bu sene, birçok iş dünyası haberine göre Ekim ayının birleşmelerin en çok yaşandığı beşinci ay olduğu, 2008’de yaşanan büyük durgunluktan beri en kurumsal birleşme ve devralmaları göreceğimiz sene.

Bu arada, New York Times’ın son sayılarında bildirildiğine göre kurumsal Amerika müşterileri ile olan anlaşmazlıkların çözümü için temel hizmetler için sözleşme imzalarken onları –anayasal hakları olan jüriye gitmekten mahrum bırakarak- hakem heyetlerine gitmeye zorluyor ve Robert Riech’ın Kapitalizm Tasarrufu isimli yeni kitabında söylediği üzere ABD ekonomisine tekeller gidere hakim oluyor.

Riech, “Biz ülkede tekelcilik karşıtı yasalar yürürlüğe girdiğinden beri Altın Çağı’na benzer zenginlik ve gücün olduğu yaldızlı bir çağdayız. Konsantre ekonomik gücün politik etkileri eskiye göre daha az önemli değil ve modern tekelcilik karşıtı kanunların ve düzenleyicilerin başarısızlığı mutlaka kendisinin kullanımı ile ilişkilidir” ifadelerini kullanıyor.

Ekonomi basını birleşme ve satın almaları ekonominin sağlam bir işareti olarak teşvik ediyor ama bu sadece ülkenin ekonomik piramidinin tepesinde olanlara önyargıları doğrultusunda hizmet ettiğini meydana çıkarıyor. Son birleşme dalgasının alıcı ucunda tüketiciler ve neredeyse hiçbir zaman tasarruf göremeyen halk bulunuyor. Bunun yerine genellikle daha az seçenek vardır ve herhangi kimse büyük bir şirket ile hizmet sözleşmesi imzalarken çoğunlukla ihtilaflarda mahkeme sistemine erişimi kapatan özel tahkimi kabul eder.

Times, “Son birkaç yıldır, özel tahkim şartını kabul etmeden bir kredi kartına başvurmak, cep telefonu kullanmak, internet hizmeti almak ya da çevrimiçi alışveriş yapmak giderek daha zor hale gelmiştir. Aynı şey, işe girişte, araç kiralamada ve bir akrabayı huzurevine yerleştirmekte de geçerli. Tüketici ve iş sözleşmelerine artan sayıda bireysel tahkim hükümleri ekleyerek, mahkemeleri aşmak ve insanların toplu davalar açmalarını engellemek için bir yol geliştiren Amerikan Express gibi şirketlere karşı gerçekçi tek araç, vatandaşların yasadışı ya da hileli uygulamalara karşı mücadele etmesidir” şeklinde konuyu ele almıştı.

Bu tüketicilere karşı yığılmış birkaç düzenleyici engel ve yasal ince baskı zemini, birleşme ve devralmaların son dalgasına uygun ortam oluşturur.

Harold Meyerson, American Prospect ve Washington Post’ta yazdığı köşede şunları yazdı: “Amerika’nın zaten devleşmiş olan şirketleri kimsenin işi değilmiş gibi birleşiyorlar. Son aylarda Walgreens, Rite Aid’i satın alarak ülkenin en büyük üç eczane zincirinden ikisini birleştirdi; Molson Coors Miller’ı satın alıyor; mega sağlık sigortacıları Aetna ve Anthem, sırasıyla, mega sağlık sigortacıları Humana ve Cigna’yı satın aldı; peynirleriyle beraber ketçap alanlara güzel bir haber olarak, Heinz Kraft’ı satın aldı; ve havayolu pazarının yüzde 70’ini kontrol eden American Airlines, büyük Amerikan havayolu sayısını dörde düşürerek US Airways emilimini tamamladı. Wall Street’teki beş büyük ticari banka, ülkenin varlıklarının neredeyse yarısını elinde tutuyor; 1990’da bu beş büyük banka sadece yüzde 10’a sahipti.”

Meyerson’un belirttiği gibi, bu ve diğer birleşmeler, işletmelerin daha iyi fiyat ve hizmet sunarak daha fazla müşteri için yarışmaları tüketicilere fayda sağlamak için değil.

