Afganistan’ın başkenti Kabil'in 44 kilometre kuzeyindeki Bagram Hava Üssü’nün geleceği, bölgesel güçlerin gündeminde. Moskova’da 7 Ekim’de düzenlenen "Moskova Formatı Danışmaları" toplantısında, Afganistan, Rusya, Çin, İran, Hindistan, Pakistan, Kazakistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Özbekistan temsilcileri bir araya geldi.

Toplantıda yayımlanan ortak bildiride, herhangi bir ülkenin Afganistan’da ya da çevresindeki ülkelerde askeri altyapı kurma girişimleri “bölgesel barış ve istikrarın çıkarlarına hizmet etmediği” gerekçesiyle kabul edilemez olarak nitelendirildi.

TRUMP'IN TALEBİNE AFGANİSTAN'DAN SERT TEPKİ

Donald Trump, Eylül ayında Birleşik Krallık ziyaretinde Başbakan Keir Starmer ile yaptığı görüşmede Bagram Hava Üssü’nü yeniden almak istediklerini belirtti. Ardından sosyal medyada, "Afganistan Bagram üssünü inşa edenler olan ABD’ye geri vermezse, kötü şeyler olacak!" ifadelerini kullandı.

Taliban yönetimi ise bu talebe karşı, Afganistan’ın hiçbir şekilde üçüncü bir ülkeye üs vermeyeceğini vurguladı.

TANSİYON YÜKSELİRKEN BÖLGESEL DESTEK GELDİ

Taliban’a yönelik destek sadece sözde kalmadı. Moskova’daki toplantıda, tarihsel olarak birbiriyle anlaşmazlık yaşayan ülkeler bile ABD’nin bölgeye dönüşüne karşı birleşti. İran, Hindistan, Pakistan ve Orta Asya ülkeleri, Afganistan’da yeniden yabancı asker bulunmasına karşı olduklarını açıkça dile getirdi.

Pakistan, Rusya, İran ve Çin benzer bir karşı çıkışı geçtiğimiz ay BM Genel Kurulu çerçevesinde yayımlanan bildiride de dile getirmişti.

ORTA ASYA'NIN KAYGISI: GÜVENLİK VE EKONOMİK BASKI

Moskova merkezli Yeni Hatlar Enstitüsü’nden Kamran Bokhari, Bagram üssünün lojistik açıdan önemine rağmen, yeniden faaliyete geçirilmesinin ABD için ekonomik ve stratejik olarak zorluklar barındırdığını ifade etti. Bölge ülkeleri açısından ise mesele daha çok güvenlik kaygısı.

Kazakistan Bölgesel Ekonomik İşbirliği Enstitüsü’nden Kuat Akizhanov, “ABD üssü, ev sahibi ülkeleri ABD-Rusya-Çin rekabetinin ön cephesine iter” dedi. Bölge ülkelerinin artık iş birliği için Moskova Formatı veya Şanghay İşbirliği Örgütü gibi bölgesel yapıları tercih ettiğini belirtti.

TALİBAN İÇİN BAGRAM, İÇ POLİTİKADA KIRMIZI ÇİZGİ

Krize Grubu’ndan İbraheem Bahiss, Trump’ın Bagram talebinin ABD yönetiminin genel stratejisinden ziyade kişisel bir öncelik olduğunu savundu. “Afganistan Trump için tamamlanmamış bir mesele olabilir” ifadesini kullandı.

Ancak Taliban açısından, Bagram’ı ABD’ye teslim etmek siyasi bir intihar olarak görülüyor. Bahiss, “ABD gelirse, Taliban kendi tabanı tarafından dirençle karşılaşabilir” dedi.

ABD DIŞLANIRKEN TALİBAN BÖLGESEL TEMASLARINI ARTIRIYOR

Taliban yönetimi, bir yandan Bagram konusunda geri adım atmıyor, diğer yandan bölgesel diplomasi trafiğini artırıyor. Afganistan Geçici Dışişleri Bakanı Emir Han Muttaki, geçtiğimiz aylarda Pakistan, Hindistan, İran ve Çin ile üst düzey temaslarda bulundu. Moskova’daki toplantıya da katılan Muttaki, 10 Ekim’de Hindistan’a resmi ziyarette bulunacak.

Muttaki’nin bu temasları, Taliban’ın bölgesel düzeyde “fiili meşruiyet” arayışının bir parçası olarak görülüyor. Ancak Kuat Akizhanov'a göre bu etkileşimler, “Afganistan’ın geleceğinin dış güçlerce değil, bölge ülkeleri tarafından şekillendirilmesi gerektiği” tezini güçlendiriyor.

BÖLGESEL UYUM, KADIN HAKLARI VE GÜVENLİK ŞARTINA BAĞLI

Analistler, bölgesel ülkelerin Taliban ile resmi tanıma sürecine girmeden, güvenlik, sınır yönetimi ve ekonomik iş birliği gibi konularda pratik çözümler aradığını belirtiyor. İslamabad Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden Taimur Khan, “Afganistan’ın tecrit edilmesi artık hiçbir ülkenin çıkarına değil” dedi.

Asya kıyılarında tayfun alarmı, marketler boşaldı
Asya kıyılarında tayfun alarmı, marketler boşaldı
İçeriği Görüntüle

Ancak bu iş birliğinin kalıcılığı, Taliban’ın kadın hakları, terörle mücadele ve sınır güvenliği konularındaki adımlarına bağlı olacak.