Gazze'deki enkazda hala 14 bin kayıp var Gazze'deki enkazda hala 14 bin kayıp var

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nde 23 Mart 2025 tarihinde gerçekleştirdiği bir saldırı sırasında, bölgedeki yaralılara yardım için giden sağlık çalışanlarını hedef aldı. Ambulanslar ve bir itfaiye aracına yönelik saldırı sonucu, aralarında sağlık personelinin de bulunduğu 15 kişi yaşamını yitirdi. Saldırının ardından ölen kişilerin cenazeleri toplu bir mezara gömüldü.

Söz konusu saldırıya ait görüntüler uluslararası basında yayınlandıktan sonra, İsrail ordusu saldırıdaki sorumluluğunu kamuoyuna açıkladı. Olay, çok sayıda insan hakları kuruluşunun ve uluslararası medya kuruluşlarının tepkisine neden oldu.

GÖRÜNTÜLER SONRASI GERİ ADIM ATILDI

Olayın ardından İsrail Savunma Bakanı Gideon Saar, askerlerin rastgele bir ambulansı hedef almadığını, şüpheli hareket eden bir araca ateş açıldığını ileri sürdü. Ancak video kayıtlarında ambulansların açık şekilde hedef alındığının görülmesi üzerine İsrail ordusu, saldırının sorumluluğunu üstlendi. Ordudan yapılan açıklamada, “araçların ışık olmadan şüpheli şekilde yaklaştığı” iddiasının doğru olmadığı belirtildi.

Yetkililer ayrıca, öldürülen kişilerin cenazelerinin vahşi hayvanlardan korunması amacıyla kuma gömüldüğünü, ambulans araçlarının ise yolun açılması için gömüldüğünü ifade etti.

SAĞLIKÇILAR, YARALILARI KURTARMAK İÇİN YOLA ÇIKMIŞTI

Saldırı öncesi Refah bölgesinde yaşanan bir başka bombardımanda yaralananlara yardım etmek amacıyla olay yerine dört ambulans gönderildi. Bölgeye ulaşan ilk ekiplerin bazı üyeleri saldırı sırasında yaralandı. Durumu haber alan diğer sağlık görevlileri ise yaralı arkadaşlarını kurtarmak üzere harekete geçti.

Filistin Kızılayı'na bağlı sağlık görevlileri, yardım çağrısı üzerine olay yerine giderken tüm irtibat kesildi. Arama çalışmaları başlatan diğer sağlık çalışanları, kayıp arkadaşlarını en son canlı olarak o bölgede gördü.

CENAZELER PARMAKLARDAKİ YÜZÜKLERDEN TEŞHİS EDİLDİ

Kaybolan sağlıkçılardan biri olan Saleh, gece vardiyası öncesi ailesi için çeşitli ihtiyaçlar almıştı. Kardeşi Bilal, Saleh’in geri dönmeyeceğini hissetmiş olabileceğini belirterek, onun öldürüldüğünü yüzüğünden teşhis ettiklerini söyledi.

Bilal, kardeşinin bileklerinde bağlama izleri bulunduğunu, parmaklarının kırık olduğunu anlattı. Ambulansların terörist taşıdığı yönündeki iddiaların büyük bir hakaret olduğunu dile getirdi ve şunları söyledi:

“Bu sağlık görevlileri insani yardım sağlıyordu. Hiçbir tehdit oluşturmuyorlardı. Silah taşımıyorlardı. Bu şekilde öldürülmelerine sebep olan suçları neydi?”

“CENAZELER HALA ÜNİFORMALARIN İÇİNDEYDİ”

Nasır Hastanesi'nin morguna gidenlerden biri de 63 yaşındaki Sobhi Bahloul oldu. Oğlu Muhammad’ı arayan baba, oğlunu teşhis ettiğinde şoka girdiğini ifade etti. Cesetlerin kan ve kir içinde olduğunu, oğlunun üniformasıyla birlikte gömüldüğünü söyledi.

Sobhi, oğlunun göğsünde ve bileklerinde açık kurşun yaraları olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Kendini korumak için elini kaldırmış gibiydi. Dört ya da daha fazla kurşun izi vardı. Anında öldüğüne inanıyorum.”

Muhammad, El-Ezher Üniversitesi mezunuydu. Hemşirelik eğitimi aldıktan sonra çeşitli kurslara katılmış ve ambulans ehliyeti edinmişti. Sağlık hizmetine bağlılığıyla tanınıyordu.

Sobhi, oğlunu çok az görebildiğini belirtti ve şu ifadeleri kullandı:

“Hayat kurtarmaya gittiler, sadece kendileri kurban oldular. Bu durumu en kötü kabuslarımızda bile tahmin edemezdik.”

OLAYIN İNCELENECEĞİ DUYURULDU

İsrail Savunma Kuvvetleri, yaşanan saldırının detaylı şekilde inceleneceğini ve olayların gelişim sırasının ortaya çıkarılacağını duyurdu. Ancak olayla ilgili soruşturmanın nasıl yürütüleceği ve sonuçlarının ne zaman açıklanacağına dair bilgi paylaşılmadı.