Meyerson köşesinde devamen şöyle diyor: “Uçuş ve oteller için çevrimiçi alışveriş yapanları, Expedia ile Orbitz’in birleşmesi fazla heyecanlandırmamış olabilir ama birleşik şirket ve Priceline tüm çevrimiçi satıcıları kontrol edecek. Ekim ayı birleşme ve satın almalar için beşinci büyük ay oldu. Bu yıl içerisinde şimdiye kadar yapılan anlaşmaların kabaca değeri 4 trilyon dolar seviyesine yükselerek, 2007’deki iflasın hemen öncesinde olan tüm zamanların rekoru 4.3 trilyon dolara doğru yavaşça ilerliyor. Bu sayılar birbiri ardına yapılan çalışmayı gösterdiği gibi, tüketiciler, işçiler ve yeni başlayanlar için kötü bir haber.”

Çeşitli ekonomistler araştırmış ve Amerika’nın zenginler ve diğerleri arasındaki, çalışma alanlarını domine eden ve sanal tekellere ulaşan yöneticilere ve büyük hissedarlara verilen büyük finansal karşılıklarla kısmen körüklenen büyüyen boşluğunu kaydetmiştir.

Meyerson şöyle diyor: ”Ama dev firmaların denetlenmeyen kombinasyonu, zenginliğin ve (hem pazar hem de politik) gücün yükselen dengesizliğin hikâyesinin sadece yarısını anlatıyor. Diğer yarısı ise tüketicilerin bir araya gelmesini ve işçilerin sendika kurmasını etkin şekilde imkânsız hale getiren yasal engel sürecidir.”

Hem Meyers hem de Riech, yüzyıl önce ülkenin siyasi liderlerinin, tekelcilik karşıtı mevzuat ve işçi haklarını protest hareketlerle arayıp kazanarak o günün en büyük tekellerine sahip olduğunu not düşüyor.

Bu tarihi popülist hareketlere en yakın modern mevzu, Bernie Sanders’ın başkanlık kampanyası olabilir. Bu yüzden, Hillary Clinton’ın dev hoparlör ücretleri ile alakalı cumartesi günkü tartışmadaki garip savunması ve ülkenin en büyük şirketlerinin birçoğu ve yöneticileri tarafından 2016 başkanlık kampanyası katkılarının büyük bir anlaşma olduğu, sadece bir kampanya süreci gafı değildi. Clinton, birleşme aleminin bu son çılgınlığı, istifade çevrelerinde olanların birçoğunun, Wall Street için hangi reformu yaparsa yapsın, iş yapmanın maliyetinin çok daha fazla olacağı anlamına gelmeyerek daha rahat olduğunu gösterdi.

Reich, alt sınır maliyetlerine ve giderek tekelci hale gelen Amerikan ekonomisinin faydalarına değinerek, “Ekonomik gücü en yüksek seviyede olanlar, bu gücü kendi çıkarları namına oyunun kurallarını değiştirmek için kullanmaları mümkün olmuştur, böylece, ekonomik gücü hesaba katarak, Amerikalıların çoğunun böyle bir güçten yoksun olduğu, gerçek gelirlerinde çok az bir artış gördük ya da hiçbir artış göremedik” dedi.

“Vatandaşların büyük çoğunluğu, onların ihtiyaçlarını karşılamak için pazarın kurallarını değiştirme gücü var. Fakat bu gücü kullanmak için ne olup bittiğini, çıkarlarının nerede yattığını anlamaları ve bir arada olmaları gerekir. Biz daha önce yaptık. Eğer tarih bir yol ise ve sağduyunun herhangi bir etkisi varsa, biz tekrar yapacağız.”

Bu arada, ekonomik güçler çıkarları neredeyse, 2015 yılının en kurumsal birleşmeler için rekora imza atabileceği olasılıklarının artışında ve yıllar içerisindeki satın almalarda görüldüğü gibi güçlenmek için birleşiyorlar.

Kaynak: Alternet/ Steven Rosenfeld
Dünya Bülteni için tercüme eden: Caner İlker