Irak’ın güneyinde etkisini artıran kuraklık ve su krizi, tarımla geçinen binlerce kişiyi zor durumda bıraktı. Şatt el-Arab su yolunda artan tuzluluk nedeniyle birçok çiftçi, verimli tarım arazilerini terk etmek zorunda kaldı. Göç eden üreticiler, Basra’nın batısındaki çöl bölgelerinde yeni bir hayat kurma çabasında.
YERALTI SULARINA YÖNELİŞ
Çöle göç eden çiftçiler, tarımı sürdürebilmek için kuyular açarak yeraltı sularına yöneliyor. Bu bölgelerdeki sular, tuzluluk oranı yüksek nehir sularına kıyasla daha istikrarlı bir kaynak olarak değerlendiriliyor.
Irak’ın geleneksel tarım alanları olan Dicle ve Fırat nehirleri çevresindeki ovalar, su seviyelerinin ciddi oranda düşmesiyle birlikte işlevini kaybetmiş durumda.
168 BİN KİŞİ YERİNDEN EDİLDİ
Uluslararası Göç Örgütü'nün yayımladığı rapora göre, Irak’ta iklim ve çevresel etkenler nedeniyle 168 binden fazla kişi yerinden edildi. Göç edenlerin büyük bölümü, düzensiz yerleşimlerde barınmak zorunda kalıyor ve resmi arazi ikamet izinlerinden yoksun.
Rapora göre, bu göçmenler için en büyük ihtiyaçlar istihdam, barınma ve temel hizmetlere erişim olarak sıralanıyor. Gıda temini ve ürün erişimi, başta Basra, Bağdat ve Diyala olmak üzere birçok bölgede hâlen büyük sorun teşkil ediyor.
GERİ DÖNME EĞİLİMİ ZAYIF
Haziran ayında yayımlanan aynı rapora göre, göçmenlerin yalnızca yüzde 10’unun geri dönme niyeti olduğu bildirildi. Geri kalanlar ya mevcut koşullarda kalmayı tercih ediyor ya da kararsızlık içinde.
TARIM PETROL KADAR KAZANÇLIYDI
İklim krizinin etkileri ağırlaşmadan önce, Irak’ın güneyindeki tarım faaliyetleri çiftçiler için petrol kadar kazançlıydı. Ancak Birleşmiş Milletler Çevre Programı’na göre Irak, aşırı sıcaklıklar ve su kıtlığı açısından dünyanın en savunmasız beşinci ülkesi konumunda.
Basra bölgesinde kaydedilen en yüksek sıcaklık olan 53,8 santigrat derece, bu savunmasızlığın somut bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
